Özel / Analiz Haber
Mehmet Beyhan: İbrahim Anlaşmaları mı İşgal Anlaşmaları mı?

Hatırlanacağı gibi 2020 yılında İsrail, BirleÅŸik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Sudan ve Fas arasında ‘’İbrahim AnlaÅŸmaları’’ imzalanmıştı. BirleÅŸik Arap Emirlikleri, Mısır ve Ürdün’den sonra, İsrail ile anlaÅŸma yapan üçüncü talihsiz Arap ülkesi olmuÅŸtu.
Peki, İbrahim Anlaşmalarının temel hedefi nedir?
Bazı çevreler, İbrahim AnlaÅŸmaları ile ‘’OrtadoÄŸu’da tüm taraflar için siyasi ve ekonomik iliÅŸkilerde bir dönüm noktası’’ ÅŸeklinde lanse ediyor. Bu kesinlikle doÄŸru deÄŸildir. Bize göre, bu anlaÅŸmaların birinci hedefi, İsrail’in Filistin’de iÅŸgal ettiÄŸi toprakları meÅŸrulaÅŸtırmaktır. İkinci hedefi ise, Müslüman Arap ülkelerine tamamen İsrail’in tahakküm etmesini saÄŸlamaktır. Böylece Arapların kendi potansiyeline eriÅŸmesini engellemek istiyorlar.
Netanyahu kirli işlerin adamıdır
Hatırlanacağı gibi Almanya BaÅŸbakanı Friedrich Merz: ‘’İsrail kirli iÅŸlerimizi yapıyor’’ demiÅŸti. Aslında Merz, malumu ilan etti. Evet, masum insanları öldürmek, hastaneleri, ambulansları, camileri, kiliseleri, okulları bombalamak kirli bir iÅŸtir. Onun için konuk olduÄŸumuz canlı yayınlarda ‘’İsrail’in Filistin’de iÅŸlediÄŸi vahÅŸet, batının çirkin yüzünü yansıtmaktadır’’ demiÅŸtik.
Kirlinin kirlisi
Netanyahu, batının kirli iÅŸlerini yaparken, Araplar ile de kirli iÅŸini meÅŸrulaÅŸtırmaya çalışıyor. Onun için İsrail, tüm Arap ülkeleri İbrahim AnlaÅŸmaları’na dâhil etmeye çalışarak sınırlarını geniÅŸletmek istiyor. Filistin’de tüm dünyanın gözü önünde bu kadar soykırım iÅŸlemiÅŸ İsrail ile normalleÅŸen bir ülke, tüm insani deÄŸerlerle anormalleÅŸecektir. Vicdan ve ahlak sahibi Yahudiler bile, İsrail’den tiksinti duyuyor. Umarım Araplar böyle bir hata yapmazlar. Aksi hâlde kirlinin, kirlisi olarak lanetle anılacaklar.
İsrail hakka saygı duymuyor
Hakka saygısı olan hiçbir ülke, İsrail ile normalleÅŸemez. Çünkü İsrail, hiçbir deÄŸere, temel insan haklarına saygı duymuyor. Dünyadaki ülkeler farklı inanç ve kültürlere sahip olsa da ‘’hak’’ kavramının anlamı her yerde aÅŸağı yukarı aynıdır. Hak kavramı ister birey ister devlet düzeyinde olsun, hukuki egemenlik alanı saÄŸlar.
Hak, hem baÅŸkasının sınırlarını ihlal etmememizi engeller hem de baÅŸkasına karşı sınırlarımızı korur. Bize ait bir evde yaÅŸama hakkımızı, biri gelip bizi oradan çıkarırsa bu, haksızlıktır, zorbalıktır. İsrail, yıllarca zorbalıkla Filistin’lileri evlerinden ve arazilerinden çıkararak iÅŸgal ediyor.
Bir ülkeyle bir konuda müzakere edebilmek için o ülkenin ‘’hak’’ temelinde sabit noktaları olması gerekir. İsrail’in ‘’hakkı’’ esas alan sabit noktaları var mıdır? Onun için bu sabit noktalar olmadan, müzakere ve anlaÅŸmaların olması mümkün deÄŸildir. Olsa bile bu anlaÅŸmaların sürdürebilir veya sonuçlarının istikrarlı olması muhtemel deÄŸildir.
Nitekim ABD’nin gözetiminde İsrail, 2020’de bazı körfez ülkeleri ile İbrahim AnlaÅŸmaları imzaladı. Peki, olumlu anlamda bir ÅŸey deÄŸiÅŸti mi? Tam aksine İsrail’in saldırganlığı arttı. Filistin davası, genelde tüm insanlığın, özelde Müslümanların ortak davasıdır. İsrail ile anlaÅŸmak bu davaya ihanet etmektir.
Toparlayacak olursak, İbrahim AnlaÅŸmaları, İsrail’in bölgede stratejik ve jeopolitik konumunu yeniden deÄŸerlendirdiÄŸi bir planın parçasıdır. Bu bakımdan yazımızın baÅŸlığında sorduÄŸumuz soruya net cevabımız: İbrahim AnlaÅŸmaları, İsrail’in bir iÅŸgal planıdır. Mesele ciddi ve derindir. Umarım Arap rejimleri bunu fark eder.
Henüz yorum yapılmamış.