Sosyal Medya

Hayrettin Karaman / Fetvalar arasında

Hayrettin Karaman / Yeni Åžafak



Hocam hayırlı günler. Sevgi, saygı ve hürmetlerimi sunarım.

Uzun zamandır cevabını öÄŸrenmek istediÄŸim bir sorum hakkında size yazıyorum. Bu konuda dinimizin uygulamasını bizlere, tavsiyesini bana anlatabilirseniz çok mutlu olurum. Günümüzde karşılaÅŸtığımız problemlerle ilgili sıradan Müslümanlar olarak sizin gibi din konusunda bilgili hocalarımıza soruyorum. Fetva sorduÄŸum hocamız da o konunun hükmü hakkında caiz / caiz deÄŸildir diye belirttikten sonra helâl olanı, dinen uygun olanı yapmaya çalışıyorum. Åžimdi örnekler vererek aÅŸağıda sorularımı sormak istiyorum. Bu örneklerle sorumu daha iyi açıklayacağımı düÅŸündüÄŸüm için bu ÅŸekilde soracağım. Sizin fetvalarınızdan çok yararlandığım için vereceÄŸim örnekte sizi ve karşısında da isim vermeyeceÄŸim (hayali). Ä°slâm hukuku alanında bir hocamız veya Din Ä°ÅŸleri Yüksek Kurulunda bir hocamız veya fıkıh alanında bilgili bir hoca ya da müftü vb. bir X hocamız olsun.

Hayreddin hocam size örneÄŸin; ekonomi alanında katılım bankası iÅŸlemleri, sigorta, kasko, borsa vb gibi herhangi bir soru sormuÅŸ olduÄŸumda o konunun dini hükmüyle ilgili bana cevabınız “caiz deÄŸildir” olursa:

1) Ben bu fetvayı ilk olarak size sorduÄŸum için dinen bunu uygulamak zorunda mıyım? Yoksa bu konuda caiz diyen X hocalarımız var mı diye araÅŸtırma yapma, aldığım bu fetva sonrası baÅŸka birine danışma hakkım var mıdır? Yoksa artık bu konuda bu aldığımız fetvaya uymayarak “Caiz diyen var mı?” diye baÅŸkasına danışmak nefsine uymak- ÅŸeytanı sevindirecek bir iÅŸ midir?

Cevap

Bir baÅŸkasına daha sormaktan maksat; kolay olanı uygulamak, karşılaşılan problemi çözmek, sıkıntılı durumu aÅŸmak, Ä°slâmî-ictihâdî hükmün bir konudaki geniÅŸliÄŸini ve ümmete rahmet oluÅŸunu idrak etmek gibi meÅŸru maksat olduÄŸu sürece elbette yetkili olan birden fazla âlime sorma hakkınız vardır.

2) Birinci sorumun devamı olarak danışma hakkım varsa danıştığım X hoca caiz derse, bu durumda ilk fetva benim iÅŸimi çözmediÄŸi, nefsime zor geldiÄŸi için ikinci aldığım X hocamızın caiz fetvasına göre (benim iÅŸimi gören / iÅŸimi halleden / bana uygun / maddi olarak beni zarara sokmayacak vb. gibi iÅŸime yarayan fetva ile) olan hareket etmemde dinen bir mahzur var mıdır? Fetva konusunda caiz/caiz deÄŸildir diyen iki farklı görüÅŸ olursa caiz/dinen uygun diyenlerde var diye o iÅŸi yaparsak bundan dolayı ahirette mesul olur muyuz?

Cevap

“Benim iÅŸimi gören/iÅŸimi halleden/bana uygun/maddi olarak beni zarara sokmayacak vb. gibi iÅŸime yarayan” dediÄŸiniz fetva ile amel etmeniz, onu uygulamanız caizdir. Hz. AiÅŸe’nin rivayet ettiÄŸi bir sahih hadise göre, “Peygamberimiz (s.a.) dine ve dünyaya ait bir iÅŸin iki çözümü arasında muhayyer bırakıldığında -biri günah olmadıkça- kolay olanı seçerdi…”.

Müctehidlerin ve yetkili âlimlerin bir konuda verdiÄŸi farklı fetvaların hiçbiri günah deÄŸildir.

3) OkuduÄŸum bazı yazılarda farklı fetvaların olduÄŸu durumda ÅŸüpheli durumlardan kaçınılması tavsiye edilmiÅŸ. Fetva konusunda caiz/caiz deÄŸildir diyen iki farklı görüÅŸ olursa bu konuda iki görüÅŸ olup, iki farklı hocamızdan fetva aldığımız için ayrıca caiz deÄŸil diyenler de olduÄŸundan bu iÅŸi yapmaktan vazgeçmek dinen gerekli midir? Bu, takvalı olmak mıdır?

Cevap

Takvâlı olmak, yetkili âlimin verdiÄŸi fetva ile amel ederek ÅŸeriatı uygulamaktır. Yetkili âlimlerin verdiÄŸi farklı fetvaların tamamı ÅŸeriattır.

4)SorduÄŸum soruda siz caiz deÄŸildir, X hocamız caizdir dediÄŸi konuyu üçüncü bir hocaya taşımak, ona mı sormak gerekir?

Cevap

Böyle bir ÅŸer’î gereklilik yok. Soranın, meÅŸru sebeplerle gerekli görmesi yeterlidir.

5) Caiz/caiz deÄŸildir konusunda örneÄŸin caizdir diyen iki hocamız, caiz deÄŸildir diyen sekiz hocamız olursa bu konuda niceliÄŸe bakılması yani sayının fazla olduÄŸu tarafın fetvası ile amel etmek dinen gerekli midir? Yoksa az sayıda buna fetva veren X hocasının görüÅŸü ile amel edilebilir mi? Bu dinen bizi ahirette neden çoÄŸunluk görüÅŸle amel etmediÄŸimiz konusunda mesul yapar mı?

Cevap

Mesela dört mezhebin birini taklit eden ve onun fetvaları ile amel eden her Müslüman, birçok defa çoÄŸunluÄŸun (mesela diÄŸer üç mezhebin) fetvasına uymuyor. Caiz olmasaydı daima çoÄŸunluÄŸun fetvasını taklit etmek gerekirdi ve böyle bir gereklilik yoktur.

6) BeÅŸinci sorumda bahsettiÄŸim durumun devamı olarak bir kesim insan caiz deÄŸildir diyen sizin diÄŸer kesim insanlar da X hocamızın fetvası ile amel ettiÄŸinde bu iÅŸi caiz deÄŸildir fetvasına göre yapmayan kiÅŸiler, X hocamızın caizdir fetvasına göre o iÅŸi yapan insanlara günahkâr gözüyle bakması dinen uygun mudur? Caiz fetvasını uygulayanlara Müslümanca bir bakış açısıyla nasıl bakmalıdır?

Cevap

“…X hocanın caizdir fetvasına göre o iÅŸi yapan insanlara günahkâr gözüyle bakmak” günahtır, bölücülüktür, fitneciliktir.

7) Hocam eskiyi bilgim olmadığı için bilmiyorum ama günümüzde bir konu hakkında özellikle de bankacılık, katılım bankası iÅŸlemleri sigorta, kasko, borsa gibi ekonomi alanında bunların uygunluÄŸu, içeriklerindeki iÅŸlemlerin uygunluÄŸu gibi konularda fetvalara baktığımızda görüÅŸ birliÄŸi olmaması dinimiz açısından birlik olamayışımızın getirdiÄŸi bir sorun mudur? Yoksa bu farklılıklar benim gibi sıradan bilgisi az Müslümanların o konuda tercih sebebi oluÅŸturup rahmet midir?

Çok uzun zamandır aklımı kurcalayan bu sorularımı anlayıp-bundan sonraki yaÅŸamımda uygulamak için cevaplandırırsanız sizin deÄŸerli bilgilerinizden istifade etmiÅŸ ve dinimizin fetva konusunda bizden nasıl davranmamızı istediÄŸini öÄŸrenmiÅŸ olurum. Saygılarımla…

Cevap

Kaynaklarda Peygamberimizin “Ümmetimin ihtilafı (farklı ictihadları) rahmettir” buyurduÄŸu naklediliyor. Hadis ve fıkıh âlimleri böyle bir hadisin mevcut olmadığını, ama manasının Ä°slâm’a uygun olduÄŸunu söylemiÅŸlerdir. Yetkili âlimler fetvayı, vahiy kaynağından (Kur’an ve Hadislerden) çıkarırlar; bu çıkarma iÅŸi ictihad ve tefsir ile olur. Ä°ctihad ve tefsiri yapanlar beÅŸerdirler, hata da isabette de edebilirler. Ä°slam’ın bütün çaÄŸlara hitabını saÄŸlayan özelliÄŸi iÅŸte bu ictiadlardır. Efendimiz (s.a.) ictihad eden -elbette yetkili olup yerinde yaparsa- hata etse bile Allah Teâlâ ona sevap verir” buyurmuÅŸtur. Böylece ümmet, “hangi müctehid isabet ettiÄŸini arayıp bulmak?” gibi içinden çıkılamaz bir araÅŸtırma ile mükellef olmaktan kurtulmuÅŸtur. Ä°ctihad eden, fetva veren, söylediÄŸinin doÄŸru olduÄŸuna inanmaktadır, ondan farklı fetva veren de kendi fetvasının doÄŸru, diÄŸerinin hatalı olduÄŸuna inanmaktadır; ancak fetva verenin karşı taraf hakkındaki bu hükmü, onu geçersiz kılmaz. “Ä°ctihad ictihadı geçersiz kılmaz”. Ä°htilafın sebebi, vahye dayalı sözü anlama ve yerinde uygulama konusunun farklı düÅŸünme ve anlamaya müsait olmasıdır; bu da normaldir. Taassup olmadığı sürece farklı ictihadların ve mezheblerin ümmetin birliÄŸine olumsuz tesiri olmamıştır.

Asıl kaynaklarından hükmü çıkarma (anlama) ilmî donanımı olmayan Müslümanların, fetva verenin dayandığı delili öÄŸrenmesinin -mümkün ise- iyi olacağı söylenmiÅŸtir ki, bu da her kulun, itaatle yükümlü olduÄŸu Allah ve Resulünün buyruklarını öÄŸrenmesini saÄŸlayacağı için uygundur, doÄŸrudur.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.