Kürsü
Çocuğunuzun ruh sağlığı sizin ellerinizde!

Psikolog Zuhal Tüylü, anne ve baba tutumlarının çocukların ruh sağlığına etkileri konusunda rehber niteliğinde bir yazı kaleme aldı.
Çocuk dediğin, uslu oturur.
Çocuk dediğin, söylenileni yapar.
Çocuk dediğin, robottan farksızdır.
Çocuk dediğin, büyükleri üzmez.
Çocuk dediğin, fazla konuşmaz.
Çocuk dediğin, yaramazlık yapmaz.
Çocuk dediğin, olgun düşünür.
Çocuk dediğin, çok soru sormaz.
Büyüklere gelince;
Onlar büyüktür her şeyi yapabilme hakları vardır. Yaşlanıp ölünceye dek her şeyi büyüklerin yapabileceklerine inanarak yaşarlar.
İnsan, doğası gereği anne babasına bağımlı olarak doğar. Yabancı olduğu bu dünyada korunmaya ve kollanmaya ihtiyaç duyar. Bu ihtiyacı en iyi anne baba karşılar. Çocuğun gerek kişilik, gerek ruh sağlığı gelişimi büyük ölçüde anne ve babanın davranışlarıyla, tepkileriyle tutumlarıyla şekil alır. Bireyin yaşamını etkileyecek, onun ruh dünyasını oluşturacak, kişiliğini şekillendirecek denli önemli anne-baba tutumları, çeşitlilik arz eder.
BASKICI VE OTORİTER TUTUM
Bu tip ebeveynler, çocuklarını sürekli eleştirirler. Olumlu yanları görmekten çok, olumsuz ve eksi yönler üzerinde dururlar. Anne ve baba zamanında yapamadıkları hayallerini çocuklarında gerçekleştirmek isterler. Çocuğu kendi kalıpları içinde yetiştirmeye çalışırlar. Adeta çocuğu robotlaştırma eğilimi içine girerler. Çocuğun yaşından olgun davranmasını isterler, ona özgürlük tanımazlar. Onun da bir birey olduğunu, gerektiği zaman söz sahibi olması gerektiğini hiçe sayarlar. Bu tip ebeveynler, “çocuğumuz hakkında en iyi şeyi biz biliriz” havasındadırlar.
Baskıcı ve Otoriter Tutumla Yetişen Çocukların Özellikleri;
- Çocuk içine kapanık, kaygısız ve güvensiz olabileceği gibi saldırgan ve zorba da olabilir.
- Çocuk alacağı ağır cezalardan ötürü yalan söyler ve yalan söyleme onda bir alışkanlık haline gelir.
- Kompleksli olur ve kendinden zayıf insanları ezmekten hoşlanır.
- Bir işi başaramadığında aşağılık duygusuna kapılabilir.
- Sürekli kendini çevresine beğendirme isteği duyar.
- İnsanlarla iyi iletişim kuramayacağından, genelde asosyal olur, arkadaş bulmada zorlanır.
Bu tip ailelerde görünen en önemli sorunları çocukların evden kaçması , intihar vakaları ya da suç işleyerek hapishaneye düşmesi şeklinde sıralayabiliriz. Örneğin; Kız baskıdan kurtulmak istiyor, önüne çıkan ilk erkeğe kaçıyor, sonuç hüsran. Çünkü kaçtığı erkek bir kumarbaz ve hayatı zindan oluyor.
Başka bir örnek; çocuk lise öğrencisi, karnesinde 5 zayıf var, babasından çok korkuyor, eve gidemiyor, giderse başına gelecekleri biliyor, baba şiddet uygulayacak anne de oturup seyredecek kocasına “Eline sağlık, bu çocuk ancak bundan anlar” diyecek. Çocuk bunları yaşamaktansa sınıfının penceresinden kendini boşluğa atıyor ve intihar ediyor. Kim suçlu, dersleri kötü olan çocuk mu, yoksa çocuğuna başka bir seçenek bırakmayarak ona baskı ve otorite başlığı altında terbiye vermeye çalışan, onun eksileriyle artılarıyla bir birey olduğunu hiçe sayan ebeveynleri mi? Kim suçlu?
“BİLİNÇSİZ OTORİTE, BİLENMEMİŞ KESERE BENZER.
DÜZELTECEĞİ YERDE PARÇALAR.”
GEVŞEK VE İHMALKAR TUTUM
Bu gruba giren anne babalar, çocukları ile ilgilenmekten bile acizdirler. Çocuğun her isteği koşulsuz yerine getirilir. Çocuk kendini hem bedenen hem ruhen yalnız hisseder. Onun sorunlarıyla ilgilenecek bir anne ve babası yoktur, onu her konu da özgür bırakan bir anne ve babası vardır. Bu tip ebeveynler hoşgörü ve boş verme kavramlarını sıkça birbirine karıştırır. Çocuğa hiçbir zaman kesin kural koyulmaz.
Gevşek ve İhmalkar Tutumla Yetişen Çocukların Özellikleri
- Bencil ve kibirlidir.
- Aile de kural koyulmadığından okulda ya da başka yerlerde koyulan kurallara uymada zorlanır.
- Aile içi iletişim sık olmadığından konuşma bozuklukları görülebilir.
- Hayattan hiçbir amacı ve beklentisi yoktur.
- Her şeyi elde etmesinden ötürü sürekli bir tatminsizlik vardır.
- Dikkat çekmek için çevresine zarar vermekten hoşlanır.
- İlgi odağı olmayı sever.
- Kimseye saygı duymaz.
Bu tür aile de yetişen çocukların büyük bir kısmı suça meyilli olurlar. Bundan 3 yıl önce tüm haber programlarında 2 çocuğun yollarda durup petrol ofislerinde ve markette tanımadıkları insanları sırf dikkat çekmek için öldürdükleri haberi yapılmıştı. Çocukların tek bir amacı vardı: “Türkiye bizi konuşsun, tüm dikkatler üzerimizde olsun”. Ne acı bir tablo…
“BAHARDA EKİLMEYEN ;YAZIN OLMAZ ,
GÜZDE BİÇİLMEZ , KIŞIN YENMEZ.”
AŞIRI KORUYUCU TUTUM
Bu tür anne ve babalar çocuğuna derin sevgi ile bağlıdır. Onun saçının teline tek bir zarar gelmemesi için çocuğu özenle yetiştirirler. Çocuğun önüne her şeyi hazır koyarlar. Böylece çocuk hazır bulmaya alışmış olur. Bu gruptaki anne babalar çocuğunu öylesine korur ve gözler ki, onun büyüdüğünü, olgunlaştığını bile görmezler. 30’una da gelse, 40’ına da gelse çocuğu hep gözünde küçük bebeğidir. Bu yüzden birey “Yetişkin Çocuktur” aslında.
Aşırı Korumacı Tutumla Yetişen Çocukların Özellikleri
- Ailesi dışında başka bir ortama girdiğinde uyum zorluğu yaşar.
- Bir işi tek başına başarma inancı yoktur.
- Ona ilgi gösteren herhangi birine sadakatle bağlanır.
- Çevresindeki kişilerin ona hizmet etmesini ister.
- Toplum yaşamı çoğunlukla başarısızlıklarla doludur.
- Ailesinden gördüğü sevgi dolu aşırı bağlılığı ileride eşinden de bekler.
Bu tip aileler de yetişen çocuklar genelde mutsuz olurlar. Bunun sebebi toplumda karşılaştıkları her insandan anne ve babası gibi olmalarını beklemelerinden dolayıdır. Örneğin evlilik çağına gelen genç kız, aşık olduğu erkekle bir ömür boyu sürecek beraberliklerini resmiyete dökerek evlenir. Fakat zaman ilerler ve tartışmaların şiddeti giderek artar. Kız, sürekli kocasına “Seni hiç tanımamışım, bana hiç değer vermiyorsun, gönülden bağlı değilsin bana” gibi sözlerle dırdır yaparak kocasının başının etini yer. Zamanla adam bu tablodan çok yıpranır ve ayrılık kararı kapıyı çalar. Eşler ayrılır, kadın baba evine döner ve hayata daha mutsuz ve karamsar bakar.
Burada ki en büyük yanlış kızın kocadan beklediği sevgi türünü kendisinin belirlemek istemesindendir. Yani kız ailesinin ona aşırı bağlılıkla bağlı olmasından ötürü kocasının da aynı denli sevgiyle bağlanmasını istemiştir. Sonuç; yıpranmış bir gönül, yorulmuş bir kalp ve tükenmiş duygular kalmıştır geride…
“ÇİÇEĞİN SUYA İHTİYACI VARDIR AMA
ÇOK SULARSANIZ ÖLÜR GİDER.”
DENGESİZ VE KARARSIZ TUTUM
Bu grup aileler, daha çok anne ve baba arasındaki görüş ayrılığı olan kişilerde görülür. Çocuğun yaptığı herhangi bir şey baba için normal gelirken, anneye yanlış gelebilir. Genelde bu tip ebeveynler çocukların doğuş sırasına göre de farklı davranış sergileyebilirler. Örneğin, ilk çocuğa daha kuralcı daha disiplinli olurken, ortanca çocuğa daha esnek, küçük çocuğa ise daha hoşgörülü olabilirler. Ya da cinsiyete göre tutarsız davranış gösterirler. Kıza farklı kurallar, erkeğe farklı kurallar koyarlar. Eşit sorumluluk vermezler. Her zaman ilk çocuğun sorumlulukları daha fazladır. Ebeveynler için ilk çocuk adeta “deneme tahtası”dır. Ona yapılan yanlışlıklar diğer çocuklara minimum düzeyde yapılır ya da hiç yapılmaz. Bir başka tutarsız davranma modeli de anne ve babanın o an ki psikolojik durumudur. Örneğin, çocuk arkadaşlarıyla buluşacağını birkaç gün öncesinden annesine söyler. Anne onaylamıştır o gün. O gün gelince çok gergin olmasından ötürü çocuğun arkadaşlarıyla buluşmasına izin vermez.
Dengesiz ve Kararsızlıkla Yetişen Çocukların Özellikleri
- Çocuk hangi davranışı nerede, nasıl, ne zaman yapacağı konusunda bocalar.
- Anne babasına hissettiği güvensizliği çevresinde de hisseder.
- Kolay kolay kendini ifade edemez.
- Bir konu hakkında karar vermede güçlük çeker.
- Genelde doğru kararlar alamaz.
- Ürkek ve korku doludur.
- Çevresine silik bir imaj çizer.
- Düşüncelerini söylemekten çekinir.
Bu tip ailelerde büyüyen çocukta en öne çıkan sorun hayatı boyunca silik bir kişilik sergileyerek yaşamını idame ettirmesidir. Kendini bir gölgeden farksızmış gibi hisseder. Tutarsız davranışlarıyla sürekli çevresini şaşırtır.
Yeni üniversiteden mezun olan erişkin, iş aramaya koyulur. Bir pazarlama departmanında iş bulur. 1 aylık deneme süresi vardır. Fakat bir türlü kendini gösterecek, diğer elemanlardan farklı olduğunu ispatlayacak bir eyleme geçmez. Oysa içinde bir cevher yatar, ama onu çıkarmaya bir türlü cesaret edemez. Çıkarmaya yeltense belki de en iyi eleman olacaktır ve kurum onunla yola devam edecektir. Üretkenliğe, çalışkanlığa ve sıradışılığa önem veren patronun gözüne girecek, primler alacaktır. Buna rağmen bizim “silik erişkinin” bunu yapmaya hiç niyeti yoktur. Sonuç; silik erişkinin yakasını başarısızlıklar hayatı boyunca bırakmaz, silik erişkin sıkıntılı bir yaşam sürer.
“YANLIŞ, BİR ÇOK ŞEKLE GİREBİLİR
AMA DOĞRU TEK BİR YOLDA GİDER.”
GÜVENİLİR TUTUM
Bu tip ebeveynler, çocuklarını bir birey olarak kabul edip, onun hayatına saygı gösterirler. Çocuk belli sorumluluklar alarak yaşamında söz sahibi olur. Anne ve baba davranışlarıyla çocuğuna örnek olur. Bu gruba giren aileler çocuğu tamamen özgür bırakmaz ama baskı yöntemiyle de onu yönetmeye kalkışmaz. Ona model olarak, hayatını nasıl yaşaması gerektiğini, davranışlarını nasıl sergilemesi gerektiğini doğru ve yanlış kavramlarını güzel bir biçimde idrak etmesi gerektiğini gösterirler.
Küçük yaşta çocuklarının yeteneklerini keşfetmesi için gerekli ortamı hazırlarlar. Çocuklarına karşı anlayışlıdırlar. Yanlış yaptıkları bir konuda onu azarlamaktansa, ondan ders alması için imkan sunarlar. Çocuk her zaman anne babasına güvenir. Çünkü her zaman karşısında tutarlı ve dengeli davranışlar sergileyen ebeveynleri vardır. Problemler karşısında çocuğa çözüm yolu söylemektense, seçenekler vererek doğruyu onun bulmasını sağlarlar. Bu aile modelinde mutluluk ve huzur rüzgarları daima eser.
Güvenilir Tutumla Yetişen Çocukların Özellikleri
- Üretken ve sıra dışı düşünme hakimdir.
- Özgün davranışlar sergileyerek dikkatleri üzerinde toplar.
- Mutlu bir bireydir.
- Özgüveni vardır.
- Grup içinde genelde lider olur.
- İnsanların haklarına saygılıdır.
- Okuldaki başarıları yüksektir.
- Aldıkları sorumlulukları en iyi şekilde yerine getirir.
- Kendi özgürlüklerinin sınırlarını bilir.
- Sosyal yönleri son derece gelişmiştir.
- Kurallara kolay adapte olur ve uyum sağlama da zorluk çekmezler.
- Çevresiyle kolaylıkla iletişim kurar.
- Kendini iyi ifade eder.
- Karar alma becerisi yüksektir.
Bu tip ailelerde yetişen çocuklar mutlu, dengeli ve uyumlu bir yaşam sürerler. Her yönden başarılı olurlar. Evlilik ve iş yaşamları huzur içinde ilerler. Bu tip kişiler çevresi tarafından takdir edilir, çok sevilir, kendilerine gıpta ile bakılır. Etrafına sürekli pozitif enerji saçar.
“HOŞGÖRÜ ÖYLESİNE BEREKETLİ BİR TOHUMDUR Kİ;
TÜM GÜZEL DUYGULAR İÇİNDE FİLİZLENİR.”
ANNE VE BABALARA ÖNERİLER
-
Çocuğunuzun davranışlarına kesin sınırlar koyun ve uyması gereken kuralları belirleyin.
-
Çocuklarınıza sevgi, ilgi ve sorumluluk konusunda eşit davranın.
-
Onlara doğru ve örnek modeller olun.
-
Çocuğunuzun yapmasını istemediğiniz bir davranışı asla siz de yapmayın.
-
Çocuklarınıza tutarlı davranın.
-
Sorunları karşısında onlara yol gösterici olun.
-
Çocuklarınızın da bir birey olduğunu unutmayın.
-
Çocuklarınızın başarılarını takdir edin, ama aşırıya kaçmayın.
-
Çocuklarınıza gösterdiğiniz hoşgörüyü boş vermeyle karıştırmayın.
-
Çocuklarınıza sizin için ne kadar değerli ve önemli olduklarını hissettirin.
EBEVEYNLER TARAFINDAN UNUTULMAMASI GEREKENLER
Çocuğum büyüyünce ne olsun diye kara kara düşünmekten kaçının. Hayallerinizi onun üzerine dayatmaktan vazgeçin. Çocuğunuz ruh sağlığı yerinde mutlu bir birey olsun. Bu her şeyden önemli, doktor olmasından da mühendis olmasından da, falanca yerde okumasından da… bırakın da bazı kararları kendisi versin. Şunu unutmayın mutlu, başarılı, özgüveni gelişmiş bir birey yetiştirmek sizlerin elinde…
“GÖMLEĞİN İLK DÜĞMESİ YANLIŞ İLİKLENİRSE
DİĞERLERİ DE YANLIŞ GİDER.”
Psikolog Zuhal Tüylü
Henüz yorum yapılmamış.