İbn-i Hâldun'a göre, "Merhamet, masum olduğu için her kalbe misafir olmaz." Arının en nadide çiçekleri araması gibi, yaseminin en serin yamaçları seçmesi gibi, serçelerin en dallı budak
Zorlama te’viller yoluyla Kur’ân’dan insan evrimine müspet bir çıkarım yapmak veya ilk insanın dünyada yaratıldığını ve bu sûretle primatlardan evrildiğini iddiâ etmek, bizleri ma
‘İnsan Hakları Günü’nü senede bir gün olsa da anmak yine de faydasız olmasa gerek... Ama insan olmak ‘sadece cismen insan şeklinde’ olmak mıdır? Bunun böyle olmadığını dünyan�
Gambiya’nın açtığı dava Uluslararası Adalet Divanı’nda görülmeye başlıyor. Arakanlı Müslümanlara karşı “soykırım” ve “etnik temizlik” suçları işlemekle itham edilen My
Çernobil’den 30 yıl önce, Ural Dağları eteklerindeki Kiştim şehri yakınlarında meydana gelen bir nükleer kaza, binlerce kişinin yüksek dozda radyasyona maruz kalmasına sebep olmuştu. Y
İnsanın insan olarak bir değer olmadığı, iliklerine kadar sömürüldüğü, tüketildiği bir anlayışın kurbanı. Kendisine ait bir gün vehmi yılda bir kez bir dalga gibi gelir geçer, ard
İslamcılık üzerine tartışmaların, Müslümanlar var oldukça bitmesi elbette mümkün değil. Bu başlık altındaki bir gündemin sürekli yenilenmesi, hareketlenmesi gayet doğal. Hele İslam
İsveç Kraliyet Akademisi Nobel Komitesi’nin, bu yılki Nobel Edebiyat Ödülü’nü Avusturyalı yazar Peter Handke’ye verme kararı, haklı olarak dünyanın dört bir yanında tepkiyle karş�
Günümüzde restore edilen İstanbul surlarını 110 yıl önce satarak ordunun inşaat masraflarına harcanmasını düşünmüş ancak Müze-i Hümâyûn’un karşı çıkmasıyla bundan vazgeçmi
Aşk aslı itibariyle cismanî (dünyevî) ve yine aslı itibariyle ilâhî (uhrevî) olmak üzere ikiye tab’an ayrılmış mıdır; yoksa biz insanlar bu ayrımı keyfimiz istediği için, işimize
IMF’nin ve Dünya Bankası’nın tahakkümcü yapısı, BM Güvenlik Konseyi’ndeki vetocu 5 müstağni daimi üyenin keyfiliği, küresel adaletsizliğin uç noktalarıdır.
Zalimlerin ve onların kurbanı olan mazlumların olduğu bir dünya bizi tanıklığa çağırır. Hiç kan dökülmemiş, çocuklar hiç yetim kalmamış, ıstırap yürekleri kavurmamışçasına d
Anne babamı, Çin'in Müslüman Uygurları tuttuğu toplama kampından çıkarmak için hayatımı tehlikeye attım... Halkım onlarca yıldır zorluklarla karşı karşıya kalıyor, şimdi ihtiyaç
Sezai Karakoç denince aşk geliyor aklıma. Bu yere düşüp kirlenmiş anlamından farklı bir aşk. Hikmete, doğuya, tarihe, bilgeliğe, fedakârlığa, yalnızlığa sevk eden, hayatı bir ideal
Ekim Kasım aylarında Anadolu’nun nabzını tutmaya çıktım...Her yerde bir karamsarlık var. Ama öte yandan da kolay teslim olmama, ipi omuzlama, yükü, tarihî yükümlülüğün yükünü y�