Mösyö Macron’a diyelim ki, son yüzyıl içinde senin gibi dışardan değil, bizzat Müslümanların içinden nice fir’avun müsveddeleri de İslâm’la savaşa kalkışmışlar ve ve ne korku
Anlaşılıyor ki, çaresizlik içinde kalınca, korkutmak ya da tahrik edip Azerbaycan’ın da Ermenistan şehirlerine saldırmasını sağlamak sûretiyle, mâlûm dünyanın kendisinin yardımına
Mısır'ın pek çok şehrinde son iki hafta içinde gerçekleşen protestolar, büyüklükleri ve yaygınlıkları ne olursa olsun normal olaylar olarak asla kabul edilemez. Bunun nedeni, Mısır’d
Çin’in Doğu Türkistan sorununa, muhtemelen kalıcı bir çözüm getireceği düşüncesiyle, bölgede yürüttüğü soykırım politikaları korkunç boyutlara ulaştı.
Babaannem Ayşe Hanım uzun boylu güçlü kuvvetli, Baciyan-ı Rum’dan bir yiğit hanım idi. İki oğlan, iki kız dört çocukla dul kalmış. Rus korkusu bir yandan, Ermeni zulmü öte yandan...
Birbirinin yanından gelip geçen gölgeler gibiyiz. Trafikte akıp giden arabalar gibi... Birbirimize dokunmamız kazadan sayılıyor sanki. Hayatlarımız birbirine dokunsa hasar alacağız korkusu
Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın gelecek hafta Washington'ı ziyaret ederek, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile bir araya gelmeyi planladığı ancak gizli toplantının
Açık söyleyeyim. En temel hamiyet-i vataniye zemininde bile memleketi değil emperyalisti temize çıkarmak son derece korkutucu bir şeydir. Milletin çocukları Çanakkale’de vurulup düşerken
Pompeo, "Nixon, dünyayı Çin'e açarak bir Frankenstein yaratmış olduğundan korkuyordu, " ama özgürlüğü bizim özgürlüğü hala savunduğumuza inanıyorum.' İfadelerini kullandı.
Cumhuriyeti kuran irade, Osmanlı sisteminin korkuya ve tehdide dayandığını, bu yüzden “korkak, zelil, sefil, rezil”, insanlar yetiştirdiğini öne sürmüştür. Biz bu iddiaya karşı “e
Dünya Sağlık Örgütü Genel Direktörü Dr. Ghebreyesus, dünyanın bütün dengesini altüst eden koronavirüs hakkında korkutan açıklamalarda bulundu. Ghebreyesus, "Sizlere dürüst olacağı
Mısır'ın Arap Baharında, Ocak Devrimi'nin kaybolduğu gibi Tunus’un Yasemin Devrimi'nin de kaybolmasından korkuyorum. Tunus'taki demokratik deneyim, kırılganlığına rağmen, Arap dünyasın
Hassas bir dönem.. Hesaplaşma ise, evet, zulüm uygulamalarıyla dünya çapında bir hesaplaşma.. Tayyib Bey’in deyimiyle, ‘Denizin dibinde inci avcılığına çıkarken, vurgun yer miyiz?’
Uygur kadınları tecavüze uğruyor, Han Çinli erkeklerle evlenmeye zorlanıyor, eğitim kampları aracılığıyla korkunç bir dönüştürmeye maruz kalıyor ve öldürülüyorlar. Peki Batılı
İnsan için en zor soru, nere-ye yani meâd sorusudur. Bu soru bir korku sorusu değil; bir anlam sorusudur; korku, anlamsızlıktır; dolayısıyla belirsizliktir, tanımsızlıktır. İnsan yaşam�