Makale
Haykırmak
Acziyetin doruğunu hissettiğim için haykırmak istiyorum…
Hakikatin, hakikat adına yok sayıldığı gerçeğini dillendirmek için haykırmak istiyorum…
Gönül yarasını sarmalayacak bir zemine sahip olamayan yaralılar için haykırmak istiyorum…
Gönlü kırık, kalbi buruk ve sahipsiz kalan kimsesizler için haykırmak istiyorum…
Annesinin kucağında denizde boğulan bebeklerin yürek kanırtan acıları için haykırmak istiyorum…
Öksüz ve yetim kalmış savaş mağduru çocukların kimsesiz kalışı kadar her türlü belaya açık oluşlarına haykırmak istiyorum…
Onca ölümlere rağmen acılarını yüreklerine gömüp toprağında ölümü bekleyen çaresiz yığınlar adına haykırmak istiyorum…
Allah adına ölüme koşup ölümün o sersemletici anında dahi şehadet getiren o yiğitlerin sevinçlerinin oluşturduğu hüznü, ölümün yakınlarında oluşturduğu derin acı için haykırmak istiyorum…
Sevgiliyi kıskanan aşığın kalbini acıtan yürek yakan sevgi için haykırmak istiyorum…
Hasreti, hüznü, acıyı, sevgiyi, şefkati, merhameti ve nefreti mevsim değişimi gibi yaşayan aşkın hakikati adına haykırmak istiyorum…
Kabzı ve bastı değişerek yaşayan ve bu daralma ve genişleme anlarının getirdiği gerilimi taşıma konusundaki tecrübesizliğin oluşturduğu girdaba düşenin yaşadığı trajedi için haykırmak istiyorum…
Gençlerin yaşaması gereken hazzın sürekli ertelenerek varlığını kemiren birer sürüngene dönüşmesine haykırmak istiyorum…
Yaşam mücadelesi veren babanın, evladına yeterli düzeyde katkı sunamamasının yürek burkuntusunun oluşturduğu o derin acıyı ve onu besleyen sancıya haykırmak istiyorum…
Beklentilerin tavan yaptığı zeminlerde bu beklentilerin boşa çıkışının oluşturduğu karamsarlık üzerinden yaşamın anlamsızlığına yönelik ısrarlı bakışa haykırmak istiyorum…
Hayatın sahiciliğine derin yaralar açan sahte yaşamların baskın karaktere dönüşmesine haykırmak istiyorum…
Kalbin saflığının aptallığa dönüştüğü zeminde hep bir aldatmanın ve aldanmanın getirdiği yorgunluğa haykırmak istiyorum…
Yüreklice kaybetmeyi imanının bir gereği olarak görenlerin insanlar tarafından aptal olarak betimlenmesine haykırmak istiyorum…
Göğsünde bebeği ile mutluluktan uçması gereken kadının aldatılma korkusu yüzünden hissedemediği mutluluğa haykırmak istiyorum…
İnsanın insana düşman olduğu zeminlerin imanla bağının olmadığını haykırmak istiyorum…
Müminin, müminler için sadece bir dost olması gerekirken, ayartıcı hale gelmesine haykırmak istiyorum…
Sokakta kendi başına yaşayan çocukların her türlü kötülüğe yöneltilirken kimsenin yardıma koşamamasının oluşturduğu derin yalnızlığa haykırmak istiyorum…
Kocası tarafından terk edilmiş kadının toplumsal baskı yüzünden hayatının kararmasına haykırmak istiyorum…
Katolik düşüncesinin oluşturduğu evlilik algısı yüzünden hayatı daralanlar için haykırmak istiyorum…
Her türlü kötülüğe bir kılıf bularak yaptıklarına meşru zeminler oluşturmayı marifet addeden tekebbür sahiplerine haykırmak istiyorum…
İlahi emirleri mazeretler üzerinden anlamsızlığa duçar kılan bilgin kılıklı zavallı kişiler için haykırmak istiyorum…
Kendi çıkarları için binlerce insanı öldüren zalimler adına mazeretler üreten medya iletişim zorbalıklarına haykırmak istiyorum…
Dinin merhamet yüklü zeminini zulmün karanlık emellerine alet eden zalimlere haykırmak istiyorum…
İtaat edilmesi gereken yerde isyan, isyan edilmesi gereken yerde ise itaat ederek büyük stratejiler yumurtlayan tavuklara haykırmak istiyorum…
Her şeyi birbirine karıştırarak bulandıranların apaçıklık kanaatlerine haykırmak istiyorum…
Haklılıklarını haksızlıklarına yediren hamakat sahibi kişilere haykırmak istiyorum…
Gönlünün genişliğini kafasının darlığı içine gömen sahte dervişlere haykırmak istiyorum…
Devrimci geçinen ama devirmekten başka bir şey yapmayan ve devrimciliğinin gereği olan hiçbir şeyi hayata geçirme kaygısı taşıman sahte devrimcilere haykırmak istiyorum…
Sessiz yığınların haksızlıklar karşısında dilsiz şeytana dönüşmelerine haykırmak istiyorum…
Yüreğinin derinliklerinde saklı tuttuğu aşkının sırrını dile getirmeyip bu acıyla yaşama tutunmaya çalışan âşıklar adına haykırmak istiyorum…
Çok şey yapmak isteyip hiçbir şey yapamayan iradesiz, zayıf karakterli kişilerin evliya geçinmelerine haykırmak istiyorum…
Her şeyin yapılması konusundaki ısrarını hep başkalarına dayatan ve kendisini unutanlara haykırmak istiyorum…
Biraz beceri ve toparlayıcı olma özelliğini sahipliğe taşıyan ve her şeyi berbat eden organizatörlere haykırmak istiyorum…
İlminin gereğini yerine getirme noktasında gösterdiği zaafı toplumsal yapının üstüne atan kararsız, karamsar hocalara haykırmak istiyorum…
Her şeyi şahsileştirerek dini anlama noktasında yardımcı olacağına kafa karıştıran vaize haykırmak istiyorum…
Tartışmaları bir var olma ve yok olma noktasına taşıyarak dinin hassasiyetini kendi şahsi hassasiyetine dönüştüren sahte dava adamlarına haykırmak istiyorum…
Öncelikle ve son olarak da kendime haykırmak istiyorum…
Hep bir bahanenin arkasına saklanarak yapmam gerekeni yapmaktan kaçınmayı marifet addeden kendime haykırmak istiyorum…
İbrahim Tenekeci: İnançlı olmak yetmez, inandırıcı olmak gerek
İsmail Kılıçarslan: Başörtülü kadınlar niçin başlarını açıyorlar?
Mustafa Kutlu: Yeşil-meşil derken
Taha Kılınç: Ürdün gezi notları
3 Soruda Pasifik'te Çin-Tayvan gerginliği
Polonya'da Müslümanlarla evlenen kadınlar "biyolojik ihanet"le suçlanıyor
Libya Başbakanı Dibeybe: Türkiye ile işbirliğinin sürmesi kaçınılmaz
Yunus Emre Enstitüsü’yle 250 bin kişi Türkçe öğrendi
Topkapı Sarayı'nda Mecidiye Köşkü ilk kez ziyarete açılacak
28 Şubat’ın cesur kalemi: Yaşar Kaplan'a veda
Asyanın Kandilleri: Hoca Ahmet Yesevi
Asya'nın Kandilleri: İbn-i Sina
Özet bir Türkiye: Cemil Meriç Belgeseli-2
Özet bir Türkiye: Cemil Meriç Belgeseli-1
Nurettin Topçu Belgeseli
Erdoğan: Atmaca Gemisavar Füzesi tam isabet
Sultan'ın kayıp mücevherleri
Teknoloji şehri Neom nasıl olacak?
Din değiştiren ilk Firavun Akhenaton'un hikayesi
Henüz yorum yapılmamış.