Sosyal Medya

Şevket Hüner: Yol yormuyorsa yoldaşındandır



Dünya hayatını bir yolculuÄŸa benzetirsek bu yolda beraber yürüyenler yoldaÅŸtır. Bu ayrılık yurdunda yol bitince ardında ayak izleri ve yoldaşın ÅŸahitlikleri kalır. Ä°nsanın eÅŸi, onun hakkında en çok ÅŸahitlik edecek olan yoldaşıdır. Öyleyse kalan gidene nasıl ÅŸahitlik eder?

AiÅŸe (rah) dedi ki; Günün birinde Hatice’nin kız kardeÅŸi Hâle bintu Huveylid (Medine'ye gelip) Resulullah’ın (sav) huzuruna girmek için izin istedi. Resulullah (iki kız kardeÅŸin seslerindeki benzeyiÅŸle) Hatice’nin izin isteyiÅŸini hatırladı ve bunun için hâli de deÄŸiÅŸti. Ve “Ey Allah’ım, bu Hale’dir.” dedi. Resulullah’ın (sav) bu hâline sinirlenip kendime hâkim olamayarak: “Uzun yılların yıprattığı, diÅŸleri dökük KureyÅŸli bir kocakarıyı unutamıyorsun, hâlbuki Allah onun yerine sana daha iyisini vermiÅŸtir” diye, sitem ettim. (Buhari, Menâkıbu’l-Ensar, 20; Müslim, Fadâilu’s-Sahabe, 78)

Mübarek çehresi deÄŸiÅŸen Resulullah (sav) ÅŸöyle buyurdu; “Vallahi, Allah, bana onun yerine daha iyisini vermedi. Ä°nsanlar kâfirken o bana inandı, insanlar beni yalanlarken o tasdik etti. Ä°nsanlar beni her ÅŸeyden mahrum ederken, o servetiyle yardım etti. Ve Allah, kadınlar arasında yalnız ondan evlat ihsan etti.” (Ahmed b. Hanbel, Müsned, VI, 118)

Ümmü Halid; “Ben Äžadir Åžaban el-Siyam, Cüre bölgesindenim. 23 yaşımda Åžehit Muhammed Dayf’in eÅŸi oldum. "Kimse onun yüzünü ve benim ismimi bilemedi. Çünkü eÅŸim beni bu ÅŸekilde yetiÅŸtirdi. Ben de diÄŸer insanlar gibi, kimseye kendimi tanıtmadım. Adımı ve kimliÄŸimi gizledim. O dönemde büyük zorluklar yaÅŸanıyordu. Baskıcı yönetim nedeniyle ne bir düÄŸün yapabildik ne de bir kutlama oldu. NiÅŸan yüzüÄŸüm olarak 2000 dinar yazıldığında, bana sadece 1000 dinar verdi ve "Bu kadar var." dedi. Åžeyh Ahmed Yasin ve Åžeyh Salah Åžehade’den düÄŸün hediyesi olarak gelen, 2000 dinarı Kassam’a, yatak odası takımını da evlendirilecek bir mücahide verdi. O hiçbir zaman parayı amacına ulaÅŸmak için bir araç görmedi. Tek erkek kardeÅŸim ÅŸehit olduÄŸu için annem eÅŸimi manevi oÄŸlu olarak gördü ve mücadelesini birlikte sürdürdü. Elhamdülillah, onunla tünellerde olduÄŸumuz anlar, yerin üstünde olduÄŸumuzdan fazlaydı. O, Kur'an okumayı çok severdi. Nazik bir eÅŸ, mükemmel bir baba ve eÅŸsiz bir dosttu. Yanına giren onu, sade giyimli ve alçakgönüllü bulurdu. Çok az konuÅŸurdu. Fakir birini gördüÄŸünde hislenir ve "Kıyamet gününde bunlar hakkında sorulacağız" derdi. Mücadelesi için; "Ben Yahudilerle din yüzünden savaÅŸmıyorum, ben iÅŸgalci siyonistlerle savaşıyorum, çünkü onlar beni toprağımdan sürmek istiyorlar." derdi. Bana çok ÅŸey öÄŸretti. Üniversite eÄŸitimimi Ä°slam Üniversitesi’nde üstün baÅŸarıyla tamamladım. Åžu anda Tarih ve Günümüz Meseleleri alanında yüksek lisans yapıyorum. Aynı zamanda en-Nur DerneÄŸi’nde çalışıyorum. Bana araba kullanmayı o öÄŸretti. Daima, "Her büyük adamın arkasında güçlü bir kadın vardır" derdi. Beni, gurur duyduÄŸum ve onurla taşıdığım güçlü bir kiÅŸiliÄŸe dönüÅŸtürdü.  On yıllık evliliÄŸimiz boyunca bana evlat nasip olmadı. Bu yüzden eÅŸim, Vidad Usfur ile evlendi. Ancak 2014 yılında, bir suikast sonucu Vidad Hanım ve iki çocuÄŸu ÅŸehit edildi. Daha sonra Allah bize de üç çocuk bahÅŸetti. Allah yolunda çocuklarımız, hayatları ve hayatımızla bir bedel ödeyeceÄŸimiz bilinciyle yaÅŸadık.  PaylaÅŸtığımız onca zorluÄŸa raÄŸmen, Muhammed Dayf’ın eÅŸi olduÄŸum için hep büyük bir gurur duydum. Onun yolunda ilerlemeyi, kaçmadan, korkmadan, onurlu bir ÅŸekilde ÅŸehit olup cennette ona kavuÅŸmayı diliyorum. Vasiyeti olan Kudüs'ü ve Filistin'i özgürleÅŸtirme yolunda mücadeleye devam edeceÄŸim…”

Ve onlar ki: "Ey Rabbimiz! Bize gözümüzü aydınlatacak eÅŸler ve zürriyetler bağışla ve bizi takva sahiplerine önder kıl" derler…(Furkan / 74)

Åževket Hüner / 13 Åžaban 1446

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.