Sosyal Medya

Makale

Özün Özüne Doğru

Ä°nsan, kendi hayatının karmaÅŸasına bakarak üzerinde düşünmek ve tefekküre konu edinerek varlık kazanabilir. Varlık kazanmak, bizzat seni sen kılacak olan ÅŸeyin varlığını derununda hissetmek ve ona uygun bir yaÅŸamı içselleÅŸtirerek anlamlı hale dönüştürecek bir duyarlılığı inÅŸa etmeye dayalıdır. Bu arada özünü oluÅŸturan ÅŸeyin neliÄŸi meselesi, en çok insanı meÅŸgul etmesi gereken temel sorunlardandır. Bu temel sorunu anlamak ve anlamlandırmak için ise hayatımızdaki fazlalıkları atarak farkındalık oluÅŸturabiliriz. 

Özümüz, varlığımızı inÅŸa eden her adımda ve her ÅŸeyimizde bulunan ve kendi varlığını deruhte eden olmalıdır. Çünkü insan varlığını özü üzere devam ettirebilir. Ä°nsanın etrafını kuÅŸatan ve kendisini, kendisi olarak var kılan ÅŸartların hepsinin içinde bir özün varlığı kaçınılmaz. Yani insan kendi bütünlüğünü doÄŸru bir ÅŸekilde tanımlamak ve idrak etme zorunluluÄŸunu hissetmelidir. Bu bütünlüğü saÄŸlayan ÅŸey ise her parçada bulunan ve bütünlüğü saÄŸlayan özün kendisi olmalıdır. Çünkü baÅŸka türlü parçaları bir araya getirip bir bütün oluÅŸturmak mümkün görünmüyor. Parçaların toplamından fazla olan bütünlük vurgusu bunu zorunlu kılıyor. 

Ä°nsanı mikro kâinat olarak kabul eden görüşe göre kâinatı mikro ölçeÄŸinde insan taşımaktadır. Kâinatın makro insan olduÄŸu görüşü de insanın makro planda varlığını izhar ettiÄŸi söylenebilir. Ä°nsan ve kâinat, yani varlık ve insan birbirinin mütemmim cüzü gibi görünüyor. Bir ve aynı özelliÄŸe sahip oldukları ifade edilebilir. Soru: bir ve aynı olan bu iki varlık katmanını bütün kılan öz nedir? Ä°nsan, insan olarak, kâinat, kâinat olarak varlık sahasına çıkışları ve birbirlerini tamamlamalarına raÄŸmen iki farklı kategori olmaları da izah gerektirmez. Ancak, bir bütünlüğün parçaları oldukları da açık… Meselede bu bütünlüğün kavranmasıdır. Öz, bu bütünlüğü saÄŸlayan ÅŸeyin kendisi olarak öne çıkartılabilir.

Öz azlığı işaret etmez. Yeterliliği ifade için kullanılır. Öz, aynı zamanda çoğalan bir özelliğe de sahip olmalıdır. Yani parçaların hem içini hem dışını sarıp sarmalayan ve onları birbirine bağlayarak parçalardan bağımsız bir bütünlük oluşturması bu bakışı zorunlu kılıyor. Hem varlığın içkinliğini hem varlığın aşkınlığını belirleyen bu öz, aynı zamanda meydana gelen bütün varlıkların anlam ve istikametini de belirlediğini söylemek insanın kendi gerçekliğinin farkına varması bağlamında önemli bir zemine sahip olacaktır.

Ben kendi özüme yönelik bir yolculuÄŸa baÅŸladığımda ne yapmam gerekli ki özüme doÄŸru bir eylemliliÄŸi gerçekleÅŸtireyim? Öncelikle iç ve dış olayını doÄŸru anlamlandırmak esasa taalluk eder. İç dünyamız, kendi derinliÄŸi içinde birden fazla ÅŸeyin vücut bulacağı bir zemini iÅŸaret eder. Aynı zamanda algımızın ihata edemeyeceÄŸi bir derinliÄŸe sahip olduÄŸu da tartışılmaz! Ä°nsan kendi içinde kaybolabilir. Bunu deneyimleme imkânı vardır. Ä°nsan, içinin sonsuzluÄŸunu kavradığı zaman kendi derinliÄŸinin özünden beslendiÄŸini fark eder hale gelebilir. Psikolojideki bilinçaltı, bilinç üstü ve bilinç dışı faktörlerin hepsi insanın tekâmül yolculuÄŸunda kendisini besleyen unsurlara haiz olduÄŸu gibi insanı tüketen bir yapıya da gönderme olarak kabul edilmelidir. Tıpkı dışsal zeminde olup biten her ÅŸeyin insanı etkileÅŸime davet olduÄŸu gibi iç dünyamızda meydana gelen her ÅŸeyde de bir etkileÅŸim olduÄŸu gerçeÄŸini hesaba kattığımızda özün gücünü ve etkisi ile etkileÅŸiminin gücünü belirgin kılmış oluruz. Bir batılı mistiÄŸin söylediÄŸi gibi: ‘Tanrıyı içinde ara’. Bu sözün taşıdığı anlamı derinlemesine kavradığımız zaman içimizdeki sonsuzluÄŸun neye tekabül ettiÄŸini anlamlandırma imkânını elde ederiz. 

Enfüsümüz böyle afakımız öyle deÄŸil mi? Ä°nsanın dışında kalan dış dünya aklın ve havsalanın alamadığı bir derinliÄŸi ve sonsuzluÄŸu taşıyor. Bugüne kadar elde edilen bilgiler eÅŸliÄŸinde Karanlık madde ve karanlık enerjinin evrendeki tahmini dağılımı, GrafiÄŸe göre evrenin %74'ünü karanlık enerji, %22'sini karanlık madde, %3,6'sı ise bildiÄŸimiz anlamda atomlardan oluÅŸan ve galaksiler arasında bulunan gazlar, %0,4'ünü ise yine bildiÄŸimiz anlamda atomlarda oluÅŸan yıldızlar, gezegenler vb. oluÅŸturmaktadır. Yani hala büyük bir çoÄŸunluÄŸun neye tekabül ettiÄŸini bilmiyoruz ve yaÅŸantımıza nasıl bir etki edeceÄŸi konusunda da bir bilgi sahibi deÄŸiliz. Bu özün durumunu daha da önemli kılmaktadır.  Kâinat, sonsuz bileÅŸkenler üzerinden varlık kazanıyor. ‘Her dem yeniden doÄŸarız’ mısrasının dikkate sunduÄŸu temel gerçeklik; özün sürekli anbean kendini yenilediÄŸi ve varlığın her zerresinin sürekli yeniden yaratıldığıdır…

Kâinatın özünün ne olduÄŸu sorusu sürekli bir tartışmayı içinde taşıyor. Ä°nsanlık kendi tecrübesi içinde bu konuda farklı yorumlara ulaÅŸabiliyor. Ancak bu yorumların karakterini belirleyen o insanların hem diÄŸer insanlarla iliÅŸkiyi ve hem de kâinat; yani doÄŸa ile iliÅŸkinin niteliÄŸidir. Yani yorum öznellik kazandığında ayartıcı bir özellik taşıyor. Bu ayartıcı durum yorumun saÄŸlıklı oluÅŸunu engelleyen bir pozisyonu içinde taşıyor. Öze dair anlama çabası bu ayartıcı durumu gerileten ve etkisizleÅŸtiren bir hamleyi mümkün kılıyor. Bu yüzden hem kendi üzerimizde hem de doÄŸanın kendisi üzerinde derin bir tefekkür özü kavramaya yakın kılma açısından önemli…

Ä°nsanın yapıp ettiklerinin çeÅŸitliliÄŸi ve deÄŸiÅŸkenliÄŸi ile doÄŸada olup bitenlerin çeÅŸitliliÄŸi ve deÄŸiÅŸkenliÄŸi iç içe anlamaya ve sorgulamaya tabi kılındığında bunun kendiliÄŸinden olamayacağı gerçeÄŸine ulaÅŸtırır. Çünkü insan çoÄŸu zaman ne yaptığının bilincinde olmadan yaÅŸamını sürdürüyor. Kendisinin dışında kendisine yön veren ve varlığını anlamlandıran o kadar çok ÅŸey var ki insan düşündükçe aklı havsalası almıyor. Bu da insanın kendi dışında kendisini ve özünü var kılan bir gücün varlığını kesinliyor. Bu kâinat içinde geçerli… Kâinatta olup biten her ÅŸeyin dakik, ince ve estetik özelliÄŸi, özünü belirginleÅŸtiren bir iradenin varlığını iÅŸaretliyor. Yani insan ve doÄŸada mevcut olup biten her ÅŸeyin kendiliÄŸinden olmadığı ve bunun bir güç tarafından yapıldığı bu gücün kudretinin sonsuzluÄŸunu iÅŸaret ettiÄŸi gibi uyum, estetik, derinlik ve sığlığın orantısının dengesi, irade sahibi bir gücün varlığını açık kılar. Öz, bu gücün kendisinden oluÅŸtuÄŸunu betimler. Çünkü bu öz sayesinde hem insan hem de doÄŸa varlığını sürdürülebilir halde konumlandırabiliyor. Bu da ‘güç’ olmadan varlığın anlamının ve istikametinin belirginlik kazanamayacağı gerçeÄŸidir. Ä°ÅŸte bu temel gerçeklik, bize özün bütün ve parça oluÅŸumundaki etkinliÄŸi ile sürekli deÄŸiÅŸimin mümkünlüğünü saÄŸladığını gösterir. 

Öz nedir? Tanrısal güç… Çünkü Tanrı, özün özüdür… Ä°nsan, bu özün tecellisinin mazhariyetine haiz olan varlıktır. Anlam ve yorumlama kabiliyeti bu özün tecellisi oluÅŸu üzeredir. Kâinatın insana musahhar kılınışının tezahürü de bu özün kâinattaki öz ile olan asliliÄŸi taşımasıdır. Bu yüzden insan, doÄŸaya tahakküm kurmada zorluk çekmemektedir. Teknolojik geliÅŸmeleri bu çerçeve içinden yeniden yorumlamak mümkün olur.

Bu öze nasıl ulaÅŸabiliriz? Fazlalıkları atarak… Ä°nsan özü dışında kalan her ne var ise onu atmaya baÅŸlayarak kendi özüne doÄŸru bir yolculuk baÅŸlatabilir. Kadim kültürde buna ‘seyrüsefer’ denilmektedir. Ä°nsan, bu yolculuÄŸa çıktığında sahip olduÄŸu fazlalıkları atarak baÅŸlıyor. Önce kendisine ağırlık yapan günahlardan baÅŸlıyor, terk etmeye… Sonra, kendisine günah iÅŸlemeye meyyal kılan düşünce, tavır ve olguları terk etmeye baÅŸlıyor. Yani yeme, içme ve uyku ile konuÅŸmadan feragat etmeye baÅŸlıyor. Bu arada sürekli hatırlama faaliyetlerini besleyecek zikir ve tefekkür eyleminde bulunarak sır/özü ile ilk buluÅŸtuÄŸu anı idrak etmeye çalışıyor. Bu arada kendisi için ağırlık oluÅŸturacak her ÅŸeyden uzaklaÅŸarak hafifleÅŸiyor. Yani saydamlaşıyor, ÅŸeffaflaşıyor. Bu ÅŸeffaflık ona sirayet etme imkânı saÄŸlıyor. Böylece ağırlıklarından kurtuldukça hatırlamayı güçlendiriyor ve özün kendisine doÄŸru bir yolculuÄŸu süreklileÅŸtiriyor. Bu arada her aÅŸamada özün farklı bir veçhesi ile karşılaşıyor. Burada önemli olan aÅŸamalarda karşılaÅŸtığı özün bu veçhesine takılı kalmadan yolculuÄŸu sürdürebilmenin yolunu ve yordamını bulmaya devam etmektir. Bunu saÄŸlayacak olan ÅŸey ise daha önceden bu tecrübeye sahip insanın tecrübî birikimine dikkat kesilmektir. Her aÅŸamada yeniden karşılaÅŸtığı tecelli veçhesi ile aÅŸinalık kesbederek yola devam etme kararlılığı seni yeni aÅŸamalara hazırlarken yeni tecellilere de dayanıklı kılar.

Bu yolculuk insana, kendi özünün dışında kalan her ÅŸeyin kendisini yoldan alıkoyduÄŸu bilincini verir. Etrafında olup biten her ÅŸeyin ayartıcı bir boyutu olduÄŸu gerçeÄŸine uyanarak bu ayartıcılığı kendisi için yeni bir enerji ve güç haline dönüştürmenin imkânını kazanır. Böylece süreklileÅŸen ve derinleÅŸen bu yolculuk, özün özgül ağırlığını idrak eden insanın kendi özü üzerine bir bilinç elde ederek asli öz üzerine de yeni tecrübeler elde etmenin mümkünlüğünü kazanır. YolculuÄŸun nihayete eremeyeceÄŸi gerçeÄŸi üzerine yeni bir bilinç ile öz ile özünü aracısız bir ÅŸekilde bütünleÅŸtirecek deneyimlere kendini açarak yeni sırları aralayacak perdeleri ortadan kaldırmaya devam eder. Bu ona parçaların hakikatini göstereceÄŸi gibi bütünselliÄŸin neye tekabül ettiÄŸini sislerin ardını görecek bir basiret kazandığında öğrenecektir. 

Özün sonsuzluÄŸunu ve kuÅŸatılamayacağı gerçeÄŸini idrak ettiÄŸi andan itibaren insan, dile gelemeyen hakikatin idrak seviyesinde lütfü ilahi ile anlamına kavuÅŸacaktır. Artık varlığın hiçliÄŸi karşısında kendi hiçliÄŸinin derin anlamını keÅŸfeden insan, yeniden varlık kazanacak anlamın açığa çıkışı ile birlikte varlığı derin bir anlam katmanından temaÅŸa edecek bir görüye sahip olacaktır… 

Ä°nsan kendi özünün hakikati üzerinden hareketle hem kendisini hem de iliÅŸkide bulunduÄŸu varlığı yeni bir gözle deÄŸerlendirecek ve tecelligahın mazhariyeti içinde varlığını sonsuzluÄŸun girdabında kaybolmayan bir mekân inÅŸa ederek varlık kazanacaktır. Bu insanın anlamını bulduÄŸu ve anlamlandırdığı bir zeminin varlığının kaçınılmazı olarak tecelli eder. Artık insan, kendini emniyet içinde teslim edeceÄŸi ‘güç’ ile ‘güven’ iliÅŸkisi içinde her dem ‘göz’ önünde bulunduÄŸu bilinci içinde varlığını idame eder…

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.