Sosyal Medya

Güncel

Mehmet Şeker: Büyükelçilerin Diyarbakır Annelerini Ziyareti

Terör örgütü tarafından dağa kaçırılan çocuklarının dönmesi için, aylardır HDP Diyarbakır il binası önünde evlat nöbeti tutan anneler ve babalar, büyük bir sabırla beklemeye devam ediyorlar.



Hepsinin söylediÄŸi aynı: “ÇocuÄŸum dönmeden buradan ayrılmayacağım.”
 
Kimi on beÅŸ yaşında iken kaçırılmış, kimi daha ufak yaÅŸtayken.
 
Okula gidiyorum, dershaneye gidiyorum, iÅŸe gidiyorum diye evden çıkan çocuklar ortadan kaybolmuÅŸ. Daha sonra daÄŸda olduÄŸu haberi gelmiÅŸ.
 
*
 
Onlar soÄŸuk havaya raÄŸmen nöbetten vazgeçmiyor.
 
Aylar geçti, iÅŸte yüzüncü güne geldi Diyarbakır annelerinin nöbeti.
 
Yüz gün… Dile kolay.
 
Çocuklarının kandırılıp ya da kaçırılıp daÄŸa götürülmesinin üzerinden ise yıllar geçmiÅŸ.
 
Hepsinin ellerinde eski fotoÄŸraflar var.
 
Çerçevesiyle, cam korumasıyla muhafaza ediyor, yıpranmasın istedikleri fotoÄŸrafları, gelenlere ve kameralara gösteriyorlar.
 
Dünyadaki en büyük acının evlat acısı olduÄŸu malûm.
 
Evladını kaybeden anne baba bilir ancak o acıyı. Buradakiyse muhtemelen daha beter.
 
*
 
Gözü yaÅŸlı anne babalara destek olmak için yapılan ziyaretler, ÅŸüphesiz onlara moral veriyordur ama nereye kadar?
 
Asıl maksat, çocuklarına kavuÅŸmak.
 
Yurt içinden bazı sivil toplum kuruluÅŸları, onların acısını paylaÅŸmak isteyen gruplar geldiÄŸi gibi, yurt dışından gelenlere de rastlıyoruz.
 
Bütün ülke gelse, bütün dünya toplanıp ziyaret etse, yine de evlat gelmedikten sonra neye yarar?
 
Birkaç gün önce dokuz ülkenin Ankara büyükelçileri onları ziyaret etti.
 
*
 
Sabırla nöbet tutan ve çocuklarının dönmesini bekleyen anne babaların her biri onlara yaÅŸadıklarını anlattı, neler hissettiklerini tarif etmeye çalıştı.
 
Büyükelçilerin hiç biri “Niye bu partinin il binası önündesiniz? Niye bir parkta, bahçede ya da baÅŸka bir partinin önünde deÄŸilsiniz?” diye sormadı.
 
Zira hepsi biliyor oranın anlamını.
 
Neden orayı seçtiklerini, kimin kimi nasıl örgütlediÄŸini, nasıl yönlendirdiÄŸini, nereye götürdüÄŸünü…
 
Acılı anne ve babalar, yine de kafalarında soru iÅŸareti varsa kaybolsun niyetiyle açıklamada bulundular.
 
HDP ve PKK terör örgütünün baÄŸlantılı olduÄŸunu ve çocuklarının HDP aracılığıyla daÄŸa gönderildiÄŸini dile getirdiler.
 
Hiçbiri hayretle karşılamadı. “Nasıl olur?” demediler. “Mümkün deÄŸil” diye tepki göstermediler.
 
*
 
Kimlerdi o ziyaretçiler, bir bakalım.
 
Ukrayna Büyükelçisi Andrii Sybiha
 
Romanya Büyükelçisi Gabriel Catalin Sopanda
 
KKTC Büyükelçisi Kemal Köprülü
 
Ä°ran Büyükelçisi Mohammad Farazmand
 
Irak Büyükelçisi Hasan al-Janabi
 
Ä°ngiltere Büyükelçisi Dominick John Chilcott
 
Hindistan Büyükelçisi Sanjay Bhattacharyya
 
Kırgızistan Büyükelçisi Kubanychbek Omuraliev
 
Polonya BüyükelçiliÄŸi MüsteÅŸarı Robert Przemyslaw Trzeciak
 
Dokuz ülkenin Ankara büyükelçisi.
 
Ä°çlerinde Avrupalı olan Ukrayna, Romanya, Ä°ngiltere ve Polonya var. Yarıya yakın sayılır.
 
Bir baÅŸka gün de ÅŸu ülkeleri bekliyoruz: Fransa, Almanya, ABD, Hollanda, Belçika, Ä°sveç, Kanada, Ä°talya, Ä°spanya… (En azından bendeniz, ziyaret etmeleri gerektiÄŸini düÅŸünüyorum.)
 
Hepsi bir defada organize olamazlarsa, iki parça halinde gelsinler, o anne babaları bir dinlesinler.
 
Gerçi ne söyleyeceklerini hepsi biliyor ama yerinde ziyaret baÅŸkadır. Anlamı büyüktür.
 
Maksat o anne babalardan bilgi almak deÄŸil, bilgiyi ajanslardan da almak mümkün.
 
Ellerinde çocuklarının fotoÄŸrafını tutan anne babaların gözlerine bakmak lâzım. Bakabilirler mi?
 
Oturma eylemine kuzeni için katılan Aysel Bozkurt’un “Avrupa’da bunu Kürt meselesi olarak görüyorlar aslında bu bir Kürt meselesi deÄŸil. Biz Kürt halkı olarak burada oturuyoruz ama çocuklarımızı Kürt meselesi olarak altın tepsilerle örgüte sunuyorlar” sözlerini anlayabilirler mi?  
 
 
Kaynak: YeniÅŸafak

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.