Sosyal Medya

Abdullah Gül'e yakın isim: Ne olmuş yani?

Abdullah Gül'e yakınlığı ile bilinen Fehmi Koru Abdullah Gül'e yönelik son dönemde artan eleştirilere Ocak Medya'daki köşesinden cevap verdi.



“Türkiye’de siyasi hayata bulaÅŸmış isimler arasında iÅŸi en zor olan kiÅŸi kimdir?” diye sorulsa benim hiç duraksamadan vereceÄŸim isim ÅŸudur: 11. CumhurbaÅŸkanı Abdullah Gül…
 
AK Parti denildiÄŸinde ilk akla gelen birkaç isimden biri, AK Parti iktidarının ilk baÅŸbakanı, uzun yıllar dışiÅŸleri bakanı ve aynı partiden ilk cumhurbaÅŸkanı olan Gül, bazısı ‘gazeteci’ sıfatını taşıyan çoÄŸu ‘trol’ diye tanımlanan ‘yeni AK Partili’ tipler tarafından her fırsatta çarmıha gerilmek isteniyor.
 
Son suçu ağır: Vaktiyle birlikte siyaset yaptıkları Saadet Partisi lideri Temel KaramollaoÄŸlu ile görüÅŸmesi yetmezmiÅŸ gibi, CHP’nin genel baÅŸkanı Kemal KılıçdaroÄŸlu‘nun “GörüÅŸebilir miyiz?” teklifine de olumsuz cevap vermemiÅŸ, onunla da görüÅŸmüÅŸ…
 
Hem de yerel seçimlere gidilirken…
 
Bugün biri “KılıçdaroÄŸlu’na aday ismi de önerdi” diye yazıyor.
 
Aman ne kadar kötü bir iÅŸ yapmış 11. CumhurbaÅŸkanı…
 
Oysa sorulması gereken esas soru şu değil midir:
 
“Saadet Partisi ve CHP liderlerinin görüÅŸ almak için görüÅŸme ihtiyacı duydukları Abdullah Gül ile, kurucusu olduÄŸu partinin ileri gelenleri neden sıkça görüÅŸmüyor, neden kritik dönemeçlerde ne düÅŸündüÄŸünü öÄŸrenmek ve varsa isimler önermesi için kapısını çalmıyor?”
 
Kaht-ı rical kaderimiz olmamalı
Türkiye’nin uluslararası platformlarda sesini duyuracak, tezlerini savunacak fazla isim yok. Deneyimli siyaset kiÅŸileri konusunda fukara bir ülkeyiz. SöylediÄŸi sözün bir ağırlığı olan, geçmiÅŸte kurduÄŸu ikili ve çoklu iliÅŸkiler sayesinde bugün de aÄŸzından çıkanlara güvenilen kimimiz var?
 
Hiç kuÅŸkusuz Abdullah Gül bu sorularıma cevap olabilen nadir kiÅŸilerin başında geliyor.
 
Zaten bu sebeple kapısı çalınıyor.
 
Yalnızca Saadet ve CHP liderleri tarafından deÄŸil, ülkemizi ziyaret eden nice yabancı devlet adamı, uluslararası gazeteci, Türkiye üzerine çalışan bilim insanı tarafından da…
 
ÇaÄŸrıldığında -ki sıkça çaÄŸrılıyor- uluslararası toplantılara katılıyor, pek çok etkinlikte onur konuÄŸu konuÅŸmacı olarak yer alıyor.
 
AK Parti’nin kendi içinden çıkmış uluslararası çapta bir siyaset bilgesi olarak kendisiyle övünmesi gerekmez mi?
 
Kapısını herkese açık tutması beklenen biri 11. CumhurbaÅŸkanı Gül; o sebeple AK Parti’den önemli isimler yanında, görüÅŸlerini merak eden ülkemizin meraklı insanları -araÅŸtırmacılar, gazeteciler- de kapısını aşındırıyor.
 
CHP’nin ve Saadet Partisi’nin ve baÅŸka çizgiden insanların Gül‘e atfettikleri deÄŸer AK Parti’yi sevindirmeliydi.
 
Neticede o partilere mensup olanlar da bu ülkenin insanları. AK Parti’nin tabanı ile CHP ve Saadet’in tabanlarının birlikteliÄŸi ülke için en geniÅŸ mutabakat zeminini teÅŸkil eder; Abdullah Gül iÅŸte bunu saÄŸlayabilecek bir siyasi figür.
 
AK Partili olunca AK Partili olmayanları ‘düÅŸman’ bellemek mi gerekiyor?
 
Galiba öyle.
 
Hatta, AK Partili olmayanları ‘düÅŸman’ bellemeyen AK Partilileri de ‘düÅŸman’ belleyenler çıkıyor günümüzde.
 
Dün AK Parti’ye küfrediyorlardı, bugün ise AK Parti namına…
ÇoÄŸu nevzuhur AK Partililer bunlar…
 
Bazısını medya camiası içerisinde yer aldıkları için tanıyorum. Ä°çlerinde, AK Parti’nin kurulduÄŸu dönemde bulundukları medya grubunda yeni parti aleyhine çevrilen her türlü tezviratta ön safta yer almış olanlar var. Daha belediye baÅŸkanlığı döneminde Tayyip ErdoÄŸan‘ı yetkilisi olduÄŸu televizyon kurumunun kapısından içeri sokmamakla övünenleri bile hatırlıyorum.
 
GazeteciliÄŸi siyasetin yedek lastiÄŸi olmak sanıyor ve goygoyculuk yapmayı yorumculuk olarak sunuyor o bazıları…
 
AK Parti’yi samimi destekleyen kitle onların ÅŸimdilerde AK Parti namına sergiledikleri tezviratları hayretle izliyor.
 
Oylarının yüzde 50’den yüzde 40’lara yaklaÅŸması AK Parti’nin, iktidar için MHP ile ittifakın ÅŸart hale gelmesinin sebebi nedir sanıyorsunuz?
 
DiÄŸer partilerin Gül‘e gösterdikleri ilgiyi AK Parti de gösterse, her kritik konuda onun birikimlerinden de yararlanıldığını belli edecek biçimde davranılsa ve bu tavır izlenen politikalara da yansısa, acaba yine de MHP desteÄŸine ihtiyaç duyulur hale gelinir miydi?
 
Ben gelinmeyeceÄŸini düÅŸünenler arasındayım.
 
Temel KaramollaoÄŸlu ve Kemal KılıçdaroÄŸlu ile görüÅŸmelerinde liderlere birkaç ay sonra yapılacak seçimde aday ismi telkininde bulunmuÅŸ mudur Abdullah Gül?
 
Sanmam. Onlar sormamış, o da böyle bir telkine ihtiyaç duymamıştır.
 

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.