Sosyal Medya

Güncel

Kurban kesmek kimlere vaciptir?

Hanefi mezhebinde servet kiminse kurban borcu da onun olduğundan, aile içinde kimin şahsına ait parası varsa onun kurban kesmesi gerekir. Bu ister erkek ister kadın olsun.



Şayet bir ailede hem kadının hem de erkeğin ayrı ayrı sermayeleri varsa, dinen zengin sayılan kişi kurban kesmelidir. Her ikisi de zengin ise, ikisi de kurban kesmelidir.

Kurban kesmek dinen zengin sayılan Müslümanlara vaciptir. KurbandazenginliÄŸin ölçüsü ise şöyledir:

Zaruri ihtiyaçlarından fazla olarak, elinde 85 gram altın veya 595 gram gümüş yahut bunların deÄŸerinde para ve mal bulunan kimse zengindir.

Zekâtta olduÄŸu gibi, kurban nisabı üzerinden bir sene gibi bir müddetin geçmesi ÅŸart deÄŸildir. Ayırca koyun, keçi ve sığır gibi otlayan hayvanlar ve ticaret malları nisap miktarında hesaba dahil edilir. Bu malların çoÄŸalan ve artan cinsten olması da ÅŸart deÄŸildir. Meselha yirmi tane koyunu olan bir kiÅŸinin koyunlarının toplam tutarı altın ve gümüşteki nisap miktarını buluyorsa, bu insan zengin demektir. Yine elinde nisap miktarına ulaÅŸan ticaret malı bulunan bir kimse de kurban hususunda zengin sayılır ve kurbanı keser.

DiÄŸer taraftan oturduÄŸu evden baÅŸka bir gayrimenkulu olan bir insan, onun kira geliriyle aylık ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra elinde nisap miktarına ulaÅŸan bir meblaÄŸ mevcut olursa ona da kurban kesmek vacip olur.

Bunun gibi, borçlu olan bir insan elindeki malını borcuna verdiği takdirde geriye nisap miktarı kadar bir meblağ kalabiliyorsa, buna da kurban kesmek icap eder. Hattha yazlık ve kışlık olarak iki takım elbisesinin dışında nisap miktarına ulaşabilecek başka elbiseleri olan kimse de bu hususta zengin sayılmaktadır. Bazı fıkıh kitaplarımızda şöyle bir hüküm de vardır:

"Bir kimsenin kendi oturduğu evden başka bir evi olursa, onu ticaret veya kira için kullanmasa bile yine onun için kurban vacip demektir."

Kurban kesmesi vacip olan kimsenin Kurban Bayramı'ndan önce olduğu gibi, Kurban Bayramı'nın 1., 2. ve 3. günleri içinde de nisap miktarına ulaşan bir mala sahip olması yeterlidir. Yâni, nisap miktarını tutan malın üzerinden bir yılın geçme şartı aranmaz. Meselâ Kurban Bayramı'nın birinci günü ihtiyaçlarının dışında eline nisap miktarına ulaşan bir para geçen kimsenin kurban kesmesi vâciptir.

Zekâtta olduğu gibi, zarurî (aslî) ihtiyaçlar şunlardır:

Oturulan ev, evde kullanılan eşya, binek vasıtası, iş ve sanatta kullanılan malzeme ve âlet, kışlık ve yazlık elbise, bir aylık, başka bir görüşe göre bir senelik yiyecek ve içecek gibi erzak.

İşte bunlardan fazla olarak elinde nisap miktarı kadar malı olan kimseye kurban kesmek vaciptir.

Ayrıca, “Kurbansız olur mu, kurban insanın saÄŸlığına düşer.” sözünün dinî bir dayanağı yoktur. Hattâ insan zengin olsa da saÄŸlıklı olmayıp hasta veya sakat olsa bile yine kurban kesmesi vaciptir. DiÄŸer yönden kurbanın ÅŸartları arasında hiçbir yerde “saÄŸlık” aranmaz. Yalnız kurban kesecek kimse, ÅŸu niyette bulunabilir:

“Ya Rabbi, aslında bize ihsan ettiÄŸin bu kadar nimetin karşılığında kendimi sana kurban etmem gerekirdi, yalnız sen insan kurban edilmesini haram kıldın. Benim yerime bu hayvanı kesiyorum.”

Bu sözler kişinin hâlis niyetini ve ihlâsını gösterir.

Borç para alınarak kurban kesilmez. Åžayet insan Kurban Bayramı günlerinde kurban kesebilecek bir zenginliÄŸe ulaşırsa, ancak o zaman kurban kesmesi vacip olur.

“Mahalleden, komÅŸulardan ayıp oluyor.” diye borca girip kurban kesmek de doÄŸru deÄŸildir. Ã‡Ã¼nkü Cenab-ı Hak, kula takatının üstünde bir mükellefiyet yüklemez.Böyle bir düşünce ihlâsı da zedeler. Çünkü bu takdirde baÅŸkaları görsünler, onlara karşı ayıp olmasın diye kurban kesilmektedir ki, kulluk ÅŸuuruna aykırı düşer.

Fakat, zengin olmamakla beraber kurbanlık bir hayvan alacak kadar parası olan kimse kurbanı alır, keser, etini de çoluk çocuÄŸuyla birlikte yer. Bununla yine sevaba girer.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.