İslamcılığın bitişine dair söylemler biraz da mezarlıktan geçerken korkularıyla baş etmek için çalınan ıslıklar gibi. Özellikle açıkça İslamofobik tutumları olanlar açısından
Dünyada ve Türkiye’de İslâm siyaseti güden akımlarla ilgili sürekli ciddiyetsiz iddialar ortaya atılır.
Komplocu yaklaşım bir yana bırakılırsa siyasal, ekonomik ve kültürel bağımlılık içi boş bir retorikle kırılmıyor. İlmi geleneği olmayanlar bir medeniyet inşa edemezler. Bilimsel ve
Filozofların, bireylerin ve toplumların “eşitlik” ilkesini ortaya atmasının üzerinden yaklaşık iki yüzyıl geçti. İnsanın tarihini, zihinsel yapısının değişkenliklerini, fiziki ve
Avrupa’nın büyük bir eşiği atlamak üzere olduğunun altı çizilebilir. Bu eşik, bütün kurumları yavaş yavaş yıkılan modernitenin, henüz devri son bulmadan, kendine has yöntemlerle
İnsanın içinde bulunduğu genel durum çok da iyimserlik gerektirmiyor. Ülkemiz düzleminde baktığımızda huzursuzlukların sonuçlarını görebiliyoruz. İstanbul Sözleşmesi denen saçmal�
Çin'de yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla mücadele kapsamında kağıt paralar dezenfekte edilerek 7 ila 14 gün kasalarda tutulacak.
Bugünlerde İslami cemaatler ve İslamcılık için böyle davranılıyor. İslami hareketler, anti-komünizm kalıbına yerleştirilerek NATO projesinin bir parçası oldukları ileri sürülüyor.
İnsan tekinde duygusallık çok önemli olmakla birlikte aşırılıkları ya da uç noktalarda oluş insana zarar verebilir. Bunun da bir dengesi var. Dalgalı bir milletiz, ölçülerimiz bazen aş
Rusya ile artık yüz yılık bir hikayenin son bölümüne geldik. Akdeniz rüyasını bizim üzerinden inmesine izin vermemeyi başardık. Topraklarımızın ayakları altında çiğnenmesine engel
Meclise sunulması beklenen taslak düzenlemenin yasalaşması halinde, mesai başlangıç ve bitiş saatlerine yakın 65 yaş üstü vatandaşlar ücretsiz faydalanamayacak...
Görmediğiniz nice kentleri, renkleri ve dünyaları göreceksiniz orada. Şarkıların işaret ettiği, masalların resmini çizdiği, hayallerin renklendirdiği, rüyaların fragmanını sunduğu d
Osmanlı Devleti’nin 400 yıllık Kuzey Afrika hâkimiyetinden geriye kalan en büyük miras Kuloğulları denilen Türkler’dir. Kuloğulları her ne kadar bugün Türkçe konuşamasalar da Türk
Savaşa katılan güçler ve onların gerisindeki destek güçleri böylesine bir derin nefretle harekete geçmezlerse, savaş, ‘Hele biraz savaşalım da, karşı taraf belki geri çekilir veya biz
Transit yolu olmaktan çıkıp enerji kaynağı haline gelen Doğu Akdeniz’de çok boyutlu bir enerji mücadelesi var. İsrail, Yunanistan ve GKRY gibi bölgesel aktörler, 122 trilyon metreküplük