Sosyal Medya

YaÅŸam

'Fitne ve imtihandan geçiyoruz'

Adını vermeden Hükümet ile Cemaat arasındaki kavgaya ilişkin yazılı bir açıklama yapan Diyanet İşleri Başkanlığı, Türkiye’nin kalıcı sonuçlar doğurabilecek büyük bir fitne ve imtihandan geçtiğini dile getirdi, yeni oluşumların İslam'ın özünü tehdit ettiğini vurguladı.



Diyanet Ä°ÅŸleri BaÅŸkanlığı “Son dönemde içinden geçilen süreçlerin, yaÅŸanan birtakım olayların genellikle dini içerikli dille ifadelendirilmesinden dolayı vatandaÅŸların söz konusu geliÅŸmeler hakkında BaÅŸkanlığın görüÅŸ ve düÅŸüncelerine yönelik bilgi talep ettikleri” gerekçesiyle yazılı bir açıklama yaptı.

Bu süreçte din dilinin özensizce kullanıldığı belirtilen yazılı açıklamada dinin kurum ve temsillerinin itibarsızlaÅŸtırıldığı, dinin özü, esasları ve temel kavramlarının devre dışı bırakıldığı belirtildi. Diyanet, Ä°slam anlayışının 'yeni oluÅŸumlar' tarafından tehdit edildiÄŸini savundu: 

“Ülkemiz, kalıcı sonuçlar doÄŸurabilecek büyük bir fitne ve imtihandan geçmektedir. Bin yıldır bu topraklarda yaÅŸayan farklı dil, ırk ve kültür özelliklerine sahip insanların muazzez bir medeniyet kurmasını saÄŸlayan sahih (gerçek) Ä°slam anlayışının, omurgasını, özünü ve ruhunu yok sayan nevzuhur (yeni ortaya çıkmış) oluÅŸumlar, milletimizi kaygılandırmakta, manevi bütünlüÄŸümüzü tehdit etmektedir." 

Diyanet, bu tür tehditlerin dini duyguları rencide ettiÄŸini vurguladı:

"Mevcut durum dikkatle deÄŸerlendirildiÄŸinde gerçekte milletin huzur ve güvenini tehdit eden her projenin, toplumun ortak deÄŸer ve referansı olan din dili üzerinden varlığını sürdürme istidadında (eÄŸiliminde) olduÄŸu, bunun da sonuçta milletimizin dini duygularını ve maneviyatını açıkça rencide ettiÄŸi dikkatlerden kaçmamaktadır.”

'Diyanet tartışmaların içine çekilmek isteniyor'

Açıklamada, Diyanet’in dengeli ve saÄŸduyulu konumunu sarsacak biçimde mevcut tartışmaların içine çekilmeye çalışıldığını belirtti. Bu çabalar, “Faydadan ve hikmetten (iyilikten) uzak” olarak tanımlandı; "Ä°slam’ın evrensel hakikatleri ve yüce deÄŸerleri hiçbir tartışmaya mahal vermeyecek kadar açıktır” denildi:

“Millet varlığımızın temelini, harcını ve ruhunu oluÅŸturan bu yüce ilkelerin ve ahlaki deÄŸerlerin günü birlik hesaplarla zedelenmesi ve hatta zayıflatılması tasvip edilemez. Güzel ahlakı tamamlamak üzere gönderilen bir peygamberin ümmetinde bulunması gereken vazgeçilmez hasletlerden biri, hiç ÅŸüphesiz, ahlaki ölçülere sadakat göstermektir. Mahremiyetin ihlali; insaf, vicdan ve adalet ölçülerinin gözardı edilmesi; her ne suretle olursa olsun helal-haram sınırlarının yok sayılması ve kul hakkı bilincinin zaafa uÄŸratılması bu sadakatle asla baÄŸdaÅŸmaz.”

Diyanet Ä°ÅŸleri BaÅŸkanlığı, sorumluluk alanını da “toplumun özsel varlığını sarsmaya yönelik kriminal (suçla ilgili), spiritüalist (ruhçuluk) ya da gnostik (sezgisel) ve mesiyanik (kıyamete dair) akımlardan beslenen modern hurafeler karşısında toplumu bilgilendirme" olarak açıkladı.

Bu süreçte vatandaÅŸlar tarafından yöneltilen dini içerikli soruların yanıtlarını içeren bir deÄŸerlendirme raporunun önümüzdeki günlerde Din Ä°ÅŸleri Yüksek Kurulu tarafından kamuoyuyla paylaşılacağını da duyurdu.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.