Eşcinsel kimliği ön plana çıkarılarak İstanbul’da Kasım ayında yapılacak konuşmaya davet edilen Ludovic Zahed, “gerçek bir ‘imam’, yani din adamı mı?” araştırması yaparken i
Çocuk, genç yaşlı ayırd etmeden kadınıyla erkeğiyle bütün insanlar bedenlerini olabildiğince teşhir etmeye, sergilemeye doğru teşvik ediliyor. İnsan korkunç bir biçimde teşhir nesnes
Her hafta Diyanet İşleri Başkanlığınca hazırlanan Cuma hutbesinin konusu belli oldu. Türkiye genelindeki camilerde okunacak olan hutbenin konusu ‘’Helal kazanç ve Alın Teri’’ ile ilg
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, “Herkesin bir değerler sistemi vardır. Bu değerler sistemi çerçevesinde eleştirebilme özgürlüğünüz vardır. Eşcinselliği normalleştirmek
Avrupa Komisyonu logolu afişte, başörtülü gülümseyen bir öğrencinin yer alması Fransız aşırı sağ siyasetçilerin tepisini çekince Erasmus fotoğrafı silerek, yerine başka bir afişi
“Hayat, kazananın olmadığı bir oyundur…iman edenler ve salih amel işleyenler müstesna…” Asr süresi. Ve son cümle: Cevabı yalnızca soran bulur.
Tunç Soyer’in okuduğu tarih ise bu yetkiyle de alakası yok. Tevil götüremeyen bir saçmalama örneği, Kemalizm adına sergilenen fanatizmin Kemalizm’i de aşacak bir anlamsızlık noktasına
Din ve sekülarizm temelde “insanın ne”liğinde anlaşamazlar. Batı, “Tanrı öldü, yaşasın insanlık” sloganıyla yola çıkıp hakikati ters yüz ederken insanla ilgili diğer tüm mefh
Batı zihniyeti, insan hakları ve özgürlük gibi kavramların İslamileştirilemeyeceğini gayet sarih bir şekilde ortaya koyduğu halde Müslümanlar cephesinde karşılıksız bir aşk yaşandı
Mısır Kralı Faruk tahtını kaybetmeden evvel, 1951 yılında “Böyle giderse yeryüzünde iki kral kalacak, biri İngiliz kralı diğeri de iskambil kağıdındaki kral” demişti. Belki tahtı
Avrupa Birliği, “basın özgürlüğü” kisvesiyle LGBT’yi sahiplenen ve koruyan bir yasa için harekete geçti. Macaristan ve Polonya’nın sapkınlığa karşı çıkması, LGBT lobisini pan
Yazımıza bir soruyla başlayalım: Hassasiyet nedir?
Muhafazakârlarla sekülerler birleşip Gülşen’in donundan kahraman çıkarmayı başardı. Zira muhafazakârımız da sekülerimiz de bir türlü “meselenin ne olduğunu” anlamaya yanaşmıyo
Adalar ile ilgili süreç, Trablusgarp savaşıyla başlamış ve bir İngiliz projesiyle 12 Ada (Lozan'ın bir semti olan Uşi'de imzalanan anlaşma ile) İtalyanlara , Doğu Ege adaları ise Yunanis
Kudüs’te herkese birlikte yaşayabilecekleri barış ortamını sadece Müslümanlar sağladı tarihte, çünkü bir tek Müslümanlar için kimin hangi inançta olduğunun hiçbir önemi olmaksız