Kalbin, insanlardan çektiği bunca çilelere rağmen insan oğluna hizmetten usanmayışının hikmetine şaşacaksın belki. O bilir ki hayâ hikmetle beraberdir; hizmetse kalbin en büyük emrid
Doğu Akdeniz’de deniz yetki alanları üstünden egemenlik tartışmaları devam ederken diğer taraftan Kıbrıs ve çevresinde askeri hazırlıkların hız kesmeden sürdürüldüğü görülüyo
Bir kaç aydır zaman zaman medyaya bir haber düşüyor. Adamın birisi on kişilik bir grup ile İstanbul’un bazı gecekondu semtlerinde bakkallardaki veresiye borçlarını sildiriyor, insanlara
Gençliğin Türkçü bir ruhla yetişmesini amaçlayan bir program geliştiren, yazı ve şiir çalışmalarına hız veren Ziya, giderek daha fazla tanınmaya başlanır. Fikirlerindeki değişim, i
Türkiye’nin sürdürdüğü aktif ve çok katmanlı dış politika ve sahadaki sert gücü sayesinde, artık başka çaresi kalmadığını fark eden İsrail yönetimi, tekrar Türkiye ile masaya o
Aile nizamımız elimizden alınınca, geriye kala kala “kadına şiddet”, “çocuğa istismar” kaldı! Yani diğer bazı ârızalar gibi “kadına şiddet” ve “çocuk istismarı” da biz
Kemalizm’in İstiklal Mahkemeleri veya Dersim katliamı; Fransızların Cezayir, Amerika’nın Vietnam, koalisyon güçlerinin Irak katliamları geriye unutulmayacak toplumsal hafızalar bırakmı�
İnsanın geçmişten geleceğe yolculuğunu bir büyük romanmış gibi düşünelim. O kalın romanın içinde birer cümle gibiyiz her birimiz. Nasıl aradaki herhangi bir cümleyi çıkarıp attı
Hasankeyf’ten taşınacak son tarihi eser ‘Er-Rızık Camii’ydi. Geçen gün, kalabalık ve intizamlı bir alay insan, onu sessizce yeni yerine taşıdılar. 1409’dan bu yana heybetinden hiçb
Oyun bitince herkes bir yana dağılacak. Rüzgar yaprakları sürükleyecek. Yollar bomboş uzanıp gidecek. Sanki buralardan kimse geçmemiş. Kimse Mecnun, kimse Ferhat olmamış. Aşk yalanmış.
“Sağlık sorunları nedeniyle” 2014’ten bu yana Birleşik Arap Emirlikleri’nde siyasî mülteci olarak yaşayan Müşerref, ABD’nin büyük yatırım yaptığı bir isimdi. 11 Eylül 2001 s
Ortadoğu her zamanki sakin ve barışçıl ortamında yürüyüşünü sürdürürken Siyonist örgütler bölgeye gelip yerleşti ve terörü bölgeye getiren ilk kişiler oldular. Haganah, Stern ve
Ahmet Hamdi Tanpınar ünlü Beş Şehir adlı eserinin “İstanbul” bölümünde, sonlara doğru şunları yazıyor: “Niçin geçmiş zaman bizi bir kuyu gibi çekiyor? Niçin Boğaz’dan ve İ
Batılılaşma adına yapılan uygulamaların büyük çoğunluğu bu topraklarda öteki olarak bilinen yahut Müslümanlar açısından gayrı İslami olan ve gayrı Müslimlerde gördükleri uygula
Hikâye bu ya! Günlerden bir gün Karga Ülkesi, Bülbül Ülkesi'ni işgal eder; yönetimi ele geçirir ve kendisini buyurur: Bundan böyle ülkede hiçbir şey bülbülce icra edilmeyecektir: Bülb