Tanıdık müşterilerinin gözünün içine bakarak “bu sabah da almıyor musunuz” baskısından kaçınmanın bir yolu olduğunu düşündüm. Selam verdiğinizde sessiz bir nezaketle alır ama
Propaganda için şiddetin yerine iletişim araçlarının ve teknolojisinin kullanımı Ermeni davası için daha faydalı olmuştur. Sözde soykırımı konu alan filmlerin özellikle 80’ler sonr
Zannedilir ki “Allah büyük be” lafzı öyle alelade bir laftır. Yani öylesine söylenir. Ne aleladedir ne öylesinedir. “Kullar küçük, kulların dertleri çok amma Allah büyüktür” ma
Siyonizm’in bir siyasi aksiyona dönüşmesi ile Filistin sorunu ortaya çıkar. Esasen başlangıçta kimse bir “Filistin sorunundan” söz etmemektedir. Sorun, Yahudilerin bir yurt edinmesi sor
Başkumandanlık Meydan Muharebesi’ne katılan subayların terfi edilmesi meselesi, Hüseyin Avni meclis kürsüsündeki sözleriyle, esasta yapılan düzenlemeyi gereklilik olarak görmekle birlikt
Şimdiki zamanda dışarıda fasıla vermeden taciz atışı yapan, insanı ele geçmeyen, kaçan, uzaklaşan bir şey var hayıflanmasıyla esir alan kömürsü bir akış var. Kendimizi sigaya çekm
Salgının alevi tüm dünyayı sardı. Evlere kapanmış ekrandaki ölüm haberlerini izliyoruz. “Hayat devam ediyor” derler. Şuur sahibi insan, emaneti yüklenen insan, meleklerin secde ettiği
"Şiir yalnızca söylemez, ifade etmez, dile getirmez; ama aynı zamanda resmeder, heykel yapar ve şarkı söyler; o hem mimaridir, hem resim hem de musiki... Sinan ile İtri, Yunus ile Fuzuli'nin a
İyi, hem de çok iyi bilinen bir gerçeği korona salgını bir kez daha suratımıza çarptı: “Bir ülkenin var olup var kalışı en çok tarımsal üretimin sürdürülebilirliğine bağlıdır
İnsanın birbirinden bu denli uzaklaştığı, bu denli koptuğu bir zamanda en çok gereksinim duyulan bir zaman. Zorunlu birliktelikleri gerektiren tahammüller, anlayışların gerekliliği şimdi
Hz.Resulullah nazarında ağaçlar, kıyamete kadar müslümanın gündeminde olmalıdır; kıyamet koparken dahi o kargaşanın içinde elimizdeki fidanı dikmek gerektiğinden bahseder. Peki biz kal
Modernizmin bir ideolojisi olarak sekülerizm, tam da insanın kendi trajedisiyle, kendi zavallılığıyla övünmesinin adıdır ve tabii ki vehmettiği gibi yeni bir şey değildir. Bireyin dünyas
Öncelikle şunu bir ilke olarak koyalım: Övgü ile sövgü cehâletin iki farklı bileşenidir. Tarih, ne övgü ne de sevgi ile okunur; sadece bilgi ile idrak edilir.
Herkes yeniden sosyolojiyi keşfediyor. Gazeteciler, tıpçılar, tarihçiler, siyasetçiler “sosyolojik açıdan” diye söze giriyorlar . Çok doğal bir şey bu. Çünkü büyük bir gerçeklik
Gideceği yeri olmama düşüncesi bir kaygı halidir, kapalı mekân korkusu ise hastalık… İnsanın, kendini gönüllü olarak kapadığı mekânı bir tür itikâf haline dönüştürüp yaşama