Sosyal Medya

Gökhan Özcan: Dostluk filmlerinden bugümüze bakmak

Medyanın dolaşım mantığı içinde yerel hikayeler, bütün bu paha biçilmez değerlerine rağmen maalesef yeterince görünürlük kazanamıyor.



Ä°letiÅŸim teknolojilerindeki geliÅŸmeler medyanın dev yapılarını güçlendirirken, en azından kağıt üstünde medyanın yerelleÅŸmesine, hatta kiÅŸiselleÅŸmesine de kapı açtı. Bunun bir neticesi olarak bugün neredeyse her insan teki, kendi hayatından, kiÅŸisel dünyasından, kendi evinden, odasından dün kullanımı hiç olmadığı kadar basitleÅŸmiÅŸ araçlarla dünyaya yayın yapar hale geldi. ÇoÄŸu zaman dünyanın bundan haberi olmuyor, o ayrı konu...

ÇeÅŸitliliÄŸe bu kadar imkan veren bu araç zenginliÄŸinin, bu yeni yaygın teknoloji çağının, yerelliÄŸin bütün renkleriyle iletiÅŸim cangılında kendine yer bulabilmesine imkan vereceÄŸine inandık önce. Aslında teknik olarak bu beklenti ÅŸeklen gerçekleÅŸti de. Ancak medyadan insanlara yayılan kültürün ve insanlardan medyaya yönelen ilginin içerik ve niteliklerine baktığımızda bu iÅŸten tartışmasız ÅŸekilde global vasatın kazançlı çıktığını görüyoruz. Yerel renkler medyada kendine yer buluyor bulmasına ama neredeyse dünyanın bütün toplum ve toplulukları için egemen renkler yine global medyanın tasarım kartelasından seçiliyor. Çünkü baktığımız her yer aslında birer vitrin, ardından bir üretim ÅŸebekesi var ve baktığımız ÅŸeylerin kahir ekseriyeti bir endüstri mantığı ile kurgulanıp tasarlanıyor. Ä°nsanlar, hangi toplumun ferdi olurlarsa olsunlar, aynı ÅŸeylere yöneliyor, aynı zevkleri ve ilgileri paylaşıyor, aynı tasarım ürünlerin fanı, kullanıcısı, müptelası oluyorlar. Belki de tarih boyunca baÅŸka hiçbir zaman, dünyanın biri bir ucunda, diÄŸeri diÄŸer ucunda yaÅŸayan iki insanı, dili, kültürü, inanışı, ananeleri, hassasiyetleri kağıt üstünde çok farklı görünmesine raÄŸmen birbirine bugün olduÄŸu kadar benzememiÅŸ, bu kadar aynı kiÅŸi olmamıştı.

Bu durumun, baÅŸlangıçtaki beklentilerin aksine yerel olan, özgün olan, kiÅŸisel olan her türlü zenginliÄŸi tehdit edecek boyutta bir tehlikeye dönüÅŸtüÄŸünü düÅŸünüyorum. Bu gidiÅŸat belki insani çeÅŸitliliÄŸin ve yerel zenginliklerin sonunu getirmeyecek ama hayatımız için düÅŸünsel ve duygusal seçenekleri çok fazla kısıtlayacak ve kültürel renk kartelasını da epeyce daraltacak. Bu kuÅŸku yok ki, ciddiye almamız gereken çok boyutlu bir sorun...

Bu benzeÅŸme hali bir tür aynılaÅŸmaya yol açıyor. Ancak sanılabileceÄŸi gibi toplumları ve insanları birbirine yakınlaÅŸtırmıyor. Çünkü bu zoraki basınçla farklılıklar ortadan kalkmıyor, aksine sindirilmemiÅŸ, hayata katılmamış halleriyle katılaşıyor. Tepkiler de aynılaşıyor ve birbirini itiyor. Global vitrinde sunulan ürünler arasında hep aynı ÅŸeylere hayran, bağımlı, meyyal olan insanlar birbirlerine karşı aynı yumuÅŸaklıkta olamıyor, çünkü birbirini tanımaya imkan ve zaman bulamıyor.

Son günlerde bana bu meseleyi düÅŸündüren ÅŸey, bu yıl üçüncüsü düzenlenen Dostluk Filmleri Festivali’nde izlediÄŸim kısa filmler, filmler ve belgeseller oldu. Pandemi ÅŸartları sebebiyle online olarak izlenebilen filmlerin büyük bir kısmını izleme imkanı buldum. Ä°nsan hikayelerinin, toplumların bütün olarak ya da o bütünün kesit ve katmanlarındaki çarpıcı ayrıntıların, her insanın duygu ve düÅŸünce dünyasındaki zenginliklerin ve bunların her birinin insanlık için asla paha biçemeyeceÄŸimiz deÄŸerinin bir kere daha farkına ve ayırdına vardım.

Medyanın dolaşım mantığı içinde yerel hikayeler, bütün bu paha biçilmez deÄŸerlerine raÄŸmen maalesef yeterince görünürlük kazanamıyor. Trendler, izlenirlik raporları, reyting ölçümleri gibi çok katı kurallar belirliyor medyanın kurallarını da içeriÄŸini de. Bunun dışına çıkarak yeniden insana ve hayata çok daha zengin bir gökkuÅŸağı kartelasından bakmak isteyenler özel fırsatları kollamak durumunda.

Bu sene ‘dostluk’ temasına çok uygun olarak Yunus Emre’ye ithaf edilen festival bana bu imkanı saÄŸladı ve izlediÄŸim birbirinden güzel filmler bana büyük keyif verdi. Festivalin baÅŸkanlığını yürüten sevgili Faysal Soysal baÅŸta olmak üzere, bu güzelliÄŸi ortaya koyan, bu rengarenk filmleri çeken, bir araya getiren ve seyrimize sunan herkese gönülden teÅŸekkür ediyorum. Bu seneki festivali kaçıranların önümüzdeki sene aynı hataya düÅŸmemelerini salık veririm.

 

YeniÅŸafak

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.