Sosyal Medya

Makale

kariyer dulları!

annesi, geriden geriye yüksek sesle,
kız fatımaaa, döküle kalasıca, nerdesin?
sonra ses tonunu deÄŸiÅŸtirdi ve;
güzel kızım hadii, çalışman lazım
şu evcilik oyunlarını bırak gel.
kolunda altın bilezik olmalı bir kızın, koca eline bakarsın sonra,
veya Allah korusun, boÅŸanır gelirsen eÄŸer
hiç olmazsa elinde iÅŸi olmalı insanın...
der dururdu ya!

öyle  büyüdü fatıma’lar...

hani bilirsiniz,
akÅŸam misafirlikte uyuya kalır ya bir kenara çocuk...
ÅŸöyle bir ceket atılıverir ya! üzerine,
sonra,
eve dönüÅŸte babası “kalk yavrum  uyan gidiyoruz" der...
asılır, tutar elinden, sündürür...
o sıra,
kopar gider bir ÅŸeyler içinden,
uyku bedenden sökülür gelir ya sanki...
tam da öyle bir ÅŸeydir iÅŸte
oyunlarından, hayallerinden çalınıp,
soru bankaları arasına kapatılmak...

ah ki ah...
büyüdü fatıma, okudu.
çok iyi okullarda, lisanslar, doktoralar bitirdi.

kaç uykusu bölündü her yaÅŸta bilinmez...
ve uyurken yürümeye zorlanan çocuklar misali...

otuz yaşında,
kolunda altın bileziği vardı tamam
ama,
bu alyans takacak prens nerelerde kalmıştı ki...
fatıma’lar,
ÅŸimdiler de “kariyer dulları” listesinde kayıtlıydı ismi...

böyle... valla öyle!

ey dost,
ne yapsın ÅŸimdi. fatımalar, mücahitler söyler misiniz?
meslek, para kariyer diyerek koÅŸturan
otuz yaÅŸlara dayanan, ertelenen cinselliklerini
ar, namus, iffet, Allah, kitap diyerek baskıladılar...
gömdüler bağırlarına. uykusuz geceler boyunca...

sonra,
cinsel rahatsızlıklar
cinsel soÄŸukluk, depresiflik,
kendine güvensizlik, huzursuz, huysuz, geçimsiz,
bir orta yaÅŸlı sınıfı ile yüzleÅŸmek zorunda kalacak / kaldı toplum.

sonra bilir misin dost
bir türk büyüÄŸünün ifadesiyle;
evlilik kararının yarısı niyet,
diğer yarısı cesaretten ibaretmiş...

ertelen cinsellikler ve orta yaÅŸlara ulaÅŸmış erkek ve kadınlar evlenemez, kararsızdır,
korkar, cesaretleri ve heyecanları kalmamıştır artık...

toplumsal bir kitledir ÅŸimdi onlar.
30 yaÅŸlarında ebeveynleri tek sığındığı kapıdır hala…

öyle bakma dost! nereden çıktı bu der gibi!
söyler misiniz Allah aÅŸkına,
ne olursa konuÅŸmaya deÄŸer?
mesela mangal başında duman altı olmuÅŸken gazze’ye ağıt yakmayı konuÅŸsak!
veya
mesela ekonomi desek  ilginizi çeker mi?

daha kötüsünü söyleyeyim
kariyer sahibi çok iyi eÄŸitimli doktor, öÄŸretmen, sekreter, mühendis
namazlı, niyazlı erkek / kadın bir kitle var ve,
gün boyu birlikte oldukları mesai arkadaÅŸları arasında
ruhsal olarak savrulmaların girdabında,
ya kıyı köÅŸede, gözleri çıksın birilerinin takibinde
ya da “eh iÅŸte ne yapalım bari bu olsun” diyen ve  aday olanı kabul eden
adeta bir toplumsal kuÅŸak gelmekte...

çok mu ağır oldu?

ey yolcu...

rızık endiÅŸesiyle öldürme evlatlarını...
atma ataÅŸlara.
biyolojik ve ruhsal bütünü bozma,
bölme uykularını, hayallerini.

girdiÄŸi(n) akademik yarışmada  
İlk üçe, alkış / madalya veriyorlar...
burun farkıyla dördüncü olan ve geri kalanlara,
yetersiz diye çöp muamelesi yapan bir dünyadır yaÅŸanan...

sekinet
kariyer basamaklarında değil ki...
orada arama boÅŸuna...

ey yolcu,

evliliÄŸin zamanını geçirme...
erteleme...
dur bakalım hele,
bu da geçince diye bakma bu iÅŸe.
önemse ve niyet et...
et ama saÄŸlam dua et.
dön yüzünü rabbine hele.
dön hadi ÅŸimdi.
o yardım eder...

biz böyle inandık ve inandırıldık…

bir gün
tutup elinden,
dershane, ders, okul, iÅŸ, kariyer derken
yetiÅŸ, geç kaldın
uyansana ey sevgili dediÄŸin de...
ah!
uyanmaz,
iade edilmez ya emanet olan...

burada saklı bütün sorularının
cevabı...

ah bilsek!


paylaÅŸmaya deÄŸer gördüÄŸünüz yazılarımın dilediÄŸi kısmı dahil dostlarınıza ikrama açıktır.
bir gönle daha temas etmek iyidir. valla

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.