Sosyal Medya

Makale

dindarlık, masa başı iddiası değildir yolun terine, yazgısına karışmış bir arayıştır

derler ki insan, bulunduÄŸu yerden etrafındaki olanın yalnızca binde yedisini görürmüÅŸ.
evet, sadece binde 7 gördüÄŸü halde
“gördüm, anladım, doÄŸru kanaate vardım” demesi ne acayip bir iddia...
aynı hal duyduklarımız için de geçerlidir;

gördüÄŸümüz ve duyduÄŸumuz ÅŸeyler çoÄŸu zaman hakikatin kendisi deÄŸil, yalnızca gölgesidir.
o ara insan gölgenin peÅŸine düÅŸer, gövdeyi kaçırır.
iÅŸte bu yüzden “hakikati buldum” diyen aslında hakikat kapısına en uzak olandır.
dindarlık, masa başı iddiası deÄŸil; 
yolun terine, yazgısına karışmış bir arayıştır.

bilmez misin;
gördüÄŸünü sandığımız nice ÅŸey vardır ki, bir bakış açı deÄŸiÅŸince “vah ki ne yanlış anlamışım” dedirtir insana.
ne kadar çok dedik be dost! 

bir cümlenin sonuna bakmadan başına sabitlenen nice iÅŸlerimiz vardır;
bir sözün baÄŸlamını bilmeden hüküm veren nice dillerimiz vardır.

aziz peygamberin
“kiÅŸiye duyduÄŸu ÅŸeyi baÅŸkasına nakletmesi yalan olarak yeter” demesi
tam da buraya dokunur.

çünkü insan, anlamadığı ÅŸeyi nakletse bile yanlışın taşıyıcısı olur.
yalan üretmek gerekmez; anlamadan tekrarlamak yeter.

ÅŸimdi gelelim iÅŸin düÄŸümüne:
insan hakikati hangi pusulayla arayacak?
yolun haritasını kim çizecek?
bir sözün, bir hükmün, bir ahlâkın istikametini kim gösterecek?

iÅŸte burada kur’an ve sünnet devreye girer.
bunlar iki ayrı yol deÄŸildir; kur’an gökten inen rahmettir,
sünnet o rahmetin yeryüzündeki yürüyüÅŸüdür.
yani sünnet bir yol hikâyesidir.

ÅŸimdi söyle müslüman:
inancını ve hayatını kur’an ve sünnet mi inÅŸa ediyor ve ÅŸekillendiriyor?
yoksa yalnızca ayet, hadis mi?

bakma öyle dost…
hadis sünnet olmadığı gibi, ayet de kitap deÄŸildir;
sadece onlardan bir parçadır.

bu yüzden diyorum ki:
bir ayete, bir hadise dayanarak hüküm kurmadan önce
o sözün yolculuÄŸunu okumak gerekir.

sözün indiÄŸi zemini bilmek, sözün dokunduÄŸu kalpleri sezmek,
bütüne bakmayı ve  vakıf olmaya çalışmak gerekir.

çünkü yol, bütünü görene açılır;
bütünü göremeyenin önüne her taÅŸ engel olur.

iki yanılgı arasında sıkışmışız:
biri kur’an’ı sünnetten koparan kuru akılcılık,
diÄŸeri sünneti kur’an’dan bağımsız hâle getiren selefi bakış.

onlar metni okur ama metnin yolculuÄŸunu okumazlar.
ayetin niçin indiÄŸini bilmezler,
hadisin hangi zeminde söylendiÄŸini kavrayamazlar.

bir cümleyi baÄŸlamından koparıp bütüne hüküm yaparlar.
halbuki parça, bütünün ışığı ile anlaşılır; gölgesiyle deÄŸil.
parçayı gölgesine bakarak okuyan, kendi gölgesini hakikat sanır.

harici, selefi, ehli hadis zihninin yanılgısı tam da budur:
hakikati parçayla ararlar.

bir ayet bulur, “nas” diye bağırırlar.
bir hadis bulur, hükmü keserler.
sözün zemini, maksadı, yürüyüÅŸü yoktur onların dünyasında.
söz kökünden kopmuÅŸ bir dal gibidir.

diyorum ki müslüman :
kiÅŸi yolunu kur’an ve sünnetin bütünlüÄŸü ile iÅŸaret taÅŸlarına döÅŸerse
yol geniÅŸler.

zirveden bakabilen yolcu, vadileri de görür, akan nehirleri de.. 
gölgeyi de, ışığı da… 

müslüman, orada mısın?
daha kötüsü ne bilir misin?
hakikati parçayla arayanların kalbi çabuk katılaşır.
çünkü bulan kendinden emindir ve esnemesi yoktur.

katılık parçadan gelir, bütün ise insanı yumuÅŸatır.
bütünle bakanın dili merhametlidir;
parçayla bakanın dili keskin.
bütünle yürüyen sükûn bulur;
parçayla yürüyen yargı dağıtır.

bugün nice insan selefi ve tekfirci dilin keskinliÄŸine kanıyor;
çünkü keskin söz kolaydır, bütün söz ise emek ister.
parçaya sığınmak rahattır; bütünle yürümek sabır ister.

ÅŸimdi bildin deÄŸil mi dost:
ayet ve hadisi muska gibi cebinde müslümanın yüzüne okumak için taşıyan 
okuyarak boÄŸan, utandıran, kaçıran merhametsiz zevatın düÅŸtüÄŸü yanılgıyı…

ökkeÅŸ sözü aldı ve ÅŸöyle dedi:

unutmayalım:
hakikat parçayla konuÅŸmaz; bütünle konuÅŸur.
hakikati arayan kişi ise bilir ki: hakikat bulunmaz, aranır.
ve arayan için kur’an ve sünnet 
karanlık gecedeki kutup yıldızı gibidir:

yolu gösterir, yönü berraklaÅŸtırır,
kalbi sükûnete kavuÅŸturur.

dedi ve sustu …

paylaÅŸmaya deÄŸer gördüÄŸünüz yazılarımın dilediÄŸi kısmı dahil dostlarınıza ikrama açıktır.
bir gönle daha temas etmek iyidir. valla!

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.