Sosyal Medya

Güncel

Ergün Yıldırım / Cinsiyet eşitliği üzerinden İslam’a taarruz

Ergün Yıldırım - Yeni Şafak



Büyük bir taarruz altındayız. Cinsiyet eÅŸitliÄŸi taarruzudur bu. Bütün dünya bu fitnenin ateÅŸ topları altında yanıyor. Alevler içinde dolaşıyoruz. Bütün deÄŸerler yanıyor. Haramın ve fuhÅŸiyatın dumanları bizi boÄŸuyor. Önce Hollywood Sineması iki oÄŸlanın beraberliklerini normalmiÅŸ gibi gösteren film yaptı. Sonra da bu filme Oscar ödülü verdi. Dünyanın en büyük sinema ödülü homoseksüellere verilerek sanat icra edilmiÅŸti. Sinema bir kez daha büyücü rolünü oynamıştı. Bu büyücülük çaÄŸdaÅŸtı, son teknolojiyi kullanıyordu, olaÄŸanüstü estetikti. Artık bu Oscar ödüllü film peÅŸinden yenileri sökün etti. Filmlerin bir karesinde mutlaka homoseksüellik geçer hale gelirdi. Mutlaka bu karedeki oyuncular çok insaniydi. Bu insanilikleri sapkınlık davranışlarını hoÅŸ görmeyi pompalıyordu. Kötü olan ise onları “öteki” gören düÅŸünceler ve toplum. Hatta Türkiye’de de AB desteÄŸiyle yapılan filmlerde bu konular iÅŸlenmeye baÅŸladı.

Batı’da artık bu yeni akım, her çeÅŸit cinsiyet iliÅŸkilerini özgürlük adıyla normal görüyor. Hatta özgürlüÄŸün turnusol kağıdı haline geldi. Müslümanlığımızı da, demokratlığımızı da, insan haklarına taraftar olup olmadığımızı da bununla ölçüyorlar. Nasıl bir gözü dönmüÅŸlük bu? Avrupa kültüründen yükselen tutumlar sinema ile sınırlı kalmadı. Arkasında reklamlarda kullanılmaya baÅŸlandı. Hatta papa, bir erkekle öpüÅŸürken gösterildi. Kadının kadınla öpüÅŸmesi ya da erkeÄŸin erkekle öpüÅŸmesi, Avrupa’nın çoÄŸu ÅŸehrinde reklam billboardlarında karşılaÅŸtığımız olaÄŸan ÅŸeyler.

Åžimdi bunu sosyolojiyle bir teoriye dönüÅŸtürdüler. Adına da toplumsal cinsiyet eÅŸitliÄŸi diyorlar. Büyük bir yalanı bilimle maskeliyorlar. Cinsiyetin fizyolojik ve metafizik boyutlarını inkar ediyorlar. Bunlar post-modern inkarcılar. Cinsellik üzerinden gelen inkarcılık. Allah’ın cinsellik üzerindeki helal ve haram sınırlarını ters yüz eden inkarcılık. Ä°nsanın cinsel doÄŸasına saldıran barbarlar, sosyolojiyi de buna alet ediyorlar. Sosyoloji, fitnelerin silahına dönüÅŸüyor. Ahlak ve doÄŸayı bozmaya yönelen bir araç bilim haline geliyor. Bütün doÄŸayı yaÄŸmalayan Batı zihniyeti, ÅŸimdi de sonuna kadar insan doÄŸasını yaÄŸmalıyor.

CinselliÄŸi yaÄŸmalayan barbarlar, ÅŸimdi de biri açık diÄŸeri baÅŸörtülü iki kadın üzerinden aynı fesatlığı yayıyor. Bir kitabın kapağında görüyoruz bunu. ÖtekiliÄŸi başı açık ve başı kapalılığa indirgeyen bu cinsiyet eÅŸitliÄŸi mukallitleri, Ä°slam’a saldırıyorlar. BaÅŸörtüsü ve başı açıklığı ötekilik etrafında kurguluyorlar. Sonra, bu iki imge etrafında ötekiliÄŸi aÅŸan bir özgürleÅŸme olarak lezbiyenliÄŸi pazarlıyorlar. Lezbiyenlik, Türkiye’de baÅŸörtü etrafında yaÅŸanan “ötekiliÄŸi” aÅŸan bir yol gibi gösteriliyor.

Ä°nsan, özgürlüÄŸe de durduÄŸu yerden bakar. Bunlar lezbiyenlikte durarak bakıyorlar. Oradan bakınca da sapkınlık normal gözüküyor. Çünkü sapkınlıktan bakan sapkınlık görür. Gövdeden bakan gövde, akıldan bakan da akıl görür. Ä°slam’a lezbiyenlik ve homoseksüellikte durarak bakanlar sadece “öküzlerin Tanrıya baktıkları” gibi bakarlar. Öküzlüklerinden yansıyan bir Tanrı icat ederler kendilerine. Kitabının kapağına baÅŸörtülü ve baÅŸörtüsüz iki kadını lezbiyenlik içinde kurgulayan da bunu yapıyor.

Artık Türkiye’de Ä°slam’a yönelen büyük kültürel taarruzlar var. Bu taarruzların büyük kısmı kadınlar üzerinden yapılıyor. En yeni biçimi ise cinsiyet eÅŸitliÄŸi adı altında her çeÅŸit lezbiyenlik ve oÄŸlancılığın olumlanmaya baÅŸlanması. Taklitçilerimiz yine iÅŸ başında. Eskiden kadın hakları diye mukallitlik yaparlardı, ÅŸimdide lezbiyenlik ve homoseksüellik diye bağırarak bunu yapıyorlar. Allah’ın helal ve haram sınırlarını tanımıyorlar. Tam tersine bununla ilgili yüzyıllar içinde oluÅŸmuÅŸ toplumsal kabulleri, kültürel kodları ve sembolleri imhaya kalkışıyorlar. Bu, gerçek anlamda kültürel bir savaÅŸtır. Mukallitlerin, Batı kültürünün savaÅŸçılarıyla yerli olanların savaÅŸçıları arasında yürüyecek bir savaÅŸ. Çatışma derindir, çünkü anlamı yok etmeye yönelmektedir. Anlamını kaybeden bir toplum köleleÅŸir. BaÅŸka toplumların anlamlarına bağımlı toplumlar köle toplumlardır. Biz buna karşı savaÅŸacağız. Kültürümüzü, dinimizi ve helal-haram sınırlarımızı korumak için savaÅŸacağız. Anlam dünyamızı korumak için savaÅŸacağız. ErkeÄŸimizi ve kadınımızı korumak için savaÅŸacağız. Entelektüel ve bilimsel gazamız mübarek olsun!

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.