Sosyal Medya

Makale

İnsaf

İnsan ile insaf arasında bir harflik fark var. İnsan, en ÅŸerefli mahlûktur. İnsaf ise bu ÅŸerefe uygun davranmak, yani hak ve hakkaniyet üzerine olmaktır.

İnsaf, dinin yarısıdır. Bunu biliyoruz. Buradan yola çıkarak, 'İslam, insaf dinidir' dersek, herhalde yanlış bir ÅŸey söylemiÅŸ olmayız.

Derdimizi daha iyi anlatabilmek için ÅŸöyle diyelim: İnsanlığın ÅŸartları vardır ve insaf, o ÅŸartlardan biridir.

Sorumuz şu: O halde, bunca insafsızlık da neyin nesidir?

Burada, sadece kendi aramızdaki münasebetlerden bahsetmiyoruz. DiÄŸer canlılara yaklaşımımız da yazımızın ilgi alanına giriyor.

Ölçü olarak kullandığımız birçok kadim kitapta, 'hayvanların gözetilecek hakları' baÅŸlıklı bölümler var. Bir de yasal uyarı: 'Hayvanlara yumuÅŸak davranınız.' Bakınız: Kurban manzaraları.

Konuyu daha da açabilir, ÅŸu veya bu nedenden dolayı tabiatı yerinden oynatanlara da deÄŸinebiliriz. Özetle, 'aÄŸaç katliamı.'

***

YaÅŸadığımız günler bize gösterdi ki, yeni dünya düzeni, insafsızlık üzerine kuruludur. Kaynak bakımından en zengin ülkeler, aynı zamanda en fakir ülkeleridir.

Bugün, ÅŸahitlik ettiÄŸimiz birçok sorunun / sıkıntının özünde insafsızlık; yani adaletsizlik, merhametsizlik, vicdansızlık yatmaktadır. Gazze'den Mısır'a, Irak'tan Suriye'ye kadar.

Kara piyasa ve siyasa, maalesef, insanın yeryüzü macerasını daha çekilmez bir hale getirmiÅŸtir.

TaÅŸeron bahsi bile, tek başına, ibretlik bir örnektir. Yokluk ve yoksulluk sınırı belliyken, asgari ücretin hali de. Hem adalet diyecek, hem de emeÄŸin karşılığını vermeye yanaÅŸmayacağız. İnsaf kere insaf.

Sorunlar ve sorular. Sözgelimi, son zamanlarda çok yaygın olan kandırmak ve kullanmak, insafsızlığın dışında neyle açıklanabilir? 'Kara siyasa' diye boÅŸuna demedik.

Bir örnek de 'kara piyasa'ya verelim. BeÄŸendiÄŸim bir objenin fiyatını sormuÅŸtum. SöylediÄŸi rakam, gerçek deÄŸerinin çok üstündeydi. 'Pahalı deÄŸil mi' diye itiraz edince, ÅŸu cevabı aldım: 'Yukarıda yer çok.'

Zemini göstererek diyecektim, demedim: 'AÅŸağıda da.'

***

'İnsan için çalıştığından baÅŸkası yoktur.' (Necm, 39) İnsaflı olmak, emeÄŸe hürmet etmeyi gerektirir. Söyledik, yine söyleyelim: Tam manasıyla bir cümle bile kuramayanlar, bugün, eserleriyle bir dünya kurmuÅŸ olanları eleÅŸtiriyorlar.

Uzun emekler ve mücadeleler sonucu ortaya çıkan birikimlerin bir çırpıda yok sayılması yahut gölgelenmek istenmesi, insafsızlık deÄŸil de nedir?

Yeri gelmiÅŸken 'tecessüs' bahsine de kısaca deÄŸinelim. Bu kelime, 'gizli kalması gereken tarafını araÅŸtırmak' anlamına geliyor. İnsanların ayıplarını tecessüs eylemek, dilin afetlerindendir. Yazıyorsak, elin.

Unutmayalım: 'Aklımız neredeyse, ahlakımız da oradadır.'

Demem o ki, olacaksak eÄŸer, her ÅŸeyimizle insaf ehli olmalıyız. Åžunu ve ÅŸunu alayım, diÄŸerleri kalsın, olmaz. Bir yandan haksız bir kazancın üstüne oturacak, bir yandan da haktan-hukuktan bahsedeceÄŸiz. Olmaz.

Bir yandan üstümüzde hakkı olanlara vefa göstermeyecek, bir yandan da üstünde hakkımız olmayanlardan vefa bekleyeceÄŸiz. Olmaz.

Bu ÅŸekilde yazacak çok ÅŸeyimiz var. Son bir örnek: Ahmet Hakan, yıllar evvel, 'ahlaksız insan, korkutanla deÄŸil, korkanla uÄŸraÅŸan insandır' diye yazmıştı. İnsafsız kimseler de öyledir. Hatta devletler ve kurumlar da.

Yazımızın giriÅŸinde, insanın en ÅŸerefli mahlûk olduÄŸunu söylemiÅŸtik. Bitirirken de ÅŸu hadis-i ÅŸerifi hatırlatalım: 'Kendi deÄŸerini bilen kiÅŸi helak olmaz.'


 

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.