Sosyal Medya

Güncel

DEAŞ'ın sınır geçişleri için kullandığı şifre deşifre edildi: Cevizlerin içi doluymuş

İçişleri Bakanlığının "Terörden Arananlar Listesi"nde mavi kategoride yer alan, başına 1 milyon 500 bin lira ödül konulan ve 15 Aralık 2018'de Habur Sınır Kapısı'nda güvenlik güçlerine teslim olduktan sonra getirildiği Adıyaman'da, önce serbest bırakılıp itiraz üzerine tutuklanan DEAŞ'lı Ayşenur İnci hakkında 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle hazırlanan iddianame kabul edildi. İfadesinde, kendisini sevgilisinin kandırarak DEAŞ'a katılmaya ikna ettiğini öne süren ve 139 şüpheliyi teşhis eden sanık İnci, örgütün sınır geçişlerini sağladığı kişiler için "ceviz" şifresini kullandığını anlattı.



DEAÅž'lı terörist AyÅŸenur Ä°nci hakkında, "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 15 yıla kadar hapis cezası istemiyle hazırlanan iddianame 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.
 
Ä°ddianamede, kayıp ihbarı yapılan bazı kiÅŸilerin terör örgütü DEAÅž'a katıldığı yönünde istihbari bilgi edinilmesi üzerine soruÅŸturmaya baÅŸlandığı belirtilerek, sanık Ä°nci'nin de yasa dışı yollarla Suriye'ye geçerek DEAÅž'a katıldığı aktarıldı.
 
Sanık Ä°nci'nin bir süre örgüt içerisinde kaldıktan sonra kaçakçılarla anlaÅŸarak kaçmaya çalıştığı ancak bu kiÅŸilerin kendisini kandırarak terör örgütü YPG/PKK'ya teslim ettiÄŸi ifade edilen iddianamede, sanığın terör örgütünün elinde bir süre esir kaldıktan sonra ailesinin yardımıyla Türkiye sınırına gelip güvenlik güçlerine teslim olduÄŸu belirtildi.
 
Sanığın emniyetteki iÅŸlemlerinin ardından sevk edildiÄŸi cumhuriyet savcılığında, etkin piÅŸmanlık hükümleri kapsamında ifade vererek, 38 kiÅŸiyi teÅŸhis ettiÄŸi ve tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildiÄŸi ancak tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldığı hatırlatılan iddianamede, cumhuriyet savcılığının itirazı üzerine tutuklanan sanık Ä°nci'nin ikinci kez ifade vermek istediÄŸi ve 101 kiÅŸiyi daha teÅŸhis ettiÄŸi kaydedildi.
 
İddianamede sanık Ayşenur İnci'nin ifadesine de yer verildi.
 
'CEVÄ°ZLERÄ°N Ä°ÇÄ° DOLUYMUÅž'
 
Ä°fadesinde, sevgilisi Ersel Ocak'ın (firari DEAÅž zanlısı) kendisini kandırarak DEAÅž'a katılmaya ikna ettiÄŸini öne süren Ä°nci, ÅŸunları aktardı:
 
"Ersel ile 30 Ekim 2014'te, Demokrasi Parkı'nda buluÅŸup Gaziantep'e doÄŸru yola çıktık. Gaziantep'te otogarda beklediÄŸimiz sırada Ersel'in yanına O.Y. ile Adıyaman'dan tanıdığım A.P. geldi. Hep birlikte otogara yakın bir evde bir gece konakladık. Gece saatlerinde hiç karşılaÅŸmadığım, sarı saçlı, sakalsız, beyaz tenli bir ÅŸahıs, plakasını bilmediÄŸim bir araçla gelip telaÅŸlı bir ÅŸekilde bizi araca bindirdi ve Suriye'ye doÄŸru yola çıktık. Yolda gittiÄŸimiz esnada aracı kullanan ÅŸahıs birini arayarak 'Abi cevizleri aldım. Cevizlerin içi doluymuÅŸ' ÅŸeklinde konuÅŸtu ve telefonu kapattı. Suriye sınırına geldiÄŸimizde minibüse geçtik."
 
Ä°nci, yasa dışı yollarla Suriye'ye geçtiklerini, burada kendilerini silahlı kiÅŸilerin karşıladığını ifade ederek, Tel Abyad yakınlarında DEAÅž iÅŸgalindeki bölgeye geldiklerini ve Ersel ile bir evde kaldıklarını belirtti.
 
Ersel'in "Adnani" kod ismini kullanmaya baÅŸladığını kaydeden Ä°nci, "Ersel 'kendisine kod adının, eÅŸ ve çocuk sayısının yazılı olan bir kart verildiÄŸini' söyledi. Bu kartla DEAÅž'ın aylık olarak verdiÄŸi maaşı alabileceÄŸimizi ve hastane iÅŸlerinde bu kartı kullanacağımızı anlattı." ifadelerini kullandı.
 
Sanık Ä°nci, bu bölgede bir süre kaldıktan sonra Türkiye'ye dönmek istediÄŸini ancak kendisine izin verilmediÄŸini anlatarak, daha sonra Bab bölgesine geçtiklerini anlattı.
 
Ä°nci, Ersel Ocak'ın nöbet tuttuÄŸu sırada insansız hava aracının saldırısında sol tarafının felç olduÄŸunu ve hafıza kaybı yaÅŸadığını aktardı.
 
Hastane olarak kullanılan binada 2016'nın Eylül ayında doÄŸum yaptığını ve kız çocuÄŸu dünyaya getirdiÄŸini belirten Ä°nci, "Daha sonra Ersel ile eve çıktık. 2017 yılının Nisan ayında bulunduÄŸumuz bölgenin tehlikeli hale gelmesiyle Deyrizzor bölgesine geçtik. Bu eve geçtikten sonra Türkiye'ye geçmek için kaçakçı araÅŸtırmaya baÅŸladık." ifadelerini kullandı.
 
Sanık Ä°nci, kaçmak için ilk giriÅŸiminin baÅŸarısız olduÄŸunu, ikinci giriÅŸiminde ise YPG/PKK'ya esir düÅŸtüÄŸünü daha sonra ise baÅŸka bir kaçakçı aracılığıyla sınıra gelerek güvenlik güçlerine teslim olduÄŸunu kaydetti.
 
'MEDRESE EĞİTİMİ ALACAĞIM' DİYEREK AYRILMIŞ
 
İddianamede, sanığın ailesine yazdığı mektuba da yer verildi.
 
Mektupta, "Canım anneciÄŸim babacığım ve aÄŸabeyciÄŸim, ben ilim eÄŸitimi almak için medreseye gidiyorum. Beni merak etmeyin. Evde böyle bir imkanım yok. Bu yüzden bana kızıp da esip gürlemeyin. Dışarı çıkmama bile izin vermiyordunuz. Evdeki kitaplarla ve nefsi zorlayan bir ÅŸekilde bir ÅŸey öÄŸrenmeme imkan yok. Sizinle defalarca ilmi sohbet etmek istedim ancak buna yanaÅŸmadınız. Size ben medreseye gideceÄŸim deseydim izin vermeyecektiniz. Gidiyorum ama inÅŸallah hafızlığı tadınca geleceÄŸim. Hakkınızı helal edin. Bir süre telefonum kapalı ve açmayacağım." ifadeleri yer aldı.
 
NE OLMUÅžTU?
 
Ä°çiÅŸleri Bakanlığının "Terörden Arananlar Listesi'nde" "mavi kategoride" bulunan ve başına 1 milyon 500 bin lira ödül konulan sanık AyÅŸenur Ä°nci, 15 Aralık'ta Habur Sınır Kapısı'nda güvenlik güçlerine teslim olmuÅŸtu.
 
Adıyaman'a getirilen zanlı, 19 Aralık'ta nöbetçi sulh ceza hakimliÄŸince adli kontrol hükümleri uygulanarak serbest bırakılmıştı.
 
Ä°nci, 31 Aralık 2018'te Cumhuriyet savcılığının itirazı üzerine tutuklanmıştı.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.