İran’ın koronavirüs salgını karşısında oluşturduğu kriz yönetim masası vaktinde oluşturulmadığı ve önleyici tedbirleri işletemediği gibi sonrasında yaşanan süreçleri de kontro
Son yıllarda İslam’ın “Protestanlaştıniması” diye bir sorundan bahsedilmektedir. Bu konunun Türkiye bağlamında sorun olarak geçerliği nedir? Konunun aydınlatılabilmesi için ilkin �
Gerçekliğinden emin olmadığımız, kaynağını bilmediğimiz, fake profil ve sahte hesaplar üzerinden yayılan haberlere ve maillere itibar edip paylaşmayalım. Konunun uzmanları ve resmi maka
Kişi ve eser düzeyinde bile tam bir dökümü çıkarılmamış, muhteva açısından üzerinde hemen hiç çalışma yapılmamış, metinleri yayımlanmamış, büyük oranda yazma kültür özelli
Modern insanın etrafı bir “korku çemberi” ile çevrilmiştir. Bu çemberi delmek için “bilime ve teknolojiye bel bağlanır, sığınılır”. Bütün bir kozmetik-turizm-ilaç-ulaşım-giy
Bir okuyucu, dünkü yazım üzerine, ‘Müslümanlar da yanlış yapabilir, elbette ama, nice Müslümanlara da ‘gâvur’ demiş olmuyor musun?’ demez mi! Bazıları sizi sırf terslemek için
Halkımızın koronavirüsle meydan muharebesi marketlere saldırarak başlamış bulunuyor! Türkiye halkı ne ara bu kadar açgözlü oldu. Asıl korkutucu olan bu açgözlülüktür. Devleti yönet
Umreyi yapıyormuş gibi yapmak Korona’dan da ölümcüldür. Nefes darlığı sebebidir. Korkunç bir iltihaplanmadır. Haccın anlamını şekillerle sınırlandırmak ve ritüellere kilitlemek eb
İlk kez Wilhelm Dilthey tarafnndan Das Leben Schleiermachers (1870) adlı eserinde kullanlan bildungsroman türünü, Şerif Mardin türün kendine özgü unsurlarını içinde barındıran iyi bir �
Suudi içişleri bakanlığı, doğudaki Katif şehrinde 11 koronavirüs vakasının saptanması üzerine geçici karantina ilan etti.
“Müslümanı Müslüman yapan birtakım kabuller ve retler vardır. Müslüman, hayatını bu kabul ve retler üzerine kurmak durumundadır. Müslüman şahsiyetin kabul ve retlerini belirleyen tek
Çok ciddî bir coğrâfî bölgede, çok ciddî günlerde yaşadığımız; üzerimizde çok ciddî dînî ve millî görevler bulunduğu için; hepimiz çok ciddî düşünmek ve çok ciddî çalı�
Unutmamalıyız ki; kültür de, eğitim de, sanat da bir beka mücadelesidir aslında. Kültür-sanat-edebiyatınız varsa yaşarsınız değilse yok olmaya mahkumsunuz. Şayet kültür-sanat-edebiya
Kulluk, yaratılanın, yaratıldığı hâl üzere olması demek ise, insan için akl etmek, kul olmaktır. Kul olmak ise ancak ve ancak kendini idrâk etme, kısaca, idrâk-i taayyün-i şahsî, yani
Tanzimat Edebeyatı'nın toplumun aksayan taraflarını ele almak istediği açıkça görülebilmektedir. Osmanlı aydını, karşısında durduğu Batılılaşma problemi üzerine düşüncelerini i