Mitolojiye, doğmalara ve metafizikî öğretilere nesnel akılla karşı koyan aydınlanmacı zihniyet, her şeyi kapsayan bilginin sahibi olduğunu varsayarak dünyayı dizayn etti. Korona Virüs'ü
Allah’ım bu imtihan sürecinde imanımızı ve aklımızı koru. “İnsanlardan kimi de Allah'a dinin bir kenarından ibadet eder. Eğer kendisine bir hayır gelirse onunla huzura kavuşur (sevini
Diyanet İşleri eski Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez kurucusu ve başkanı olduğu İslam Düşünce Enstitüsü’nde “Corona Virüs Özelinde Musibetleri Okuma Usulü” başlığıyla geniş
Bugünkü yazımda, madem evlerimize kapandık, ne oldu da bütün bu felâketler geldi başımıza ve bunları nasıl aşabiliriz, diye tefekküre davet edeceğim, yaklaşık 10 yıl önce yayımlana
Toplum, artık yeni bir veçheyle ortaya çıkıyor. Korona virüsü bunu gösteriyor. Buna epidemik toplum diyebiliriz. Bir yeni tarz-ı toplum. Toplumu belirleyen ve tanımlayan salgındır artık.
Okyanusun ortasında fırtınaya yakalanan bir gemide kimse kendini düşünemez. Kaptan, sadece kendisini düşünmekle kendini kurtaramayacağını bilir. Gemi battığında herkesle beraber ölece�
Beş kardeşler. En büyüklerinin adı Siyami. Diğerlerinin isimleri sırasıyla Fatma, Yaman, Nudiye ve Maide… Beş yetim, beş öksüz… Vakit eski vakit… Bir cihan harbi, bir de kurtuluş sa
Koronavirüs salgını “eşi görülmemiş bir felaket” diye tanımlanıyor. Modern zamanlar için doğru bir tespit. Ama tarihte insanoğlu bundan çok daha büyük felaketler gördü. Dolayısı
Türkiye’de Erdoğan Yönetimi’nce sadece bu sahada yapılan çalışmaları bile dünya kamuoyu takdirle kabul ederken, ‘taife-i laicus’dan bir kısım kişiler, bunca büyük hizmetleri yapa
Dünya yeni bir salgına daha tanıklık ederken, her salgında bu krizlerin nasıl yönetileceği konusunda özel bir şeyler öğrenildi.
Yaratılış bu anlamı ile bir kurguyu içermektedir. Her şeyin yerli yerinde ve denge üzere yaratılması; varlığın istikametinin ve kıvamının/dengesinin varlığı, kurgunun sağlamlılığ
Müslüman insanın bilincinde, meydana gelebilecek her türlü zorluğa ve sıkıntıya karşı bir ön kabul vardır. Çünkü önceden umumi çerçevede uyarılmıştır: “Andolsun ki sizi biraz
Amiş Efendi de, "Cenab-ı Hakk zatı gereği (bizatihi) en büyüktür. Başkasına nisbetle değil!" der. (Bu, şerhi uzun sürecek bir bahistir.) Kullarına gelince, insanoğlu bir damla sudan yara
Müslüman için imtihan doğrusu bir kez daha yeniden başlamaktadır; inanmak ile muamelat arasındaki makasın giderek açılması “Luther”liğe giden yolun ilk adımı sayılır. Bu aynı zama
Son yıllarda İslam’ın “Protestanlaştıniması” diye bir sorundan bahsedilmektedir. Bu konunun Türkiye bağlamında sorun olarak geçerliği nedir? Konunun aydınlatılabilmesi için ilkin �