‘Rüzgar, ateşin gücünden az ise, ateşi yandırır; çok ise söndürür. Hiçbir zaman sınırlarını aşan bir güç talep etme; sönersin.’
Koronayı tartışırken bir anda “Sokağa çıkma yasağı” gündem oldu ve ardından Soylu’nun istifası. Bugün, düne göre daha kırılgan bir Türkiye var. Görünen o ki, hiçbir şey es
Şu an için dünya bir karantinada. Hiçbir zaman böyle bir durum yaşanmamıştı. Ölümün ürkütücü sesi hemen her yerde duyuluyor. Duyulmaya da devam edecek… Tıptan olan beklentilerimizin
Müslüman şahsiyet ne yaparsa yapsın Allah takdir etmedikçe bir kuruş bile fazladan kazanamayacağını, bir lokma bile fazladan yiyemeyeceğini bilir… Zaten Allah’ın takdir ettiği ve kendi
“Saddam, kanlı bir diktatördü, doğru. Ama eskiden bir tane diktatörümüz vardı, şimdi bin tane oldu. Hiçbir şey iyiye gitmedi ve daha güzel olmadı. Bugün Firdevs Meydanı’nda, eskiden
Tüm dünyanın dayanışma çağrısı yaptığı bu zamanda Filistinliler işgalcilerinden hiçbir şey beklemiyor.
Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerinde erkeklerle birlikte bağımsızlık savaşlarına katılarak her türlü zorluğa katlanan kadınlar, uzun süren mücadeleler sonucunda bazı haklar elde ettile
Dünyadaki bütün insanlığın bir anda evlerine kapanması yaşanan şu süreçteki gerilimi insanlık hiçbir zaman yaşamadı. Salgın hastalıklarda toplu, milyonları bulan ölümler oldu geçm
Yaşlı gezegen hiçbir şeyden çekmedi salgınlardan çektiği kadar. Salgınlar içinde de Veba'dan. Artçılarıyla birlikte üç büyük dalga şeklinde, insanlığın hafızasında silinmez izle
Dünyamız, her seferinde Nuh Tufanı’na benzeyen nice felâketlerden ve sonunda necat/kurtuluşlardan geçti. Bu sefer de geçecek. Yakında bütün dünya, karabasan gibi üstüne çöken bu felâ
‘İnsan en çok yaşadığı yere benzer’ demişti biri değil mi? ‘Üst üste yerleştirilmiş kutular’ın zihnimizdeki ilk çağrışımları ‘istif’, ‘benzerlik’ ve ‘sıkışma.�
Çağın vebası koronavirüs, mesafeleri kısaltıp hiçbir sınır tanımadan bütün dünyada dolaşıma girerken; tam aksine, ülkeler, devletler ve bireyler hürriyetlerine kısıtlama getirdi.
Halkımızın koronavirüsle meydan muharebesi marketlere saldırarak başlamış bulunuyor! Türkiye halkı ne ara bu kadar açgözlü oldu. Asıl korkutucu olan bu açgözlülüktür. Devleti yönet
Sevgili mealciler! Osmanlı’da okur-yazar kesimin meale ihtiyacı yoktu. Mürekkep yalamış her kişi, her diplomalı, meale ihtiyaç duymadan Kur’ân’ı okur ve anlardı. Kur’ân’ın âyet
Meşruiyetin üç safhası vardır. “Sevsinler”, “Saysınlar”, ve nihayet çaresizlik anı. “Korksunlar”. 1950'lerin sevilen Amerikası artık dünyayı korkutarak meşruiyet arıyor. Rusy