Cezayir’e yaptığı bir deniz yolculuğu esnasında çıkan fırtına neticesinde genç Hasan’ın bulunduğu gemi, Avrupa bandıralı bir yük gemisiyle çarpışır. Kendi gemisinde bulunan heme
İbn-i Hâldun'a göre, "Merhamet, masum olduğu için her kalbe misafir olmaz." Arının en nadide çiçekleri araması gibi, yaseminin en serin yamaçları seçmesi gibi, serçelerin en dallı budak
Asıl adı Ebu Ali el-Hüseyin ibn Sina olan ve Avrupa’da “Avicenna” adıyla bilinen İbn-i Sina, 10. ve 11. yüzyıllarda yaşamış şüphesiz kendi çağının en önemli ve yetenekli bilim
Türkiye, Doğu Akdeniz enerji jeopolitiğini değiştirecek, stratejik ve tarihsel süreçte oyun değiştirici bir hamle anlamına gelen Libya anlaşmasıyla bölgede yeni bir hukuki ve ekonomik ini
İstanbul depreminden söz ediyorum. Deprem kapımızda.. Zamanını bilmiyoruz ama, uzak değil.
Günlük hayatta bazen görüyoruz. Maruz kaldığımız da oluyor. Her türlü fenalığı yapıyor, insanların hayatı ve haysiyetiyle oynuyor, fakat zerre bedel ödemeden, hiçbir şey olmamış g
Bana göre, hukuklu toplumlar, büyük diktatöre geçit vermeyen; küçük diktatörlere de hesap sorabilen toplumlardır. Güngören Belediyesi’nde yaşanan kepazeliğin o küçük diktatöre hesa
Türkiye’nin Balkan pazarında bağlantılar açısından en avantajlı olduğu ülkelerden biri olan ve AB perspektifinden vazgeçmeyen Bosna-Hersek, ülkemizin AB’ye daha fazla gümrüksüz tica
İstanbul'da, Fatih Camisi'nde başlayıp Saraçhane Parkı'na kadar devam eden yürüyüşe, yakınları Mısır'daki cezaevlerinde bulunanların yanı sıra Türkiye'den birçok sivil toplum kurulu�
İsveç'in başkenti Stockholm'de Bosna soykırımını inkar eden Peter Handke'ye Nobel Edebiyat Ödülü verilmesine tepki gösteren İsveçli gazeteci Christina Doctare, 1988 yılında Birleşmiş
Gençlerimizin önemli bir kısmı, sosyal medyayı aktif bir şekilde kullanıyorlar. Burada, genelde teknoloji, özelde internetten istifade ederken, sizin sıkça kullandığınız ifadeyle, “int
İnsanın insan olarak bir değer olmadığı, iliklerine kadar sömürüldüğü, tüketildiği bir anlayışın kurbanı. Kendisine ait bir gün vehmi yılda bir kez bir dalga gibi gelir geçer, ard
Yakın tarihimizin en gaddar, en ceberrut komutanlarından biri de, hiç şüphesiz Mustafa Muğlalı Paşa’dır. 1943’te işlemiş olduğu katliâmlı bir cinayetinden dolayı yargılanıyordu. M
Sykes-Picot sınırları kanla çizilmemişti. Osmanlı Çanakkale'den Filistin'e, Basra'ya, Kafkaslara kadar her cephede dökülen kanla yıkıldı. Yerine kurulan Ortadoğu denklemi bu yıkımın ba
Aşk aslı itibariyle cismanî (dünyevî) ve yine aslı itibariyle ilâhî (uhrevî) olmak üzere ikiye tab’an ayrılmış mıdır; yoksa biz insanlar bu ayrımı keyfimiz istediği için, işimize