Güncel
Uhuvvet nerede? Çocuklar zehirleniyor!-Selahattin Gezer
Follow @dusuncemektebi2
Bu yazı satılmış hainleri ve küffarın yoldaşlarını, sahte gözyaşı döken sahte Müslümanları ilgilendirmez! Bu yazı sadece bizi ilgilendirir! Bir türlü elif gibi sırlanamadığımız, kusurlarımız ve devleşen kibirlerimiz ile omuz omuza veremediğimiz bizi ilgilendirir Gelsin çaylar, gitsin çaylar Kebabın iyisi nerede? Muhabbetin dibini bulmalı kaymağı, balı eksik etmeden Ve Zındıka Komiteleri halimize, dağınıklığımıza bakıp bakıp gülmekte Ama ağlayan mazlumlar, kimyasalı yiyen çocuklar Çok dağınığız çok Öyle suçluyuz ki
Esed iti İdlib'de itlik yaparak kimyasal bomba kullandı… İsimleri farklı olsa da, zalimler aynı karanlık ve soğuk evin çocuklarıdırlar… Kendi milletini bombalayan FETÖ ve Esed İslam Âlemine dünyayı zehir eden haçlılardan hiç bir farkları yoktur ki!
Hadi diyelim; Esed ve Siyonist haçlı küffarı, zalim ruhlarının gereği olarak zulüm yapıyorlar… Asıl bizim uhuvvet fukarası 1 milyar 700 milyonluk Müslümanların gerekeni yapmaması zulüm değil mi? Zulme gereken cevabı vermemek zulüm olmuyor mu? Biz çocuklarımıza sahip çıkmayınca, alçakların ürettiği kimyasalı, küffarın bir şubesi olan Esed denen uzun boylu, alçak ruhlu herif zehirlemek için kullanıyor… Ah uhuvvet nerelerde tutsaksın ve ne zaman sinelerimize çökeceksin?
Zalim küffar, Esed'e Müslüman çocuklarını imha ettiriyor, tedavi olmasınlar diye hastaneleri bombalatıyor… Batının tetikçisi Esed, kimyasalı salıyor, çocukların kanı çekiliyor yüzler bembeyaz; dünyaya lanet edercesine ağız dolusu köpükler… Sıra sıra dizilen soluksuz çocukların bakışlarında İslam ülkeleri liderlerine ve maddi gücü olup mazluma imdat etmek yerine sadece sıra sıra Rezidansları, her türlü lüksü dikenlere lanet edercesine bakışlar var… Biz kardeşlerimiz için ayağa kalkmayınca Ortadoğu'da kadınlarımızın namusu, çocuklarımızın canı ayaklar altına itiliyor... Gelsin kebaplar, içilsin çaylar; yok edilen sadece mazlum Müslümanlar… İhmalimiz kâfirin bileğine güç, yüreğine ahlaksız cüret…
Zalimleri alkışlayana zaten sitem edilmez... Benim sitemim uhuvveti yitirmiş inanlara… İnandık iman ettik ile olmuyor… Sağlığımız sıhhatimiz yerinde Yarabbi şükür demekle olmuyor… Namazımı kıldım, orucumu tuttum, çocuğumu kimseye muhtaç etmedim demekle olmuyor… Bana ne insanların sıkıntısı; benim derdim bana yeter bu hiç olmuyor… İsrail'de ezan susturuluyor, Suriye'de çocuklar katlediliyor… Suriye'de çocuklar kimyasal soluyor… Ayağa kalkmaz isek, kararlı şekilde: “Yeter” demez isek, belki de yarın bizim çocuklarımız…
Uhuvvet: kişisel kusurlarımızı bir kenara bırakarak, fakatsız küffar karşısında kucaklaşmaktır… Arızalı, yamulmuş halka dahi olsak İslam zincirinden kopmamak, sımsıkı tutunup, zalimlerin cesaretini kırmaktır… Madem Allah emretmiş, Efendimiz dilinde büyük bir sevda olmuş, kardeş olmaya can atmak ve gereğini yapmak gerekmez mi? Unutmayalım: Her nerede zulme uğramış bir Müslüman var ise bunda bizim duyarsızlığımız tetikçi olmuştur! Zalim insafsız düşman karşısında tek tesirli silahımız İslam Uhuvvetidir. Silahlar kuşanılmalı, arada boşluk bırakılmamalı, elif gibi yan yana sağlam durup, çocukların intikamı alınmalı!

Henüz yorum yapılmamış.