Sosyal Medya

İstanbul’da sadece yollar değil kaldırımlar da işgal altında

İstanbul’un sadece taşıt trafiği sorunu mu var? Ya da sadece yollar mı işgal altında? Kaldırımlar, yeşil alanlar, parklar da işgal altında değil mi?



Hasan Öztürk / Yeni Åžafak
 
Araçlar Ä°stanbul trafiÄŸinde yolların iÅŸgal edilmesi nedeniyle hareket edemezken aynı zamanda insanlar da sokaklardaki, kaldırımlardaki, yeÅŸil alanlardaki ve parklardaki iÅŸgaller nedeniyle yürüyemez halde deÄŸil mi?
 
GÜNLÜK MOBÄ°LÄ°TE 31 MÄ°LYON
 
Ak Parti Ä°stanbul BüyükÅŸehir Belediye BaÅŸkan Adayı Binali Yıldırım, rakibi CHP’li Ekrem Ä°mamoÄŸlu’nun Ä°SPARK’a ait otoparklar için vadettiÄŸi “1 TL’ye indireceÄŸim” sözü için, “O zaman yollarda hiç hareket edilemez” dedikten sonra, ulaşım ve trafik sorunuyla ilgili ÅŸunları söylemiÅŸti:
 
“Yollar otopark haline getirildi. Adeta damarlardaki plak oluÅŸması gibi bir ÅŸey bu. Yolların araçlar tarafından iÅŸgal edilmesi en büyük problem.”
 
Binali Bey yollarla ilgili tespitte bulundu. Biz de yaya yolları, kaldırımlar, parklar ve yeÅŸil alanlarla ilgili gözlemlerimizi paylaÅŸalım ki “ulaşım ve trafik” meselesinin sadece taşıt trafiÄŸi açısından ele alınmaması gerektiÄŸine iÅŸaret etmiÅŸ olalım.
 
Bu arada, yine ÅŸu bilgiyi hatırlayalım… Ä°stanbul’da günlük mobilite yani “insan hareketi” 31 milyon. Günde 31 milyon insan Ä°stanbul’da hareket ediyor.
 
Ve bu hareketin tamamı taşıtlarla yapılmıyor. Yani insanlar bir yerden bir yere giderken sadece araç kullanmıyor. Aynı zamanda yürüyor da.
 
YOLLARIN Ä°ÅžGALÄ° ARAÇLAR Ä°ÇÄ°N, KALDIRIMLARIN Ä°ÅžGALÄ° YAYALAR Ä°ÇÄ°N ENGEL
 
Araçlar için yolların iÅŸgalden kurtarılması nasıl düÅŸünülüyorsa, yayalar için de kaldırımların iÅŸgalden kurtarılması trafik akışkanlığı ve güvenliÄŸi için gereklidir. Kaldırımların iÅŸgal altından kurtarılmasıyla yayaların güvenli ve saÄŸlıklı hareketi saÄŸlanmış olur.
 
Ä°stanbul’da kaldırımlar standartların dışında. Ä°stanbul’daki kaldırımlar özellikle Suriçi’nde bu standartların çok gerisinde.
 
Hal böyleyken bir de kaldırım iÅŸgalleri var ki sormayın!
 
Belediyelerin “iÅŸgaliye bedeli” adı altında bir gelir kalemi bile var. Yani, bir esnaf kapısının önündeki kaldırıma masa, sandalye, tezgah gibi ticari eÅŸyalarını koyuyor. Bunun öncesinde de gidip belediyeye “iÅŸgaliye parası” ödüyor. Bir de bakıyorsunuz, yayaların kullanması gereken kaldırım bir lokantanın ya da kafenin “açık alanı” veya bahçesi oluvermiÅŸ!
 
Sayısız örnekleri var.
 
Sayfiye yerlerde, yaya trafiÄŸinin az olduÄŸu yerlerde bu tür uygulamalar “istisna” olarak yapılabilir. Ä°stisna Ä°stanbul’da vaka-i adiyeden olmuÅŸ. Sıradan bir uygulama. Hatta, her esnafın kapısının önü doÄŸal kullanım alanı gibi sanki.
 
Bazıları, kaldırımları belediyeye ödediÄŸi iÅŸgaliye bedeli üzerinden “sahiplenmiÅŸ”, bazıları nasıl olsa kimse fark etmiyor diyerek.
 
ÖrneÄŸi çok ama çoÄŸu Ä°stanbullunun en azından yılda bir kez kullandığı güzergahtan bir örnek vereyim yetsin.
 
BEBEK ARABASIYLA KALDIRIM YERÄ°NE CADDEDEN YÜRÜMEK ZORUNDAYSANIZ
 
Havaalanı/Aksaray metrosunu kullanan bir vatandaÅŸ, Vatan Caddesi’ndeki Emniyet Durağı’nda inip, oradan FevzipaÅŸa Caddesi’ne yürüyecek olsa bakın nelerle karşılaşıyor.
 
Zorunlu olarak AkÅŸemsettin Caddesi’ni kullanacaksınız. Ancak caddedeki kaldırım standartların çok gerisinde ve iÅŸgal altında!
 
Cadde öncelikli olarak saÄŸlı-sollu parklamalar nedeniyle birer ÅŸerit kapalı. O yüzden olaÄŸanüstü bir taşıt yoÄŸunluÄŸu yaÅŸanıyor. Yine o taşıt yoÄŸunluÄŸuna ek olarak onlarca lokanta ve iÅŸyerine gelenlerin ikinci sıra parklama çabası, trafiÄŸin durmasına neden oluyor. (Allah’tan daha yeni Fatih Belediyesi caddeyi ortadan plastik dubalarla bölmüÅŸ de trafik akışı kısmen rahatlamış.)
 
Diyebilirsiniz ki bu durum yayaları neden ilgilendiriyor? Hemen anlatayım.
 
Caddenin sağında ve solunda kaldırım var. Kaldırımların büyük bir kısmı iÅŸgal altında. O yüzden yayalar kaldırımdan deÄŸil caddeden yürümeye çalışıyor. Hele bebekli aile iseniz. Çocuk arabasını süreceÄŸiniz kaldırım olmadığı için doÄŸrudan caddeden yürümeye çalışacaksınız ki bu hiç de kolay deÄŸil. Yolcuların ellerindeki bavullarla yürümesi ise neredeyse imkansız! Engelliler mi? Onların orada bulunma hakkı bile yok!
 
SaÄŸ taraftaki kaldırım standartların çok dışında daracık. Bir de iÅŸgal altında. Zemini de hiç yürümeye uygun deÄŸil.
 
O zaman ÅŸöyle bir tablo ile karşılaşıyorsunuz.
 
Onlarca insan, kaldırımdan yürümeye çalışıyor, yürüyemiyor.
 
Onlarcası, caddeye inip onlarca aracın arasında yürümeye çalışıyor, bu esnada onlarca araç kornası çalıyor..! Ä°nsanlar panikle saÄŸa sola kaçışıyor.
 
AkÅŸemsettin Caddesi’ndeki yaya kaldırımı sorunu, maalesef Ä°stanbul’un çoÄŸu semti ve caddesi için geçerli.
 
Bir önceki yazıda, Ä°stanbul’un keÅŸmekeÅŸliÄŸine raÄŸmen kendi ölçeÄŸindeki metropollerden daha güvenli olduÄŸundan bahsetmiÅŸtik.
 
Güvenlik güçlerinin olaÄŸanüstü çabası ve özverisiyle saÄŸlanan huzur ortamına ÅŸehir plancılarının yaya trafiÄŸine iliÅŸkin düzenlemeleri de eklenebilirse keÅŸmekeÅŸlikten bir nebze uzaklaşılabilir.
 
Ä°stanbul’un trafik sorunu derken, bu soruna mutlaka yaya trafiÄŸini de eklemek gerekir. Sadece yol ve parklama meselesi üzerinden Ä°stanbul trafiÄŸine çözüm bulmak mümkün deÄŸildir.
 
Haksız mıyım?

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.