Reşit Galip’in Türk’ü, Maarif Vekâleti komisyonunca türetilen kelimeleri kullanan, Alpin ırkından, kafatası brakisefal, ecdadı olarak Hitit ve Sümerlileri bilen, Parisli gibi yaşayan ya
Kadını, ezeli erkek kadın zıtlaşmasının mağdur öznesi gören felsefi çerçeveye sıkıştırmakla, kadını, modern dünyada karşı karşıya olduğumuz genel insanlık durumunun bir parça
Karmakarışık bir yazı olacak bu. Neresinden başlasam temel duygum kızgınlık olacak.
Aralık 2002'de 350 Irak muhalefet politikacısından oluşan bir grup, Londra'daki Edgware Road'daki Hilton Metropole Hotel'de "Irak'ı Kurtarmak ve Demokrasiye Ulaşmak" konulu bir konferans için b
İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, sandalyesini bir virüse borçlu.
Çocukluğun sosyal hayatın ayrı bir safhası olarak tanınması, çocukların ihtimam ve korunmaya ihtiyaç duydukları düşüncesini de beraberinde getirmiş, farkı aynı zamanda onları yetersi
Yaşadığımız günler bize bir kez daha göstermiş oldu: Yalan söylemekle, yanlı ve yanlış bilgiler vermekle, kasıtlı davranmakla ne eleştiri, ne muhalefet yapılır. Bunun adı siyasî ve
Amerika’nın en büyük uçak gemilerinden birisindeki 4 bin askeri, Büyük Okyanus’daki Guam Adası yakınlarında, ‘Coronavirus’ gücü tarafından ‘esir’ alınmış.. Şimdi bu virüs�
Kalbi hiçe sayan, vicdanı devre dışı bırakan, ruhu öldüren akıl, şeytânî akıl’dır. Bizi akleden kalp, bu çıkmaz sokaktan düzlüğe çıkaracak... Kalbi olan, vicdanı eksene alan, r
Salgınla mücadele bağlamında gündeme gelen sürü bağışıklığı tezini gelip geçici bir liberalizm olarak görmemek gerekir. Güçlü olanın ayakta kalması gerektiğine yönelik “bilims
İnsana ve hayatın gidişatına dair kaygıları olanlar, yaşadığı zamana ilişkin bir anlamlandırma, bir hissetme gayreti ve ısrarı içinde olanlar için, yaşadığımız şu kırılma günl
Neoliberalizm ekonomik Darwinizm’e, insanların toplumsal düzende hakkettikleri yerde olacağına dair yarı dinsel fikre dayanmaktadır. Bu sistemin kaba zalimliği, küçük bir virüs tarafında
Vaktiyle taşı toprağı altın; suyu aziz olan, bir sengine bin acem mülkünün feda olduğu şu ‘’Cihanşümul Dersaadet” dahi bir şehr-i kıyamete dönüşmüşse, ruhumuzu kanatan,
Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerinde erkeklerle birlikte bağımsızlık savaşlarına katılarak her türlü zorluğa katlanan kadınlar, uzun süren mücadeleler sonucunda bazı haklar elde ettile
1914 yılında başlayan Büyük Dünya Savaşı çok uluslu devletlerin parçalanmasına yol açtı ve sınırlar yeniden çizildi. Sömürge konumunda bulunan devletler özgürlük ümidiyle farklı
