Sosyal Medya

D. Mehmet Doğan: Ermenistan nasıl kurtulur?

Ermenistan kendini kuramaz, kurtaramaz büyük güçlerin iradesiyle kullanılan bir âlet olur. Ermenistan’ın kurtuluşu için tek çare var: Türkiye ile kayıtsız ve şartsız barışmak.



Azerbaycan’ın Ermenistan’ın saldırılarına mukabele için baÅŸlattığı KarabaÄŸ harekâtı Rusya’nın müdahalesi ile durdu. Ä°htilaf halloldu mu?

GörünüÅŸe göre, Azerbaycan memnun. KarabaÄŸ tahliye edilecek, Nahcivan’la Azerbaycan arasında kara baÄŸlantısı kurulacak. Bunu “Türkiye ile Azerbaycan arasında baÄŸlantı kurulacak” ÅŸeklinde de okuyabiliriz. Türkiye bu baÄŸlantıyı Gürcistan üzerinden kuruyordu. Acaba Gürcistan’ı devre dışı bırakmak ÅŸu sıralar Rusya’nın hesabına mı geliyor?

Daha birçok soru var, çünkü belirsizlikler var. Yani önümüzdeki günlerde bu konular üzerinde çok konuÅŸulacak, çok yazılacak.

Biz asıl “Ermenistan meselesi” üzerinde durmak istiyoruz.

Evet Ermenistan bir “mesele”dir, “problem”dir. Mesele üreten bir mesele hem de!

Ä°ki cins devlet var: Birincisi kendini kuran devletler. Türkiye böyle bir devlettir. Hiçbir gücün iradesine baÄŸlı olmayarak ortaya çıkmış, çeÅŸitli merhalelerden geçmiÅŸ bugüne gelmiÅŸtir. Bin yıl önce Horasan’da kurulan Selçuklu Devleti, Anadolu’yu Malazgirt zaferinden sonra büyük kitle göçleriyle yeni bir ÅŸekle sokmuÅŸtur. 5 yıl içinde Ä°znik merkezli Anadolu Selçuklu Devleti ortaya çıkmıştır. Bizansı maÄŸlub eden Selçuklular, Kudüs’e gitmek iddiasıyla Anadolu’yu istila eden Haçlı sürüleriyle amansız savaÅŸlara giriÅŸmiÅŸ, neticede bu topraklara Türkiye denilmesini saÄŸlamışlardır.

Anadolu Selçuklularının Mogol saldırıları sonucu inkırazından sonra Osmanlı Devleti daha güçlü bir devlet varlığı olarak bu topraklarda her dinden, mezhepten, ırktan ve görüÅŸten insanı bir arada yaÅŸatmasını bilmiÅŸtir. 20. yüzyılda devletimiz emperyalist güçlerin iradesiyle sapmaya maruz kalmışsa da bu sapmanın eninde sonunda tashih edileceÄŸinin belirtileri vardır.

Bugün Türkiye’nin hinterlandında öyle devletler vardır ki, kendi iradeleri ile var olmamışlardır. Mevcudiyetleri ancak baÅŸka iradelerle mümkün olmuÅŸtur. Yunanistan’dan baÅŸlayalım!

Yunanistan devletini Rumlar mı kurdu? Eski Yunan çok gerilerde kalmıştı. Arada Roma ve Bizans (DoÄŸu Roma) var. Sonra 5 asırlık Osmanlı. Ve bu coÄŸrafyada yaşıyanlar artık Yunan deÄŸil, Rum. Ä°ÅŸte coÄŸrafi adlı bu devlet batılılar tarafından kuruldu, coÄŸrafyaya dayanarak antik bir “modern” kavim icat edildi. Yunanistan kendini kuran bir devlet deÄŸil, kurulan/kurdurulan bir devlettir. Kuranlar Yunanistan Devleti(!)ne Alman hanedanıyla baÄŸlantılı birini kral tayin ettiler! Bu yüzden hiçbir zaman müstakil bir Yunanistan siyaseti olamaz. Yunanistan siyaseti, Türkiye’ye yön verme ÅŸeklinde emperyalist güçler tarafından belirlenir

Lübnan’ı, Suriye’yi, Ä°srail’i, Irak’ı geçiyorum. Bütün bu devletlerin Yunanistan’la benzer yönleri vardır. Yani hiçbiri kendi iradeleri ile ortaya çıkmamıştır.

Gelelim Ermenistan’a…

Ermenistan da emperyalizmin 19. Yüzyıldaki proje devletlerinden biridir. 19. Asırda Osmanlı Devleti’nin ana topraklarından bir kısmını kopararak güçsüz bırakmak için icad edilmiÅŸ bir devlet. Ermenistan sınırları belirsiz bir ülke. Tarihen de öyle, 19. Yüzyıl için konuÅŸursak da öyle. Klikya’dan al, Kafkasya’ya vur! Buralarda Osmanlıların, Müslümanların müsaadesiyle yaşıyan Ermeni nüfus var. Hiçbir yerde çoÄŸunluk teÅŸkil etmiyorlar. Yüzyıllar boyunca hâkim unsurla uyumlu olarak yaÅŸamışlar. Hayatlarına, dinlerine, kültürlerine karışılmamış. Ekseriya Müslüman ahaliden daha müreffeh imkânlara sahip olmuÅŸlar. Osmanlı Devleti’nde çok yüksek makamlara kadar gelebilmiÅŸler. “Teba-yı sâdıka” sayılmışlar.

Peki ne oluyor? Ä°çinde yaÅŸadıkları devletin hoÅŸ görüsünü kullanıp devlet olmak!

Bu akıl Ermenilerin aklı deÄŸil, buna türkçede “koyma akıl” denir. Ermenilerin kafasına sentetik bir devlet fikri sokuldu. Ucu bucağı belirsiz “Büyük Ermenistan”. Bu iÅŸ terörsüz olmaz! Ermeni komitaları faaliyete geçirildi. Van Ermeni nüfusun kalabalık olduÄŸu bir yerdi. Bedros Kapamacıyan Belediye reisi oldu. Manifatura tüccarı idi, Müslümanların da desteÄŸini kazanmıştı. Bir Ermeni komitacısı tarafından katledildi. Cenazesine Müslümanlar da katıldı.

Ermeni meselesi Ä°ngiliz, ABD, Fransa vb. müstemlekeci devletlerin tahriki ile büyüdü. “Ermenistan devleti” fitnesi olmasa idi, “Ermeni meselesi” olmayacaktı, tehcir olmayacaktı. Ermeniler aramızda gül gibi yaÅŸacaklardı.

1.Dünya Harbi’nde coÄŸrafî yakınlık dolayısıyla Ermenileri Ruslar kullandı. DoÄŸu bölgelerimizin iÅŸgalinde komitacılar öncü kuvvet rolü oynadılar. Bölgede ciddi Müslüman katliamı yaÅŸandı. Kukla bir Ermeni devleti için etnik temizlik yapılıyordu. SavaÅŸtan sonra, BolÅŸevik devrimi Ermenistan projesinde tadilata yol açtı. Ermeni devleti Sovyet sınırları içinde kuruldu. Daha önce Rus çarlığı bünyesinde özerk bir Ermenistan kurulmuÅŸtu.

Ermenistan kendini kuran bir devlet olsa idi, mesele farklı seyrederdi. Ermenistan kurulan bir devlettir. Kendi iradesi ile gideceÄŸi yer yoktur. Cirmi nedir ki? Ermenistan’da iki buçuk milyon Ermeni var. Ermenistan sınırları içinde Müslüman ve Türk yok. Azerbaycan’da ve Türkiye’de ise Ermeni nüfus var olmaya devam ediyor. EÄŸer 1. Dünya Harbindeki komitacılık faaliyetleri olmasa idi, daha büyük bir Ermeni nüfusu ülkemizde var olacaktı.

Åžimdi Ermenistan dışında, “diyaspora”da da Ermenistandaki kadar Ermeni olduÄŸunu varsayalım. Bununla nereye varılabilir ki? Hepi topu beÅŸ milyon! Bu nüfus üzerine hükümran bir devletin ancak hayali kurulur!

Ermenistan kendini kuramaz, kurtaramaz büyük güçlerin iradesiyle kullanılan bir âlet olur. Bu âlet ÅŸu sıralar kullanışlılığını yitirmiÅŸe benziyor. O yüzden küçük ve fakir Ermenistan’ın kurtuluÅŸu için tek çare var: Türkiye ile kayıtsız ve ÅŸartsız barışmak. Hatta Türkiye’nin üstün otoritesini tanıyarak barışmak! Bu bütün yakın coÄŸrafyaya ferahlık yayacaktır, neticesi barış ve istikrar olacaktır. Ermenistan üzerinden Türkiye’ye karşı siyaset tezgâhlayanların elleri böylece boÅŸta kalacaktır. 

Bu fikri “ütopik” bulanlar çıkabilir. Asıl Ermenistan devletinin varlığı “ütopik”tir! Ermeniler bir hayalin peÅŸinde bir asırdan fazla zamandır felaketten felakete sürüklendiler. Daha fazla zayiat vermeden bu yoldan dönmeleri aklın ve kendi menfaatlerinin icabıdır.

Kaynak: Türkiye Yazarlar BirliÄŸi Web Sitesi

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.