Hollanda ile yaşanan gerilim sürecinde bana en çarpıcı gelen sözü, orada yaşayan bir “Gurbetçimiz” söylemiş. Dün Vatan'dan Murat Çelik'in sütununda okudum. Türk ve Hollandalı yöneti
Toplumumuzun iyiye gitmesi için en büyüğünden en küçüğüne hepimizin görev bilincine, görev ahlakına, görev tanımına riayet etmemiz gerekiyor.
Son günlerde bu köşede, kriz halinde bulunduğumuz Almanya ve Hollanda’ya dair üç yazı yazdım; onların Türkiye aleyhindeki saçma sapan tavırlarını, Müslümanlarla didişme meraklarını
Rotterdam Belediye Başkanı Aboutaleb, Hollanda polisinin Türk göstericilere uyguladığı şiddeti protesto etmeyi amaçlayan gösteriye izin verdi.
Almanya’da AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehdi Eker’in katılacağı toplantıya verilen izin iptal edildi.
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, CHP Antalya Milletvekili Baykal'ın Trabzon'da yaptığı açıklamayla ilgili "Kabul edilemez bir sözdür. Doğrudan doğruya dinin siyasete alet edilmesidir, ina
Telefon ve bilgisayarlarımıza sızarak elde edilen verilerin gelecekte sizin aleyhinizde kullanıldığı düşünülürse de bu tehlikenin boyutu daha iyi anlaşılıyor
Ankara ve İstanbul'da 19 Mart günü kutlanacak olan Nevruz'a izin çıkmadı.
Almanya’nın Duisburg kentinde rehine krizi yaşanıyor.
Elimizi kolumuzu bağlayan bir şey var sanki. Aklımızdan geçen nice güzel şeyi yapmaya güç yetiremiyoruz. Kendi içimizde çok iyi insanlarız da sanki, bunu başkalarına göstermeye yarayaca
Cumartesi gününden bu yana Hollanda'nın barbarlığını, faşizmini konuşuyoruz. Hollanda'nın Türkiye'ye yönelik düşmanlığı, Müslümanlara yönelik kin ve nefreti iyice ayyuka çıktı.
Sinema, bir endüstri aracı olarak çalıştıkça sanatla ilişkisini yitirmeye devam ediyor. Marguerite Duras yarım asır kadar önce Yeşil Gözler’de şöyle yazmış: “Sinema yapmak, kapitali
Türkiye 1950'lerden başlayıp gittikçe artan hızda şehirleşiyor, daha doğrusu şehirlere göçüyor. Toplumsal, kültürel anlamda geleneksel dokusunu hızla kaybeden şehirlerimiz aynı zamand
Bundan yaklaşık 5 yıl önce Ülke TV’de bir kaç programda şu tespitte bulunmuştum: “Önümüzde 5-10 yıl içerisinde Avrupa’daki 3,5 milyon gurbetçimizin 2-2,5 milyonunun anavatanlarına ge
İçlerinden okumuş olanlarını, bizimle beraber yaşama kültürüne uygun olanlarını seçelim. Diğerlerini anlaşma yapıp geri gönderelim veya sınır hatlarında yeni barikatlar kurarak alma