Sosyal Medya

YaÅŸam

Cemaat elimizdeki lokmaya bile göz dikti

Paralel yapının illegal yollarla dinlediği isimlerden Yazar Mustafa İslamoğlu: Mahremiyetimize kulak uzattılar. Di-ğer müslümanların bir lokmasına bile göz diktiler. Öncelikleri ümmet değil kendileri. Asıl tehdit paralel din anlayışı.



Paralel çetenin, ‘Selam Terör Örgütü’ bahanesiyle ailesi ve yakın dostlarını teknik ve fiziki takibe aldığı Türkiye’nin önemli kanaat önderlerinden Ä°lahiyatçı Yazar Mustafa Ä°slamoÄŸlu, yapının çirkin yüzünü örnekleriyle ortaya koydu. ÜretilmiÅŸ delillerle insanların hayatlarının nasıl karartıldığını anlatan Ä°slamoÄŸlu en büyük korkusunun ise ‘Parelel devlet’ deÄŸil ‘Paralel din’ olduÄŸunu söyledi. Fethullah Gülen ile görüÅŸmesini ve iliÅŸkisini de anlatan Mustafa Ä°slamoÄŸlu, bir süre önce ‘Cemaatin menfaat grubu gibi hareket ettiÄŸi’ yönünde eleÅŸtiride bulunduÄŸunu söyleyerek “Bu uyarı sonrası başıma gelmeyen kalmadı” dedi. Ä°slamoÄŸlu, Gülen Cemaati’nin diÄŸer cemaatlerin elindeki lokmaya dahi göz diktiÄŸini, önceliÄŸinin de ümmet olmadığını kaydetti. STAR’a konuÅŸan Ä°slamoÄŸlu paralel yapının kendisine kurduÄŸu tuzağı deÅŸifre etti. Ä°lahiyatçı Yazar Mustafa Ä°slamoÄŸlu ÅŸu çarpıcı açıklamalarda bulundu:

Mahremiyete kulak uzandı

“DinlenildiÄŸimi öÄŸrendiÄŸimde hem yüreÄŸim incindi hem kırıldım hem de bütün bu ülkede yaÅŸayan insanlar gibi endiÅŸelendim. Mahremiyetinize bir kulak uzanıyor. Bizi her halimizle dinlemek ve izlemek için Allah’ın yettiÄŸini düÅŸünüyorum ve buna inanıyorum. Semi olan O, Her ÅŸeyi iÅŸiten O, Her ÅŸeyi gören O, O’nun kamerası O’nun mikrofonu yeter diye düÅŸünüyorum. Dolayısıyla Allah dışında bir kul tarafının her halimin gecemin gündüzümün izlenmesini dinlenmesini her kul gibi ben de istemem. Ä°nsanın üçüncü ÅŸahıslara açmayacağı meÅŸru olan, helal olan ama açmaması gereken bir sürü hali vardır. Sadece ben dinlenmemiÅŸim oÄŸlum da kızımda dinlenmiÅŸ, sadece cep telefonum dinlenmemiÅŸ ev telefonumda dinlenmiÅŸ. Üç yıllık bu dinleme eÄŸer montajcıların eline geçerse binlerce kelimelerden neler çıkarılmaz? Ne senaryolar yazılmaz? Ondan da öte sadece ben deÄŸil benim üzerimden derslerimi verdiÄŸim talebelerimi yetiÅŸtirdiÄŸim AKABE Vakfı’ndan 60 kiÅŸi dinlenmiÅŸ. Vakfın genel müdüründen, yönetim kurulu baÅŸkanından çaysına kadar, ÅŸoförüm ve sekreterim de dinlenmiÅŸ.”

Önce kurgu yapılmış

“Dinlenmedik kimse bırakılmamış. Peki, ‘ne aranıyor’ diye soruyor insan kendi kendine bu dinleyenler ne arıyorlar? Önce kurgu hazırlanmış sonra malzeme bulunmaya çalışılıyor. Selam Terör Örgütü kulaÄŸa da çok tanıdık geliyor. Ne deÄŸiÅŸti de bu gün Selam gibi sözüm ona sabıkalı geçmiÅŸte zihinlerde bir takım çaÄŸrışımlar yaptıracak.Uydurma bir ihbar mektubu üzerinden yola çıkılıyor, ondan sonra da birbiri ile hiç alakası olmayan yüzlerce binlerce insan bu çuvala doldurulup üzerine Selam Terör Örgütü yazılarla dinleniyor.”

Takiyye konusunda Åžia’yı geçtiler

“Hakikaten benim de tebessümle karşıladığım, Selam Terör Örgütü olarak hayal bir örgüt kuracaksınız Ä°ran’la bizi suçlayacaksınız. Ben ümmetin geleceÄŸini her ÅŸeyden önce görürüm, mezhepçi holiganlığına karşı çıkmışımdır, ÅžiiliÄŸin ve SünniliÄŸin de. Cemaat Åžia konusunda çok bölücü ama takkiye konusunda Åžia cemaatin eline su dökemez. Ben diyorum ki sizinle karşılaÅŸtığımda kendimi neden güvende hissetmiyorum diyorum, taa bu olaydan yıllar önce. Neden benden bir ÅŸeyler saklıyorsunuz ya da benden bir ÅŸey alıyorsunuz izlenimi veriyorsunuz, neden diplomatça iliÅŸkiler kuruyorsunuz?Bu anlamda Åžia’nın takkiye konusunda eline su dökemez. Mesela Bediuzzaman, Åžia ile ortkalık kurmak için bir ÅŸeyler yaptı. Mesela cevÅŸen, celcelutiye falan Åžia ile gelir, Åžiilik’te yer alan unsurları Sünnilik ile buluÅŸturdu. Bu güzel bir ÅŸey aslında. Birilerini Ä°rancılıkla suçlayıp bunu yapıyorsun ama boynunda Åžia unsuru cevÅŸen var.”

AraÅŸtırdık paralel yapı çıktı

“AKABE çatısı altında bir yöneticimizin bir BaÄŸ-Kur davası var, kendi de maÄŸdur. BaÄŸ-Kur memuru primleri topluyor, yiyor, yolsuzluk yapıyor. Dava açılıyor, bu arkadaÅŸlar borcunu ödemiyor deniliyor. Ama derdest ediliyor, zorla getiriliyor. Kayseri’de, MuÅŸ’ta, Van’da bir gece kalacak, öyle gidiyor. Paralel yapının iÅŸleyiÅŸi böyle. Biz çok uÄŸraÅŸtık, hakim, savcı, bakan telefon etti. Arkasını kazıyınca paralel yapı çıktı. Åžaşırdık. Yine AKABE çatısı altında vergiden muaf olmaları için, yardım kuruluÅŸu var, Ankara’ya gittik, olumlu izlenim aldık ama bir müdür, ‘Size olumlu rapor vermem siz cemaati eleÅŸtiriyorsunuz’ dedi.

Bu esasında güç ve nüfuzun tek elde tutulması isteÄŸinden baÅŸka bir ÅŸey deÄŸil.”

PEYGAMBERÄ°MÄ°Z Ä°STÄ°SMAR EDÄ°LÄ°YOR

Asıl tehdit paralel din

“Ä°slam; kitabı Kur’an olan bir din ve kuralları bellidir. Bu dinin en temel kuralı tevhittir. ‘Aracısız kulluk’  Kur’an sürekli muhatabının aklını kullanmasını ister, iradesini güçlendirir, onu bir kiÅŸilik olarak bir ÅŸahsiyet olarak görmek ister. Paralel dinden korkuyorum ben paralel devletten deÄŸil! Paralel devletten korkması gereken devlet olsun onun çaresi var. Ben bir ilim adamı olarak paralel dinden korkuyorum. Bu paralele din meselesi sadece adı geçen yapı ile ilgili bir ÅŸey deÄŸil malesef bu toplumda. DüÅŸünün ki Sevgili Peygamberimiz’le birilerinin görüÅŸtüÄŸü, gece gündüz hem de bunların onun emri olduÄŸu gibi garabet bir durumla karşılaşıyoruz.”

Başımıza gelmeyen iş kalmadı

“Yıllar öncesinden beri ben cemaate yönelik eleÅŸtirilerimi iyi niyetimle ifade ettim. Benim oralara gitmeme, Hocaefendi’yle görüÅŸmeme gerek yoktu. Ben dedikoduya dönüÅŸmesini bunun hoÅŸgörmedim. Ben bizatihi hocamıza söylemek istedim. Bunu bir iman borcum olarak gördüm. Birincisi ‘Cemaat obez bir abiye dönüÅŸtü. Bugünün dünyasında ümmet annesiz ve babasız bir yetime benziyor’ dedim. ‘KardeÅŸler içinde iri bir kardeÅŸ var fakat bu kardeÅŸ küçük kardeÅŸlerine bakacağı yerde onların paylarını da alıyor’ dedim. ‘99 koyunu var, diÄŸer kardeÅŸlerinin 1 koyununu alıyor’ dedim. ‘Cemaat Allah’ın arslan yarattığını diÅŸi tırnağıyla kuzulaÅŸtırıyor. Cemaat insanları akıl ve iradeden muaf hale getiriyor. Dördüncüsü burada cemaatin menfaat grubu gibi hareket ettiÄŸini ve böyle bir izlenim olduÄŸunu’ söyledim. Elindeki imkanlarla güç ve nüfuza yatırım yaptığı kanaatimi paylaÅŸtım. Bunu ben söylemiÅŸtim diye bir mektupla da pekiÅŸtirdim. Hocaefendi’ye verildi, iyi ve güzel karşıladı bunu. Ama ondan sonra başımıza gelmeyen iÅŸ kalmadı.”

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.