Vaktaki, beyaz adam, Kızılderili’nin alkolü tanımadığını fark etti, ona alkolü (viski) tanıttı. Kızılderili, bu sert içkinin tadını aldı ve ona “ateş suyu” adını verdi. Kız�
Bundan tam 40 sene önce, 25 Aralık 1979'da başlayan Sovyetler'in Afganistan işgali sırasında Afgan mücahidlere esir düşen ve taraf değiştirerek müslüman olmayı seçen Sovyet askerlerini
Avrupa tarihi bir kesin çözümler; birbiri ardınca işlenen “abidevi tarihsel suçların” tarihidir. Avrupa’nın ulus devletler olarak tarihinde “geriye dönüp de bakıldığında görüle
Osmanlı Devleti döneminde “deniz” denilince ilk akla gelen kişi olan Barbaros Hayreddin Paşa, gösterdiği başarılarından dolayı ilk olarak Cezayir’in hükümdarı olmuş, daha sonra Yav
Bir yerde gücün sözü, sözün gücünü boğuyorsa, güç zehirlenmesi gerçekleşmiş demektir. Hak ve hukuksuz elde edilen gücün tek bir görevi var o da sahibi zehirlemektir. Kendilerini her
Korkularım beni alt eder hale gelmişse, inancımda, tutum ve davranışlarımda bazı tavizlerin olduğunu düşünebilir ve hayatımı yeniden analiz edip imanımı güçlendirebilirim. Korkularım
Modern zamanların, ilkel ve kaba insanı, cahiliye devrini aratmıyor. Rızkın sahibinden haberi olmayan, yaşam gayesini unutan insanlar, acı akıbetlerini hazırlıyor. Depresyon çıkmazındaki
İsveç'te sosyal medyada kapalı gruplarda örgütlenen bazı aşırı sağcıların, ülkedeki bütün Müslümanların öldürülmesini istediği belirtildi.
Kur’an’daki tüm Teâlâ fiillerinin öznesi Muteal olan Allah’tır. Muteal, Esmai Hüsna’dan (Allah’ın güzel isimlerinden) biridir; Aşkın, Ulu ve Yüce demektir.
Vicdan bir çağrıdır ve bu çağrı, Heidegger’in ifadesiyle, “benim içimden ama kendimden öteden” gelir. Gazze bizi vicdana çağırıyor, içimizi allak bullak eden bir barbarlık karş�
Suudi Arabistan Ceza Mahkemesinin, Cemal Kaşıkçı cinayetiyle ilgili olarak bir süredir yürüttüğünü bildiğimiz davasının sonucunu Başsavcılık açıklamasıyla duyurunca Kaşıkçı mes
Afilli dükkanların alışveriş yapmaya odaklı auraları içinde bir dükkandan bir dükkana savrulurken, geçen beyhude zamanın uzun saatlerini, dakikalar olarak görmekteyiz. Çünkü bu binalar
Osmanlı bu topraklardan ayrılalı beri aradan uzun yıllar geçmesine ve çok şiddetli bir iç savaş yaşanmasına rağmen Travnik hâlâ müslüman şehir kimliğini koruyan bir yer. Yapısı, mi
İslâm, hayatı beşikten mezara kadar en güzel bir sûrette tanzim eden, gönülleri fazîletle yoğurup zirveleştiren, davranışları güzel ahlâk ile kemâle erdiren yegâne hak dîndir.
‘Öteki’nin olması için kişinin öncelikle ‘ben’ demesi gerekir. Oysa bizim ahlak ve itikadımızda ‘ben’ demek terk-i edeptir. Terk-i edeptir, çünkü bunu diyen ‘benlik davası’