Sosyal Medya

Güncel

Beykoz'da bulundu: Ä°stanbul'un tarihi 'TaÅŸ Devri'ne kadar gitti

İstanbul Beykoz'da yapılan yüzey araştırmalarında bulunan taş figürler, İstanbul'daki yaşam izlerini yontma taş devri olarak ifade edilen Paleolitik döneme kadar götürdü.



Ä°stanbul Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Tarih Öncesi Arkeolojisi Anabilim Dalı ÖÄŸretim Üyesi Doç. Dr. Emre GüldoÄŸan tarafından, 2013'ten itibaren Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın izniyle Silivri, Çatalca, Büyükçekmece, Beylikdüzü, GaziosmanpaÅŸa, Sarıyer, Beykoz, Kartal, Pendik, Maltepe, Sancaktepe, Sultanbeyli, Tuzla, Åžile ve Çekmeköy'de yürütülen Ä°stanbul Ä°li Yüzey AraÅŸtırmaları (Ä°stYA) Projesi çerçevesinde yapılan araÅŸtırmalar sonucunda önemli buluntular elde edildi.
 
GüldoÄŸan'ın Beykoz Belediyesi'nin desteÄŸiyle eylülde yaptığı yüzey araÅŸtırmasında, gerek Ä°stanbul'un kültür tarihi, gerekse ülke arkeolojisi açısından önemli olan tarih öncesi dönemlere tarihlenen yontma taÅŸ buluntularının yanı sıra taşınabilir kaya sanatı örnekleri olarak adlandırılan iÅŸlenmiÅŸ insan yüzü biçimli taÅŸ, hayvan biçimli kırık taÅŸ figürü ile üzeri çizili 2 taÅŸ nesne bulundu.
 
Benzerlerine özelikle Paleolitik dönem sonlarında dünyanın farklı bölgelerinde rastlanılan ve Türkiye'de yapılan arkeolojik yüzey araÅŸtırması sırasında grup olarak elde edilen ilk örnekleri oluÅŸturan buluntular, Ä°stanbul'un tarih öncesi dönemlerdeki rolünün anlaşılmasına önemli katkı sunacak.

18-12/13/20181213_2_33903849_39847232.jpg


'KAYDA GEÇMÄ°Åž BU TARZ BÄ°R BULUNTU GRUBU YOKTUR'
 
AraÅŸtırmasıyla ilgili AA muhabirine açıklama yapan Doç. Dr. Emre GüldoÄŸan, kentte son yıllarda kentsel dönüÅŸüm, ulaşım ve inÅŸaat faaliyetlerinden dolayı arkeolojik alanlarla ilgili tahribatlar yaÅŸandığını belirterek, Ä°stanbul'la ilgili günümüze kadar gelen arkeoloji potansiyelinin ne olduÄŸunu araÅŸtırmak üzere Ä°stYA Projesi'nin yürütüldüÄŸünü söyledi.

18-12/13/20181213_2_33903849_39847233.jpg


Ä°stanbul'un Anadolu ve Avrupa yakalarındaki 15 ilçesinde altı sezondur devam eden Ä°stYA Projesi kapsamında günümüze kadar tarih öncesi dönemlerle ilgili herhangi bir arkeolojik kaydın bulunmadığı Beykoz ve çevresi için ilk örnekler olarak deÄŸerlendirilebilecek buluntular elde ettiklerini anlatan GüldoÄŸan, ilçedeki çalışmalarının Beykoz Belediyesi'nin desteÄŸiyle gerçekleÅŸtirildiÄŸini kaydetti.
 
GüldoÄŸan, ilçedeki çalışmalarda tarih öncesi dönemlere tarihlenen yontma taÅŸ buluntularla beraber çanak çömlek örnekleri ile taşınabilir kaya sanatı örneklerinin bulunduÄŸunu dile getirerek, ÅŸöyle devam etti:
 
"Çalışmamızda, ülkemiz sınırlarında az olarak temsil edilen özellikle Paleolitik dönemin sonlarında dünyada farklı yerlerde rastlanılan örneklerle karşılaÅŸtık. Daha önce Ä°stanbul ve çevresinde kayda geçmiÅŸ bu tarz bir buluntu grubu yoktu. Grup halinde bulunan ilk örnekler. Zaten Beykoz'da arkeolojik anlamda tarih öncesiyle ilgili bir kayıt yok. Bu yıl yapılan çalışmalarla tespit edildi. Bunlar, bölgenin arkeolojik geçmiÅŸinin ortaya çıkartılmasında önemli bilgileri barındırıyor."


18-12/13/20181213_2_33903849_39847231.jpg


Taşınabilir kaya sanatı örnekleri arasında bir iÅŸlenmiÅŸ insan yüzü biçimli taÅŸ, hayvan figürü olduÄŸu düÅŸünülen kırık taÅŸ ile üzeri çizili iki taÅŸ nesne bulunduÄŸunu anlatan GüldoÄŸan, benzerleri Paleolitik dönem sonlarında taşınabilir sanat eseri olarak görülen bu eserlerin biçimlendirme yöntemlerinin diÄŸer buluntulardan farklı olduÄŸunu kaydetti.
 
'ÜÇGEN BÄ°ÇÄ°MLÄ° GÖZLER Ä°LE KAÅž KEMERLERÄ° OLDUKÇA NET'
 
Doç. Dr. Emre GüldoÄŸan, figürlerin doÄŸal bir süreç sonucu oluÅŸup oluÅŸmadığını anlamak amacıyla jeoloji ve coÄŸrafya bilimi uzmanlarınca da deÄŸerlendirildiÄŸini anlatarak, ÅŸöyle konuÅŸtu:
 
"Aldığımız görüÅŸler sonucunda söz konusu buluntuların doÄŸal olmadıkları belirlendi. Buluntulardaki insan yüzü biçimli olan taÅŸ nesne üzerinde üçgen biçimli gözlerle kaÅŸ kemerleri ve burun oldukça net bir biçimde ayırt edilmekte. Taşın kalan kısımlarında da az olsa da iÅŸlenme izleri görülüyor. Figürün olarak adlandırılan kum taşından biçimlendirilen nesnede ise özellikle zemine oturduÄŸu düÅŸünülen kısımda iÅŸleme izleri oldukça belirgin olarak yapılmış.
 
TaÅŸ üzerinde çeÅŸitli yerlerde kazıma izleri ve kenarlarda ise düzeltme izleri net bir biçimde görülmekte. Üzeri çizili taÅŸlardan ilki yine kum taşından oval biçimli kenar kısımları yuvarlaklaÅŸtırılmış, üzerinde ise birbirini kesen doÄŸrusal çizgiler yer alıyor. Ä°zler üzerinde yapılan çalışmalarda derinliklerinin farklı olduÄŸu görülmekte. Bilinçli bir ÅŸekilde taşın üzerine bu izlerin açıldığı düÅŸünülmekte. DiÄŸer taÅŸ nesnede ise her iki yüzde birbirini çapraz olarak kesen iki doÄŸrusal çizgi dikkati çekmekte. Dörtgen bir kum taşından biçimlendirilmiÅŸ nesnede her iki yüzeydeki çizgilerin kesiÅŸim noktaları aynı yere gelecek ÅŸekilde açıldığı görülmekte."

18-12/13/20181213_2_33903849_39847230.jpg


YÜZEY ARAÅžTIRMALARI DEVAM EDECEK
 
Emre GüldoÄŸan, Ä°stanbul'un tarih öncesi dönemiyle ilgili çalışmalar yapıldığını belirterek, "Bizim çalıştığımız bölgede tarihi öncesiyle ilgili herhangi bir kayıt yoktu. Bu açıdan hem yayılımı göstermesi hem de insan izlerinin buralarda takip edilebilmesi adına önemli sonuçlar barındırıyor. Ä°stanbul'un Paleolitik dönemden beri gelen kültürel tarihi anlamında bir geçmiÅŸi var. Ancak bu belirli bölgelerdeydi. Biz bunun Beykoz'a kadar yayılımını gördük." diye konuÅŸtu
 
GüldoÄŸan, bulunan nesnelerin gerekli çalışmaların ardından Ä°stanbul Arkeoloji Müzesi'ne teslim edildiÄŸini ifade ederek, Ä°stanbul Ä°li Yüzey AraÅŸtırmaları Projesi kapsamında çalışmalara 2019'da da Beykoz'da devam edeceÄŸini dile getirdi.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.