Siz kendi inancınız, düşünceniz istikametinde yürürken, başkalarının da kendi inancı ve düşüncesi istikametinde yürüme hakkı olduğunu unutmayın… Sizin yolunuzdan yürümeyenler
İnsan neye layıksa kader planında da ona yönlendirilirmiş. Burası dünya, insan nereye varsa varamadığı yerdedir. Ne olacak bu yolun sonu nereye çıkacak dediğin anda hemen akla gelen, tela
Sezai Karakoç dendiğinde de aklıma gelen şeylerden biri Kudüs’tür. O, Kudüs’ü, Mescid-i Aksa’yı edebiyatımıza taşıyandır; şiirimizi Kudüsleştirendir. Türk edebiyatına Kudüs�
Berlin Konferansı'ndan barış lehine olmlu bir sonuç çıkmayacaktır. Libya, ikinci bir Suriye olma yolunda hızla ilerlemektedir.
Doğu Türkistan ikinci Endülüs olma yolunda. Müslümanlara yönelik zulümler işkenceler artarak devam ediyor. Dünya sağır ve dilsiz. Doğu Türkistan üzerine önemli çalışmalara imza atan
Yürürlükteki ahlâkî çerçeveyi parçalayıp onun yerine hakkaniyetten başka hiçbir şeyin hükmünü yürütemediği bir ahlâkî değeri ikame etmezsek kurtuluş yoluna girmemiz imkânsız.
Zorunluluklar ne olursa olsun, duygularımızı bastırıp aklın yolunu kullanmak; tarihi tecrübeden ve Suriye’de yaşananlardan ders çıkarmak mecburiyetindeyiz.
Modern zamanların, ilkel ve kaba insanı, cahiliye devrini aratmıyor. Rızkın sahibinden haberi olmayan, yaşam gayesini unutan insanlar, acı akıbetlerini hazırlıyor. Depresyon çıkmazındaki
Hindistan'da Pakistan, Afganistan ve Bangladeş'ten gelen 6 dini gruba vatandaşlık yolunu açan; ancak aynı durumdaki Müslüman göçmenleri kapsam dışı bırakacak şekilde değiştirilen Vatan
İslâm, üstünlük için tek kural tanıdı: Allah yolunda yarışta öne geçme üstünlüğü. Zenciye de, beyaza da açık bir yol. Ancak çalışarak üstün olabilirsin. En üstün olduğun and
Türklerle Libya halkı arasındaki dostluk ve ittifak çok uzun asırlara dayanıyor. Dolayısıyla Türkiye’nin Libya’ya asker göndermesi bu derin bağları yeniden güçlendirmesi bakımından
Türkiye’nin eşbaşkanlığında dün BM Cenevre Ofisinde düzenlenen Küresel Mülteci Forumu BM’nin Aralık 2018’de New York’ta kabul ettiği “Mültecilere İlişkin Küresel Mutabakat”
Bu topraklara ayağı düşenler, geçmişte bizim hakkımızda şu minval üzere tespitlerde bulunurlardı: “Türk mahkemelerinde, bizde olduğu gibi iltimas mektupları geçmez. Adaletlerinin en i
Demokrasi sahnesinde yerli veya İslâmî güçler bağımsızlığa, yeni alternatiflere yönelme gücü oluşturduğunda Batılılar demokratik yapının iptaline, faşizmin güçlenmesine ön açab
Rızkımı kaybederim diye hakkı söylemekten, hakkın yanında saf tutmaktan, haksızlıklara karşı çıkmaktan korkma! Hak yolunda kimseye eyvallah etme! Çünkü Efendimiz (s.a.s.) buyuruyor ki: