Sosyal Medya

Kürsü

Özlem Albayrak: Seçim sonuçları, AK Parti’nin halkla temasının azaldığına işaret ediyor

Özlem Albayrak- Yeni Şafak



CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’ın haftasonu Kızılcahamam’da AK Parti teÅŸkilatıyla yaptığı Ä°stiÅŸare ve DeÄŸerlendirme Toplantısı’ndan hoÅŸ ve anlamlı mesajlar çıktı. Mesela ErdoÄŸan’ın, diÄŸer partilere oy veren vatandaÅŸlarla ilgili asla bir kırgınlık ve kızgınlığın söz konusu olmadığını, “CHP yönetimi baÅŸkadır, CHP’ye oy veren vatandaÅŸlarımız baÅŸkadır” cümlelerini de sarfederek söylemesi, “kutuplaÅŸma” dilinden ÅŸikayet ede ede toplumu kutuplaÅŸtıranların gönlüne asla su serpmeyecekse de, anlamlıydı.
 
ErdoÄŸan, konuÅŸmasında yüzlerce, binlerce yıllık hafızası ve hatırası olan ÅŸehirlerimizin mimarisine de deÄŸindi. Daha önce de defalarca yaptığı gibi “yatay mimari” söylemini bir kez daha tekrarlayarak bu konuda belediye baÅŸkanlarına yaptığı uyarıları paylaÅŸtı. Kimileri için iÅŸtah kabartıcı, devasa bir rantın döndüÄŸü bu alanda ÅŸimdiye dek gözle görülür bir ilerleme saÄŸlanamadı, bundan sonra da saÄŸlanabileceÄŸine emin olmak zor, ama bu bir niyet beyanı, yön çizgisiydi ve CumhurbaÅŸkanı’nın bu konudaki hassasiyetini göstermesi açısından önemliydi.
 
ErdoÄŸan’ın Kızılcahamam’da verdiÄŸi bir diÄŸer anlamlı mesaj, belediye baÅŸkanları ve teÅŸkilatın kibirden, enaniyetten uzak durması gerektiÄŸiydi ki, bunu “Elim kirlenir diye el sıkmayan bir belediye baÅŸkan adayımız varsa kaybeder ve kaybetti” cümlesiyle özetledi. Bana kalırsa bu, hem yaptığım bir çalışma için görüÅŸtüÄŸüm bazı vatandaÅŸların, hem de sokakta, çarşıda, pazardaki minik sosyoloji ölçümlerimle tarttığım pek çok kiÅŸinin “ben AK Parti’ye deÄŸil, ErdoÄŸan’a oy veriyorum” demesinin nedenlerinden sadece biriydi.
 
Zira mütevazılık, samimiyet, halkın derdiyle dertlenmek ve sahici olmak AK Parti’nin kurulduÄŸu tarihten bu yana siyasetteki temel iddialarından ve baÅŸarı sebeplerinden biriydi, ama geldiÄŸimiz noktada AK Partililerin hızla zenginleÅŸmesi ve bunun getirdiÄŸi hazımsızlığa eÅŸlik eden kibir manzaralarından ÅŸikayet etmeyen – kısa sürede zenginleÅŸen AK Partililerin bizzat kendileri dahil- kiÅŸi yok gibidir herhalde.
 
ErdoÄŸan’ın Kızılcahamam’da verdiÄŸi mesajlardan biri de emanetin ehline verilmesiydi ki, -bence- AK Parti’nin mühim konularından biri bu da. Sözgelimi bir makam, bir mevki, bir koltuk, bir görev ya da bir iÅŸ; her anlamda layık birine, kimliÄŸinden dolayı sözgelimi sırf alevi olduÄŸu için verilmeyip; farzı muhal liyakatsiz, karaktersiz, çıkar ve kazanç peÅŸindeki birisine sünni olmaklığından ötürü bahÅŸediliyorsa, o dava/hareket/parti dediÄŸiniz, gönülden inanılıp peÅŸinden gidilecek bir dava olma özelliÄŸini kaybetmiÅŸ, demektir.
 
ErdoÄŸan’ın, daha doÄŸrusu Cumhur Ä°ttifakı’nın seçim boyunca dillendirdiÄŸi “beka meselesi” de, Kızılcahamam’da verilen ekonomi mesajlarıyla daha anlam kazandı. ErdoÄŸan, konuÅŸmasında “ekonomik saldırı” ifadesini kullanarak, Gezi olaylarından bu yana yapılan operasyonları, 15 Temmuz’u, kur dalgalanmalarını hatırlatarak, bunların baÅŸka amaçların yanı sıra Türkiye ekonomisini sabote etmek amacı da taşıdıklarını söyledi.
 
DoÄŸrusu, seçimlerden önce aylar boyunca karaborsaya düÅŸen ve fiyatları katlandıkça katlanan patates, soÄŸan gibi Türk mutfağının temel ihtiyaç malzemelerinin; seçimden sonra çürümüÅŸ vaziyette atılmış olduÄŸu yol kenarı fotoÄŸrafları, sadece ErdoÄŸan’ın “beka” söyleminin gerçekliÄŸini teyid etmekle kalmadı, hükümeti zora düÅŸürme noktasında ne yakası açılmadık cin fikirlerin, ne hinoÄŸlu hin uyanıklıkların akla gelebileceÄŸini de gösterdi.
 
Halkla temasa gelince; CumhurbaÅŸkanı’nın bakanlara, belediye baÅŸkanlarına ve partililere verdiÄŸi halkla temas tavsiyesi de yerinde bir uyarıydı doÄŸrusu, ama parti politikalarına en yüksek noktadan yön verenin bizzat ErdoÄŸan olması dolayısıyla bu mühim görevin, herhangi bir aracı olmaksızın halkla temas kurma sorumluluÄŸunun, yine bizzat CumhurbaÅŸkanı ErdoÄŸan’ın ÅŸahsına düÅŸtüÄŸü kanaatindeyim.
 
Kızılcahamam toplantısına yorum yapan bir sosyal medya kullanıcısının “Partililerle deÄŸil, keÅŸke her ilden 10 tane sıradan vatandaÅŸla toplantı yapıp seçim sonuçlarının neden böyle olduÄŸunu tartışsaydın CumhurbaÅŸkanım” diyen, sitem karışımlı esprisi boÅŸuna deÄŸil. Zira seçim sonuçları, AK Parti’nin halkla temasının azaldığına iÅŸaret ediyor.
 
Biliyorum, bahsini ettiÄŸimiz ülkenin CumhurbaÅŸkanı olma görevini de icra eden bir parti lideri. Hiçbir engel yoksa, CumhurbaÅŸkanı’nın gündeminin fazlasıyla yoÄŸun olduÄŸunu tahmin etmek zor olmasa gerektir, öte yandan CumhurbaÅŸkanı’nın kimseye haber vermeden bir ÅŸehre gidip o ÅŸehrin insanlarıyla hasbihal etme bir gibi bir lüksünün en baÅŸta güvenlik nedeniyle olamayacağı da açık. Yine de, AK Parti’nin 31 Mart’ta aldığı sonuçların, dramatik bir oy kaybı yok gibi gözükmesine raÄŸmen, yeterince tatmin edici olmadığı da açık.
 
Dolayısıyla, parti teÅŸkilatı elbette yapıyordur bunu ve sonuçları raporlayarak CumhurbaÅŸkanı’na da iletiyordur, ama ErdoÄŸan’ın, icra ettiÄŸi göreve, konumuna, yoÄŸunluÄŸuna raÄŸmen; vatandaşın derdini, beklentisini, talebini, ÅŸikayetini ilk elden ve bizzat dinlemesi gerekiyor. Sorunu ancak O tespit edebilir gibi gözüküyor zira...

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.