Ukrayna test sahası mı?

Ukrayna üzerinde Batı ile Rusya’nın güç mücadelesinin nasıl sonuçlanacağı bütün dünyanın ilgiyle merak ettiÄŸi bir konudur. Çünkü küresel siyasetin geleceÄŸi bu mücadelenin nasıl sonuçlanacağına baÄŸlı görünmektedir.

Avrupa BirliÄŸi’nin çekirdeÄŸini oluÅŸturan Fransa ve Almanya ikilisi, Ukrayna konusunda ABD’yle görüÅŸ birliÄŸi içinde olmadıkları anlaşılmaktadır. ABD, Rusya’yla gerilimi tırmandırmaya çalışırken, Avrupa ise, tansiyonu düÅŸürmeyi amaçlamaktadır.

Ä°letiÅŸim araçlarıyla kuÅŸatıldığımız günümüz dünyasında, ABD ile Rusya’nın karşılıklı restleÅŸmeleri dünya tarafından dikkatle takip edilmektedir. Böylece amaçlanan etkiyle varılan sonuç arasında nasıl bir iliÅŸki olduÄŸu not edilerek deÄŸerlendirilecektir.

Batı BloÄŸu, Rusya karşısında Ukrayna’da istediÄŸini alamazsa, ABD ile Avrupa iliÅŸkileri daha da gerilebilir. Gerilimin tırmanarak devam etmesi durumunda küresel siyaset, yeni bir dönüm noktası olabilir.

SoÄŸuk SavaÅŸ’ın sona ermesinden itibaren deÄŸiÅŸik boyutlarıyla hissedilen Avrupa BirliÄŸi ile ABD arasındaki gerilim zaman zaman gün yüzüne çıkıyordu. Fransa ve Almanya’nın öncülüÄŸünde AB çatısı altında askeri kapasitelerini birleÅŸtirme düÅŸüncesi ABD’de rahatsızlığa neden olmuÅŸtu.

Ä°kinci Dünya Savaşından sonra, ABD, Avrupa üzerinde ekonomik, siyasi ve askeri bir hegemonya kurmuÅŸtu. Hegemonyanın kurulması kadar bugüne kadar devam ettirebilmesi önemliydi. Ancak Avrupa, ABD’nin kurduÄŸu bu hegemonyadan oldukça rahatsız olmaktadır. ABD’nin Avrupa üzerindeki hegemonyasının devam edip etmemesi, Ukrayna krizinin nasıl sonuçlanacağına baÄŸlı olduÄŸunu düÅŸünüyorum.

Avrupalı yetkililer her fırsatta ABD’ye ‘’Avrupa 2 Eylül 1945’in Avrupası deÄŸildir’’ mesajını verirler. SavaÅŸ sonrası harap olmuÅŸ, ayakta zor duran bir Avrupa’ya kollarını açan ABD bugün karşısında bambaÅŸka bir Avrupa görmektedir. Ukrayna krizi bunu net bir ÅŸekilde bir kez daha göstermiÅŸ oldu.

Rusya Federasyonu, Sovyetler BirliÄŸi’nin dağılmasının ardından eski Sovyet nüfuz sahası üzerinde etkinliÄŸini sürdürmeye yönelik politikalarını uygulamaya koymuÅŸtur. Bunun somut örneklerini KarabaÄŸ’da, Kazakistan’da, Belarus’ta ve Ukrayna’da göstermektedir.

Ancak bilindiÄŸi gibi Rusya, merkezi planlamaya dayalı bir ekonomik sistemden serbest piyasa ekonomisine geçmiÅŸtir. Dolaysıyla ticari iliÅŸkiler açısından Avrupa’yla stratejik iliÅŸkileri bulunmaktadır. Putin bütün bu süreçleri kendi açısından doÄŸru ve dengeli yönetmektedir. Ancak Biden için aynı ÅŸeyi söyleyemeyiz.

Sonuç

Propaganda açık ve örtük olmak üzere ikiye ayrılır. Uluslararası iliÅŸkilerde propagandada amaçlı iletiler açıkça hedef ülkeye veya ülkelere iletilir. Etkilemek istedikleri ülkelerin tavırları, iletinin olumlu veya olumsuz sonuçlandığını gösterir.

Örtük propaganda ise, belli bir siyasal durum hakkında, açık tavır ortaya koymak yerine, bunu gizli olarak, yani örtük biçimde yapar. Ukrayna üzerinden ABD ile Rusya arasında açık propaganda sürdürülmektedir. Fakat aynı blokta olmalarına raÄŸmen, Avrupa ile ABD arasında gizli bir rekabet ve örtük bir propaganda yaÅŸanmaktadır.

ABD, Ukrayna üzerinden gücünü korumaya çalışırken, Rusya, tarihteki gücüne eriÅŸmek istemektedir. Ukrayna, iki ihtiraslı gücün arasında talihsiz bir test alanı gibi durmaktadır.

Ä°letiÅŸim: [email protected] – twitter: @MehmetB78849685