Ne İslam dünyasının ne de Batının birbirlerini hayalet aynalarında, fantazmagorya perdelerinde görmesi sağlıklı bir durumdur. Bu hayal, korku ve nefret dünyasından kurtulmak için doğulu
Avrupa sürgününde diyar diyar dolaştırılan Cem Sultan'ın elemli hayatı düşmanlarının dahi yüreğini burkuyordu
İsrail Cumhurbaşkanı Reuven Rivlin, geçtiğimiz salı -4 Mayıs 2021- akşamı, Kudüs’teki konutunda bazı Filistinli Müslüman Arap liderlere ve İslâm ülkelerinin diplomatik temsilcilerine
İlki, bu üç başkentin normalleşerek işbirliğine yönelmesi Tel Aviv'i çok rahatsız eder. İbrahim Anlaşmaları sayesinde Arap ülkeleri ile normalleşmede önemli mesafe kazanan İsrail, Kö
Edepten mahrum olan kişilerde ilim bulunmaz.
Ramazan günü canına kıyacak kadar kendisini çaresiz hisseden bu adamla aynı toplumda yaşıyoruz biz. Yani onunla aramızda bir ahit var, bir bağ var, bir mana var, bir değer var... Onunla ilg
Her ramazan ayında benzer şeyler yaşıyoruz. İstikrarlı ve kasıtlı olarak. Nedir bu?
Türk heyetinin, Kahire'de Mısırlı yetkililerle yapacağı görüşmelerde ikili ilişkilerin normalleştirilmesi ele alınacak.
Yazı tek eylemi olunca, yazar “Kalem, benim ‘kale’m!” diyerek haykırır. Savaştan asla kaçmaz, cephesini ve silahını seçer, “İşe gider gibi, sabahleyin erken yazıya ve öğretiye,
İbrahim Kalın; bestesi ve güftesi kendisine, düzenlemesi ise Erkan Oğur'a ait 'Hiç Oldum..' adlı türküsünü seslendirdi geçtiğimiz günlerde. Evet, müzisyen. Ve müziğin dışarı çıka
Türkiye'nin geçen yıl, Kahire ile normalleşme girişimlerinin bir parçası olarak Mısır'ın NATO ile ortaklık faaliyetlerine koyduğu vetoyu kaldırdığı öne sürüldü.
Dilini tutamayan, gafletten kurtulamayan, günahı terk edemeyen, öfkesine hâkim olamayan, ahlaksızlığı bırakamayan, cimriliği yenemeyen Müslüman...
İstanbul İslamlaşma fikriyatının bir neferiydi Akif. Bu bağlamda ittihadı İslam siyasetini savunuyordu. İslam toplumlarını bir bütün olarak sahipleniyordu. Bütün Müslümanları kucakla
Görünürde yoğun bir dindarlık vardır fakat insan sahih duruşunu kaybettiği anda, kendi iktidar arzusu olmak üzere dini hizmetine almanın bir yolunu bulur. 1928 yılındaki din reformu böyle
Gökyüzünün maviliğinde özgürce kanat çırparken, çerçevelere çarpıp kırılan bütün o kuşlar şu gerçekle tanıştı: Resimleri hayatın kendisi kadar enginliğe sahip değil!