İsrail’in bir yıldır Filistin’de yaptığı soykırıma ses çıkarmayıp destek veren Avrupa’nın, 42 bin kişinin şehit olmasının ardından İsrail'e karşı tavır koymaya başladığı
Bir analiz haberde okumuştum. Şoförler, kazaların büyük kısmını, iyi bildikleri yollarda yapıyormuş. Nasıl olsa bu yolu biliyorum diye dikkati elden bırakıyor demek ki. Bizim durumumuz d
Dostoyevski, sözünü şöyle bağlar: 'Biz Hristiyanlar asırlardır, 'Ey İsâ Mesih, gel!..' diyoruz ya; niye gelsin, değişen ne ki?'
Ölüm döşeğinde şöyle demişti: asıl bu üçüncüsüdür ki beni alıp tekrar engin kumların sûzan sinesine götürecek, Efendimizin Veda Haccı’dır. Bu öyle uzaktan hayal edilerek yazı
Başımdaki kukuletayı çıkartır çıkartmaz, İsraillilerden biri bana sordu: “Hamas’tan mısın?” “Hayır” dedim “ben sanatçıyım.” “Sanatçı mı?’ diye sordu, ama başka bir
İsrail ordusunun saldırıları sonucu en az 9 bin 100 çocuğun hayatını kaybettiği Gazze'de bir İsrail askerinin bulduğu, ailesinin öldürüldüğü düşünülen Filistinli bir kız bebeği
Gazze Şeridi'nde 21 binden fazla Filistinliyi öldüren İsrail hakkında Uluslararası Adalet Divanında (ICJ) açılan soykırım davasının Tel Aviv aleyhine sonuçlanabileceği yönünde endişe
Babam sol kolu ile Abdurrahman’ı kucağında tutuyordu. Sağ kol yerinde rüzgâra kapılan kaput. Kolun nerde kaldı baba, dedim, sessizce...
7 Ekim öncesinde ve sonrasında, 'Esir olarak yaşamaktansa, şerefli ve hür insanlar olarak ölmeyi tercih ederiz' diyen ve haksızlığa, zulme direnen Müslümanlara selam olsun...
Çoğunluğu kendini diğer halk katmanlarından daha “üstün, eğitimli, çağdaş, elit, kültürlü, akıllı ve asıl” görme eğilimindeki insanların teşkil ettiği bu sınıfa genellikle
Dünyamız artık “sosyal medya fenomeni” adlı bir kahramanla baş başa yaşıyor. O kahraman hayatını görüntülemeden, paylaşmadan, dijitale yansıtmadan yaşanmış kabul etmiyor. Gerçek
Gazze'deki Sağlık Bakanlığı, İsrail'in Gazze'ye düzenlediği saldırılarda can kaybının son 24 saatte 196 kişi artarak 18 bin 608'e yükseldiğini açıkladı.
İsrail’in hak hukuk dinlemeden yürüttüğü zulümleri 100 yıl sonra Müslüman halkların yeniden daha güçlü bir şekilde uyanışına vesile oluyor.
Kavramların içinin boşaltıldığı günümüzde, “İslam nedir” sualine cevap aramak isteyenlere yardımcı olacak hacmi küçük muhtevası büyük olan Prof. Dr. Faruk Gürbüz hocanın kale
Dünya genelinde yaşanan ve insan hayatını tehlikeye atmasının yanı sıra dünyada bundan sonra neleri değiştireceğinin de endişe ile tartışıldığı salgın hadisesinde yaşanan sürecin