Sosyal Medya

15 Temmuz darbe girişimi ve bir araç olarak medya

15 Temmuz’da medyada katı biçimde kendisini gösteren Türkiye karşıtlığı sadece Batı’ya has bir durum değildir. FETÖ unsurları da bu süreçte hem yazılı-görsel hem de yeni medyanın imkânlarını sınırsız biçimde kullanmışlardır.



15 Temmuz darbe giriÅŸimi, sivil ve askeri bürokraside oluÅŸturduÄŸu güç temerküzü ile Türkiye'deki demokrasi ortamını hedef alan FETÖ menÅŸeli bir kalkışma hareketidir. Dünyanın farklı ülkelerinde yürüttüÄŸü örtük faaliyet alanları ile kendisini kamufle eden örgüt, 15 Temmuz itibari ile Türkiye açısından sadece iç deÄŸil dış boyutları da olan bir tehdit hâline gelmiÅŸtir. 15 Temmuz, üçüncü senesinde geriye dönük olarak bakıldığında, tüm boyutlarıyla incelenmesi, daimi surette yad edilmesi ve kolektif bilinçte canlı tutulması gereken bir hadisedir.
 
Bu yazıda 15 Temmuz sürecinin hem geleneksel hem de yeni medya üzerinden ilerleyen boyutları ile geriye dönük bir incelemesi yapılacak ve Türkiye tarihinde darbe süreçlerinde medyanın iÅŸlevine dair bir deÄŸerlendirme yapılacaktır. Ayrıca darbe süreci ve sonrasında hem geleneksel hem de yeni medyanın darbe açısından ne anlam ifade ettiÄŸi, yabancı basının 15 Temmuz ve sonrasında nasıl tutum takındığı ele alınacaktır.
 
 
Darbe süreçlerinde medyanın tutumu
 
Darbe süreçlerinde kitle iletiÅŸim araçlarının kontrol altına alınması oldukça yaygın bir eÄŸilim olmanın yanı sıra bir mecburiyettir. Demokratik olmayan yöntemlerle meÅŸru iktidarı devirmeye dönük darbe giriÅŸimini yöneten aktörler ilk evrede basını kontrol etmek istemekte ve basın aracılığıyla kitleler nezdinde bir bilinç oluÅŸturmaya çalışmaktadırlar. Kronolojik olarak bakıldığında 27 Mayıs darbesinin aktörleri darbeyi gerçekleÅŸtirdikleri ilk aÅŸamada Ä°stanbul ve Ankara Radyosu'nu ele geçirmiÅŸ ve darbe bildirisini radyodan tüm Türkiye'ye duyurmuÅŸlardır. Benzer biçimde 12 Mart muhtırası ve 12 Eylül darbesi de radyo ve TRT'den okunmuÅŸ ve geniÅŸ kitleler bu giriÅŸimden haberdar edilmiÅŸtir.
 
Özel TV kanallarının ortaya çıkması ve medyanın çeÅŸitlenmesi ile birlikte basın-yayın araçlarının iÅŸlevinde de bir deÄŸiÅŸiklik olmuÅŸtur. Medya, darbelerde artık sadece bir duyuru aracı deÄŸil bizzat darbelerin kitlelerdeki meÅŸruiyetini üretme aracı olmuÅŸ ve sosyo-psikolojik bir iÅŸlev görmeye baÅŸlamıştır. Nitekim 28 Åžubat darbesinde geniÅŸ bir etkileÅŸim ağına sahip olan medya, doÄŸrudan duyuru aracı olmanın yanı sıra sürecin psikolojik açıdan inÅŸa edildiÄŸi bir alan olmuÅŸtur.
 
2000'li yılların başında internet teknolojilerindeki geliÅŸmelerin ardından sosyal medyanın ortaya çıkışı ile birlikte içerik üretimi (geleneksel medyanın aksine) herkes için mümkün olmuÅŸ ve bu imkân her açıdan deÄŸerlendirildiÄŸi gibi 15 Temmuz darbe giriÅŸiminde de kullanılmıştır. Darbe süreci ve öncesine bakıldığında FETÖ'nün konvansiyonel ve yeni medyayı tam da 28 Åžubat darbesinde olduÄŸu gibi zemin hazırlamak amacıyla kullandığı ve her türlü manipülatif içeriÄŸi bu mecralar üzerinden servis ettiÄŸi gözlemlenmiÅŸtir.
 
BaÅŸta Fuat Avni karakteri olmak üzere binlerce "fake" (uydurukgizli) hesap üzerinden darbe giriÅŸimi öncesi ve sonrasında sosyal medyada etkin biçimde hareket edilmiÅŸ ve kitlelerde istenilen yönde bir bilinç oluÅŸturulmaya çalışılmıştır. Gezi Parkı ÅŸiddet eylemleri ve 17-25 Aralık operasyonları, yerel ve genel seçimler gibi kritik olaylarda dezenformasyon yaparak toplumsal alanda infial ve karmaÅŸa yaratmayı hedeflemiÅŸlerdir.
 
Türkiye'de ifade özgürlüÄŸüne kısıtlamaların getirildiÄŸi, yazılı ve görsel basın baÅŸta olmak üzere sosyal medyaya da doÄŸrudan veya dolaylı ÅŸekillerde müdahalelerde bulunulduÄŸu, DEAÅž'a yardım edildiÄŸi gibi asılsız bir yığın iddia 15 Temmuz öncesinde FETÖ tarafından gündemde tutulmuÅŸ ve medya üzerinden kitleler manipüle edilmeye çalışılmıştır.
 
Yeni medya: Bir imkân yahut bir tehdit
 
Kullanımının milyonları aÅŸmasıyla internet ve sosyal medya, günümüzde toplumsal hayatın vazgeçilmez bir parçası ve kitleleri etkileyen bir araç hâline gelmiÅŸtir. Hızlı bir ÅŸekilde örgütlenme saÄŸlayan ve kitlesel olayların oluÅŸumunda rol oynayan sosyal medyanın önemi giderek artmaktadır. Sosyal medyayla birlikte konvansiyonel siyaset yapma tarzlarında yaÅŸanan deÄŸiÅŸiklik yeni iletiÅŸim modellerini ortaya çıkartmış ve bu durum geleneksel olanı derinden etkilemiÅŸtir. Sadece siyaset alanında deÄŸil toplumsal hayatın bütününde de radikal deÄŸiÅŸiklikler yaratan yeni medya araçları ve internet teknolojileri bugüne kadar yaÅŸanmış büyük çaplı deÄŸiÅŸimleri de etkilemiÅŸtir.
 
Nihai kertede bütün boyutlarıyla medya, liberal demokrasilerin yaÅŸadığı krizlerin ilacı olarak görülmüÅŸ ve katılımcı kültürün vazgeçilmez unsuru olarak tarif edilmiÅŸtir. Nitekim 2004-2005'te Ukrayna'da gerçekleÅŸen "Turuncu Devrim", Aralık 2010'da Tunus'ta baÅŸlayan ve sonrasında Mısır, Suriye, Yemen ve Bahreyn'i içerisine alan devrim/karşı devrim hareketleri, 2011'de ABD'de kapitalizmin ürettiÄŸi krizlerin bir yansıması olarak ortaya çıkan "Occupy" (Ä°ÅŸgal et!) eylemleri ile 2013'te Türkiye'de meydana gelen Gezi Parkı protestolarının önemli ölçüde bu mecralarda kotarılması, yeni medya araçlarının demokrasi açısından önemli araçlar olduÄŸu argümanını güçlendiren örnekler olarak gösterilmiÅŸtir.
 
Medyanın ve özellikle yeni internet teknolojilerinin oluÅŸturduÄŸu sosyal aÄŸların bugün otoriter yönetimlerin kendi güçlerini tahkim etme, terörizm ve radikalleÅŸmenin artmasına olanak saÄŸlama, "fake news" (uydurma haberler) üzerinden kitleleri manipüle etme gibi amaçlarla kullanılması ise medyanın demokrasi açısından ne denli bir tehdit olduÄŸunu da ortaya koymaktadır. Nitekim demokrasi açısından büyük tehdit arz eden darbe giriÅŸimleri de medyanın etkili bir araç olarak kullanıldığı hadiselerdir.
 
15 Temmuz darbe giriÅŸiminde medya
 
Kamuoyu oluÅŸturma açısından etkili bir araç konumunda olan medya, 15 Temmuz'da da darbecilerin hedefi hâline gelmiÅŸtir. Darbeyi gerçekleÅŸtiren teröristler geçmiÅŸ örneklere benzer biçimde TRT'yi ele geçirmiÅŸler ve darbe bildirisini zorla okutmuÅŸlardır. Aynı ÅŸekilde izlenme ve etki derecesi bakımından önemli bir mecra olan CNN Türk kanalı darbeci askerler tarafından basılmış ve yayın durdurulmuÅŸtur. TRT ve CNN'in yanı sıra TÜRKSAT gibi mecralara nüfuz etme çabasıyla darbeciler halkta karşılık bulabilecek herhangi bir mukavemeti engellemeyi ve psikolojik üstünlüÄŸü ele geçirmeyi hedeflemiÅŸtir.
 
KuÅŸkusuz 15 Temmuz sürecini tersine çeviren olay ise CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan'ın gece boyunca tüm bilgi kirliliÄŸini ortadan kaldıran ve halkın darbecilere mukavemetini tetikleyen "FaceTime" üzerinden yaptığı konuÅŸmadır. ErdoÄŸan'ın internetin yarattığı bu olanakla Türkiye halkına seslenme imkânı bulması, teknolojinin istenildiÄŸi takdirde ne denli önemli bir araç olabileceÄŸini ortaya koymuÅŸtur.
 
Geriye dönük olarak bakıldığında, 15 Temmuz'u tersine çeviren ve liderin çaÄŸrısıyla sokaklara dökülen insanların zafer kazanmasında yeni teknolojilerin varlığı yadsınamaz. Fakat teknoloji ve toplum arasındaki iliÅŸkiyi deterministik bir biçimde okumak ve teknoloji üzerinden bir zafer deÄŸerlendirilmesi yapmak aşırı iyimser bir analiz olacaktır.
 
Medyanın dünü ve bugünü düÅŸünüldüÄŸünde ÅŸu tespiti yapmak yanıltıcı olmayacaktır: Medya araçları, tarihsel süreç içerisinde toplumsal deÄŸiÅŸimin önemli bir parametresi olsa da nihai kertede deÄŸiÅŸim siyasi, sosyolojik ve ekonomik unsurlarla yakından iliÅŸkilidir. Tıpkı 15 Temmuz darbe giriÅŸimini bertaraf eden en önemli unsurun liderin inandırıcılığında bir araya gelmiÅŸ vatanseverlerin püskürtme giriÅŸimi olduÄŸu gerçeÄŸi gibi.
 
Yabancı medyanın tavrı
 
15 Temmuz sürecinde Batı medyasının ilk evrede "bekle-gör" stratejisi ile hareket ettiÄŸi tespitini yapmak gerekir. Ä°deolojik perspektif fark etmeksizin Türkiye'ye yönelik 15 Temmuz algısı sonraki süreçte negatif seyretmiÅŸ ve Türkiye'ye iliÅŸkin görüÅŸler eleÅŸtiri sınırlarının ötesinde bir tür karşıtlığa dönüÅŸmüÅŸtür. 15 Temmuz öncesinde gündemde olan Türkiye karşıtlığı 15 Temmuz giriÅŸiminde de kendisini açık biçimde göstermiÅŸtir. Darbe giriÅŸiminin ardından ErdoÄŸan'ın gücünü pekiÅŸtirdiÄŸi ve diktatör olma yolunda oluÅŸan konjonktürden yararlandığı yönündeki iddialar Batı basınında yoÄŸun biçimde iÅŸlenmiÅŸtir. Batı basınında söz konusu algıyı yerleÅŸtirmek adına Hitler ile ErdoÄŸan arasında benzerlikler kurulmuÅŸ, ErdoÄŸan'ın da tıpkı Hitler'in -Alman parlamentosunun kundaklandığı- "Reichstag Yangını" sonrasında yaptığı gibi seçilmiÅŸ bir diktatör olma adına oluÅŸan durumdan faydalandığı iddia edilmiÅŸtir. Türkiye karşıtı bir koalisyonun kullanımıyla yaygınlaÅŸan bu söylem önemli oranda destek bulmuÅŸtur. Avusturya aşırı saÄŸ Özgürlük Partisi (FPÖ) lideri Heinz Christian Strache'ın Reichstag göndermesi yaparak ErdoÄŸan ile Hitler'i karşılaÅŸtırması bu yaygın manipülasyonların küresel boyutunu gösteren bir örnektir.
 
Türkiye'nin Ä°slamcı siyasal elitler eliyle neo-Osmanlıcı bir politika izlediÄŸi iddiası darbe giriÅŸiminden sonra da sıklıkla dile getirilmiÅŸtir. Batı basını ve entelektüel çevrelerinde 15 Temmuz sonrasında oluÅŸan konjonktürün Türkiye'nin Ä°slamizasyonuna katkı saÄŸlayacağı ve Türkiye'nin farklı bir noktaya evrileceÄŸi darbe sonrası yapılan tasfiye giriÅŸimleri ile iliÅŸkilendirilmiÅŸ ve yapılan operasyonlara gölge düÅŸürülmek istenmiÅŸtir. Batı'da sürdürülen ve 15 Temmuz'da da katı biçimde kendisini gösteren Türkiye karşıtlığı sadece Batı'ya has bir durum deÄŸildir. Söz konusu karşıtlığı diasporada kurduÄŸu iliÅŸkilerle ve yazdırdıkları sipariÅŸ raporlarla destekleyen FETÖ unsurları da bu süreçte hem yazılı-görsel hem de yeni medyanın imkânlarını sınırsız biçimce kullanmışlardır.
 
15 Temmuz sürecinde Türkiye'nin demokrasi ve bağımsızlığını savunanların Batı basınında tahfif edilmesi, görmezden gelinmesi ve çarpıtılarak yanlış yorumlanması Türkiye'deki süreci eksik ve art niyetli okumanın bir göstergesi olarak görülmelidir. Nitekim Batı basınının Fransa'daki "YeÅŸil Yelekliler" ve "Occupy" hareketleri ile Gezi Parkı, Arap Baharı ve 15 Temmuz gibi önemli olaylar karşılaÅŸtırıldığında objektif olmayan tavırları açık biçimde görülmektedir.
 
Müellif: Dr. Turgay Yerlikaya (Lacivert Dergi)

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.