Sosyal Medya

Makale

O öyle yapmaz demeli değil miydiniz?

Ben “o öyle yapmaz denilebileceklerden miyim?” ya da benim için o öyle yapmaz diyebileceÄŸim kimler var hayatıma dokunan, hayatına dokunduÄŸum? Yanımda kendini güvende hisseden, yanında kendimi güvende hissettiÄŸim kimler var?

Altından kalkılmasının ne kadar zor bir soru olduÄŸunu bilmiyor hatta bu sorular karşısında ezilmiyor deÄŸilim. Önemsiz sayıp ardına düÅŸtüklerimizi kemali ciddiyet, kemali samimiyetle sıralasak, önümüzde birikeceklerin boyutunun, yükünün farkında mıyız?

Ä°nsanın hakkında bilmediÄŸi ÅŸeylerin ardına düÅŸmesinin sonuçlarının nelere gebe olduÄŸunu, altından kalkılamayacak kadar kirlenmenin, çürümenin sebebi olabileceÄŸini düÅŸünmeden, fütursuzca, ÅŸehvetle bilmediÄŸi ÅŸeylerin ardına düÅŸmesini neyle izah edebiliriz? Ki o andan itibaren tüm anlarını ilzam edecek sürecin her insan tekinin yaÅŸadığı ve fakat ya duruma yeni fıkıh üreterek ya da daha ağırlarının parçası olarak tevbesi çok zor olacak körlüÄŸü beraberinde getirecektir. Zira atılan ve üflenen her düÄŸüm, ardına düÅŸülene yüklenen her anlam, kalın perdeler olarak görmemizi, iÅŸitmemizi engelleyecektir.

Kendi kalbindekine Allah’ı ÅŸahit tutarak, sözün gücüyle fısıldayan, itibar gösterileriyle sahne alıp her hayrı, her hak gayreti her koÅŸuÅŸturmayı aleyhlerinde sananlar, aslında ilk düÅŸmanlığı kendilerine yaptıklarının farkında deÄŸillerdir. Kör ve sağır kesilmelerine, ne yazık ki ömürleri boyunca Allah ile aldatmalarından biriktirdikleri eÅŸlik etmektedir.

Münafıklığı anlatan münafıklardan olmak, riyayı anlatan riyakârlardan olmak ne büyük bir cürüm ne tuhaf bir cesaret. O öyle yapmaz demeli deÄŸil miydim den baÅŸladım, bilmediklerimin ardına düÅŸmekten devam edip, Allah’ı ÅŸahit tutarak biriktirdiÄŸim itibarlardan, münafıklığa kadar geldim.

Dahası yok değil...

Mesele o ki, bir defa o öyle yapmaz diyebileyim, sonrasına bir bakayım.

Mesele o ki, bilmediÄŸim ÅŸeyin ardına düÅŸmeyeyim, sonrasına bir bakayım.

Mesele o ki, bende tebeyyün etmeyen hak adına, Allah’ı ÅŸahit tutma cüreti göstermeyeyim, sonrasına bir bakayım.

Mesele o ki, kişisel asabiyetten arınıp teslim olanların ilki olayım, sonrasına bir bakayım.

Mesele o ki, âlemlerin Rabbi Allah’a hamd üzere yaÅŸayıp hamd üzere göçebileyim, sonrası büyük gün!

“O öyle yapmaz demeli deÄŸil miydik!”

1 Yorum

  1. GEREKSÄ°Z...

    Ocak 27, 2025 Pazartesi 15:33

    TARTIŞMA : İFK HADİSESİ'NE BAKARSAK, BURADA DA İNSANLAR, GÖRMEDİKLERİ YA DA BİLMEDİKLERİ BİR ŞEYİN ARKASINDAN GİDEREK, KENDİ İÇSEL SAPLANTILARI VE KİŞİSEL ÇIKARLARI DOĞRULTUSUNDA HAREKET EDERLER. BU DURUM, BİREYLERİN NE KADAR DERİN BİR ŞEKİLDE KÖRLEŞEBİLECEĞİNİ VE TOPLUMSAL OLARAK NE KADAR BÜYÜK BİR YANILSAMAYA SÜRÜKLENEBİLECEĞİNİ GÖSTERİR. BUGÜNÜN DÜNYASINDA, BİREYLERİN DUYGUSAL TEPKİLERİ VE KİŞİSEL ÇIKARLARI, GERÇEKLERDEN ÇOK DAHA FAZLA ETKİ YARATABİLİR, TIPKI İFK HADİSESİ'NDE OLDUĞU GİBİ, ALGILAR VE YANILGILAR GERÇEĞİN ÖNÜNE GEÇEBİLİR. BU NOKTADA, DOĞRUYU ARAYABİLMEK, DOĞRUYU AYIRT EDEBİLMEK İÇİN SADECE BİLGİYE DAYALI BİR YAKLAŞIM DEĞİL, AYNI ZAMANDA İÇSEL DÜRÜSTLÜK, SABIR VE ALLAH’A GÜVEN DE GEREKLİDİR. BU, ÇAĞIMIZDA, SADECE DIŞSAL GERÇEĞİ DEĞİL, İÇSEL GERÇEĞİ DE KORUMA VE YAŞAMA ADINA BİR ÇAĞRIDIR.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.