Sosyal Medya

Makale

Kimlere Korku ve Hüzün yoktur?

Allah’ın bahÅŸettiÄŸi hislerin bir nimet mi yoksa bir belâ mı olduÄŸunu niyetlerimiz ve davranışlarımız belirler. Korkmak, insan için tedbir almanın bir gereÄŸidir ve kontrolümüzde olduÄŸu sürece bir nimettir. Zira Allah’tan gayrısından korkmayı tembihleyen ÅŸeytanlaÅŸma, her ÅŸeyden korkan ve sinip kolayca sürüleÅŸtirerek etkisizleÅŸtirir. Hüzün, geçmiÅŸten ders alıp anı daha iyi deÄŸerlendirmek için bir nimettir. Fakat bu kontrolden çıkıp keÅŸke diyerek dünü tekrarlayan ÅŸeytanlaÅŸmaya alet edilirse ümitsizliÄŸi besler.

 

Bugünlerde bizi konformist kıvama getirmek için tekrarlanan ”Gelecekte senin ve ailenin başına neler gelecek?” korkusu ve geçmiÅŸin hüznüyle kuÅŸatılan ilk aile kimlerdir?

 

Hz. Âdem ve eşi tüm uyarılara rağmen şeytanlaşmanın kurbanı olmuş ve cennet gibi bir yerden kovulmuşlardır. Önceleri acıkmayacakları, susamayacakları, çıplak kalmayacakları ve güneş altında yanmayacakları cennet gibi bir yerin yokluğu onları hüzünlendirmiş. Artık sonlu dünya denen bir gurbette onları bekleyen pek çok belirsizlik ve yalnızlık gibi geleceğe ait korkular onları sarmışken Rabbimiz imdada yetişir ve onlara doğru sözler bahşeder;

 

Dediler ki: ‘Rabbimiz! Biz kendimize zulüm ettik. EÄŸer bizi bağışlamaz ve bize acımazsan mutlaka ziyan edenlerden oluruz.’ ” (A’raf/23)

 

Dünyaya sürgün eden Allah, onları terk etmediğini ve vahyin o nurlu yoluna uyarlarsa onları gelecekte bekleyen hüzün ve korku değil, selam yurdu olan cennetle müjdeler. Üstelik bir daha oradan kovulmak da yoktur. İlk yapılacak olan itiraf edilen yanlıştan dönmektir.

 

Rabbimiz insanın dünyada ”Gelecekte benim ve ailemin başına neler gelecek?” korkusuyla sürüleÅŸtirilmemesi ve keÅŸkelerin hüznüyle çaresiz kalmaması için korku ve hüzün duyulmayacak bir geleceÄŸin bugünden baÅŸlayarak nasıl bir çaba sonrası gerçekleÅŸeceÄŸini ÅŸu ayetlerle beyan eder;

 

“Evet, gerçekten her kim tüm benliÄŸini Allah’a teslim eder ve iyilik yapanlardan olursa, Rabb’i katında mükâfatını görecektir ve böyleleri ne korkacak, ne de hüzünlenecekler” (Bakara / 112)

 

Kuran’ın gösterdiÄŸi yolda Rasulullah (sav)’ın örnekliÄŸiyle kim Allah’a güvenir ve bunu yaptığı sürekli iyiliklerle beslerse onu korku ve hüznün olmadığı bir gelecek bekler…

 

“Allah yolunda mallarını harcayan ve sonra iyiliklerini baÅŸa kakıp (muhtaç kiÅŸinin duygularını) inciterek (bu) harcamalarının deÄŸerini düşürmeyenler mükâfatlarını Rableri katında bulacaklar; onlar için artık ne korku vardır, ne de hüzün.” (Bakara / 262)

 

Kim malların bir kısmının ihtiyaç sahiplerine ait olduğunu bilir ve onlarla incitmeden ve başlarına kakmadan kardeşçe paylaşanları korku ve hüznün olmadığı bir gelecek bekler

 

“Ä°mana ermiÅŸ olanlar, doÄŸru ve yararlı iÅŸler yapanlar, namazlarında dikkatli ve devamlı olanlar ve karşılıksız yardımda bulunanlar; iÅŸte onlar mükâfatlarını Rablerinden alacaklardır ve onlara ne korku vardır, ne de hüzünleneceklerdir.” (Bakara / 277)

 

Ä°nsanı aşırılık ve kötülükten uzaklaÅŸtıran namazı ve ihtiyaç sahiplerini incitmeden paylaÅŸmayı birbirinden ayırmadan sürdürenleri korku, hüzün olmayan bir gelecek bekler…

 

“Allah'ın lütfü ile kendilerine bağışladığı (ÅŸehitlikten) övünç duyarlar. Ve arkada kalıp henüz kendilerine katılmamış olan (kardeÅŸ)lerine, bir korku ve hüzün duymayacakları müjdesinde bulunmaktan zevk alırlar.” (Âli Ä°mran / 170)

 

Allah’ın ve insanların düşmanları olan zalimlerle mücadelede canını bile sakınmayan ÅŸehitler ve onlardan olmayı arzulayanları, korku, hüzün olmayan bir gelecek bekler…                          

“Biz, elçileri(mizi) yalnızca müjdeci ve uyarıcı olarak göndeririz: bu nedenle, iman edip doÄŸru ve yararlı iÅŸler yapanlar ne korkacak ne de hüzünleneceklerdir.” (En'âm / 48)

 

Rasulullah (sav)’ın müjdelediklerinin peÅŸine düşen ve korkuttuklarından da uzak durmayı ahlâk hâline getirenleri, korku ve hüznün olmadığı bir gelecek beklemektedir…

 

“Bir vakit haklarında, ‘Allah rahmetini asla böylelerine ulaÅŸtırmaz!’ diye kestirip attığınız kimseler, bu onurlandırılmış kimseler mi? (Oysa bakın, ÅŸimdi onlara:) ‘Girin cennete; size korku yok, hüzün de duymayacaksınız!’ (diye sesleniliyor).” (A’raf/49)

 

Dünyada, mal ve makam üstünlüğü, iktidara olan yakınlık gibi sonradan üretilmiÅŸ sahte unvanlarla kibirlenenlerin aciz gördüğü, ama tüm küçümsemelere raÄŸmen vahyin yolunda canlarıyla ve mallarıyla mücadeleyi seçerek müminlerin kardeÅŸliÄŸini önceleyenleri, korku ve hüznün olmadığı bir gelecek beklemektedir…

 

“Ve (sen, ey Resul) hangi koÅŸullarda olursan ol, bu (Kuran’dan) okunacak hangi konuyu dile getirirsen getir ve (siz ey insanlar) hangi iÅŸi yaparsanız yapın, (unutmayın ki) siz bu iÅŸlere giriÅŸtiÄŸiniz an(dan itibaren) Biz üzerinizde gözlemci bulunuyoruz: çünkü ne yerde, ne de gökte tartıya gelmeyecek kadar küçük ÅŸeyler bile senin Rabb’inin bilgisinden kaçamaz; ne bundan daha da küçüğü, ne de bundan büyüğü yoktur ki (O’nun) apaçık takdirinde kaydedilmiÅŸ olmasın. Unutmayın ki, Allah’a yakın olanların korkmaları için bir sebep yoktur; onlar korku ve hüzün yoktur.” (Yunus/62)

 

Kim ki her yaptığı iÅŸte Allah’ın onu gördüğünü ve muhakkak hesabını soracağı ÅŸuuru ve vahyin doÄŸruları ile hayatını sürdürürse onu korku, hüznün olmadığı gelecek bekler

 

“Biz” diyecekler “Dünyada çoluk çocuÄŸumuzla birlikte iken sonumuz ne olacak diye korkar dururduk. Ama şükürler olsun ki Allah bize lütufta bulundu ve bizi cehennemin yakıp kavuran ateÅŸinden kurtardı. Ä°yi ki biz dünyada iken yalnız O’na kulluk edip ondan maÄŸfiret dilemiÅŸiz. Şüphesiz O, sınırsız lütuf ve merhamet sahibidir.(Tur / 26-28)                                                       

 

Allah cennette konulmuÅŸ bir ailenin dilinden tüm ailelere kurtuluÅŸ reçetesi sunar. Tüm üretilmiÅŸ korkulara ve hüzün veren keÅŸkelere raÄŸmen sadece Allah’a kulluk etmekte birbirini destekleyen ve hesap gününde onları aklayacak olan Gaffar’dan ümit kesmeyen aileleri korku, hüznün olmadığı bir gelecek beklemektedir.

 

KiÅŸiyi korku ve hüznün olmadığı güne ulaÅŸtıran amellerin anlatıldığı ayetlerle bizden istenen, merhamet ve adalet içinde yaÅŸamak için elimizde ne varsa kardeÅŸlerimizle paylaÅŸmayı sürdürmektir. Sahte iktidar sahipleri, kendi iktidarlarının sürmesi için insanları “Gelecekte senim ve ailenin başına neler gelecek?” sorusuyla korku ve hüznün bataklığında süründürürler. Allah ise adalet ve merhamet içinde kardeşçe yaÅŸamayı ilke edinenleri bu bataklıktan kurtarır. Allah sarsılmaz iktidarına teslim olmuÅŸ kullarını selam yurdu cennetle müjdeler. Dünyada olduÄŸu gibi ahirette de korku ve hüznün yol açtığı her türlü endiÅŸeden uzak bir ÅŸekilde bolca rızıklandırır.

 

Liberal muhafazakârlık, saÄŸcılık, mutaassıplık, protestanlık ve konformistlik gibi kontrolsüz söz kalıplarının, felsefe tabletlerinin, postmodern aforizma kırıntılarının, popüler kültür tekerlemelerini kendine yakıştıramayan deÄŸerli kardeÅŸim…

 

Seçim senin…

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.