Siyonist işgale her karşı çıkışı antisemitizm yaftası yapıştıran Batının islamofobik dalgalanmadan bağımsız olmadığını görmeyen yok. Bir yanda soykırımı mağduriyet endüstris
Psikiyatr Prof. Kemal Sayar: Endişe durumunda beynin rasyonel kısımları adeta şalter indirir. Zihnimizde sürekli olumsuz senaryoları üretmekten uzak duralım. Bu sorunun geçeceğine inanalım
Yıllardır liderlerin, dünyanın en zenginlerinin toplanıp kalkınma, eşitlik, sosyal adalet konuştukları Davos zirvesine geçen yıl, zirveyi “Sudan bahsedilmesine izin verilmeyen itfaiyecile
George Orwell 20. Yüzyılın başında Hindistan’da doğmuş bir İngiliz’dir. Hayvan Çiftliği adlı eseri, temelde ele alınan toplumun yani çiftliğin psikolojisi ile zaman içerisinde hayva
Galeyan zamanlarında sadece bir kıvılcıma bakar, bu işlerin sosyal lince dönüşebilme ihtimali. Kısa bir süre sonra herkesin birbirinden şüphelendiği ve nefret ettiği bir toplum olmayalı
Bu iki dua ile hemhal olunca o inşirah geldi de iniverdi kalbime. Mahzunluğumu da, yalnızlığımı da, sebepsiz kaygılarımı da aldı götürdü. Bir sükûnet anına komşu oldum. Şöyle hisse
Tarihin görünmez gölgesiyim ben, öldüğümde gazetelere haber olmam. Geniş kitlenin meçhulüyüm belki ama haysiyetimle ‘varlığın kökleri’ne değerim. Benim haysiyetimi yok sayan her ki
“İstiklâl Marşı... Onu kimse yazamaz... Onu ben de yazamam... Onu yazmak için o günleri görmek, o günleri yaşamak lâzım. O şiir artık benim değildir. O, milletin malıdır. Benim mille
ABD ve Rusya için en acı maliyet, Suriye'de kaybettikleri para, teçhizat ve insan değil, Türkiye'yi kaybetmektir. Bu nedenle Suriye büyük pazarlığının taşları yeniden düzenlenirken büy�
İlk kez Wilhelm Dilthey tarafnndan Das Leben Schleiermachers (1870) adlı eserinde kullanlan bildungsroman türünü, Şerif Mardin türün kendine özgü unsurlarını içinde barındıran iyi bir �
Unutmamalıyız ki; kültür de, eğitim de, sanat da bir beka mücadelesidir aslında. Kültür-sanat-edebiyatınız varsa yaşarsınız değilse yok olmaya mahkumsunuz. Şayet kültür-sanat-edebiya
Komşuluk ister istemez hukuk oluşturuyor. “Ev alma komşu al sözü” kulağımızın küpesi. Rusya ile kuzeydeki komşuluğumuzu hatırladıkça, güneydeki komşuluğumuzdan endişe etmemek m�
Komplocu yaklaşım bir yana bırakılırsa siyasal, ekonomik ve kültürel bağımlılık içi boş bir retorikle kırılmıyor. İlmi geleneği olmayanlar bir medeniyet inşa edemezler. Bilimsel ve
Rusya ile Türkiye ilişkileri muhakkak devam ettirilecek. Bu içinde bulunduğumuz siyasi havanın zorunluluğu olduğunu unutmamakta yarar vardır. Türkiye ile anlaşabilme, Rusya için de hayatidi
Can alıcı soru burada yatmaktadır: Müslümanların bu ittifakı şahıslara mı yoksa şahısların temsil ettiği güce mi olmuştur?