Değişik kaynaklardan beslenerek popüler kültürde revaç bulan “Batı karşıtı” söylemi “medeniyetler savaşı” ideolojisi için araçsallaştırmak ciddî sorunları beraberinde getiri
Fatma Karabıyık beş ay önce Türk Kahvesi programında konuğum olmuştu. Oradaki tesbitleri de çok çarpıcıydı. Muhafazakar kesimin, İslamcıların kırılma yaşamasında 28 Şubattan daha
İranlılar. İçeriden ve dışarıdan, içlerinden ve dışlarından preslenen, baskılanan, törpülenen, zımparalanan, rendelenen sıradan İran halkı, birbiriyle çatışan ve çelişen birçok
“Biz, Türkler ile neden yolumuzu ayrı tutalım? Neden ayrı düşelim? Bizim tarihimizdeki tüm bulgular bizim de Türk asıllı olduğumuzu gösteriyor.” diyen Bulgar tarihçi Prof. Dr. Stoyan
Sözün güzeli rahmettir, bağış ve sevgidir. Gönlün dışa yansıması, kalbin sevgisi ve güzelliği. Güzellikler yurdunda insan güzeldir. Dünyayı güzelleştiren de insan.
Dinimiz adına ve araya gelirken iki temel ölçü üzerinden ne kadar eksende kaldığımız ya da eksenden kaydığımız anlaşılabilir. Bunların birincisi şûradır. Bir kişinin veya bir grubu
Birleşmiş Milletler (BM) Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin imzalanmasının üzerinden tam 30 yıl geçti. Dünya Çocuk Hakları Günü’nde üye ülkelerin mülteci çocukların haklarının nas
Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Müslümanların büyük zulme maruz kaldığı Keşmir için ‘barış komisyonu’ önerdi. İslam dünyasına işbirliği çağrısı yapan Erbaş, “Keşmir ha
Yine bir gün biri çıkacak ve “Şu kadına haddini bildirin” diyecektir. Cümlenin başında “Ulan” yer alacak mı almayacak mı orası şimdilik belli değil. Bilmediğimiz bir başka taraf
Klişeleşmiş üç beş söylem, bağlamından koparılan birkaç sembolle İslami değerler dünyası da Müslüman toplum da inşa edilemez. Aklın, adalet ve merhamet duygularının konjonktürel
SDE’nin Lahore Center ile birlikte Ankara’da düzenledikleri Keşmir forumuna yurtiçinden ve dışından oldukça yoğun bir ilgi vardı. Ben ancak ilk günkü oturumlara katılabildim. 2. günk�
İslam tarihi araştırmacılarının en çok merak ettikleri ve dolayısıyla da önem verdikleri dönem 9. ve 10. yüzyıldır. Nedeni çok basit: Müslüman toplumların, devlet ve toplumsal kuruml
Fatih, Ortodoks kilisesine göre, aforoz edilmiş olduğu halde ölenlerin cesedinin bozulmayacağına dair bir inanışı sınamak istemiş. Böyle bir şahsın mezarının açılmasını emretmiş.
Asıl adı Abdulkasım Mahmud ibn Sebuk Tegin olan Gazneli Mahmud, 2 Kasım 971’de Afganistan’ın Gazne kentinde dünyaya geldi. Babası Ebu Mansur Sebuk Tegin, Samani İmparatorluğu’na sadık,
Küresel sorunların yerelleştiği, en yerel ayrıntının küresel çapta boy gösterebildiği bir dünyadayız. Yaşamakta olduğumuz her sorun aynı zamanda ya küresel bir etkileşimin sonucudur