Şevket Hüner: Obruk

Konya’nın Karapınar ilçesinin Seyithacı Yaylası sakini 4 çocuk babası Hüseyin İvriz, tarlasında obruk oluÅŸumuna ÅŸahit oluÅŸunu ÅŸöyle anlattı: “Tarlada çalışıyorduk. Toprak sallanmaya baÅŸladı. OlduÄŸum yerde dondum kaldım. BeÅŸ metre ileride toprak içeri göçtü. Ayaklarımın altından toprağın kaydığını hissettim. Toz bulutu her yeri kapladı. Yer ile gök birleÅŸiyor sandım. ÅžaÅŸkınlıktan hareket edemedim. İkinci bir sarsıntının ardından göçük daha da büyüdü. Bir hafta korkudan tarlama gidemedim. Hayatım boyunca o anı unutamam. DoÄŸduÄŸumdan beri ailece buradayım. Yaylada on üç dönüm toprağım var. Tarlamda dokuz yılda yedi obruk oluÅŸtu. Satmak istedim ama araziyi kimse satın almaya yanaÅŸmıyor. Çiftçilikten baÅŸka geçim kaynağımız olmadığından obruk korkusuyla yaÅŸamaya mahkûm kaldık.”
Obruk oluÅŸan bölgelerde, yer altı suyu, karbondioksitle birleÅŸerek karbonik asit oluÅŸturur. Bu asit, kireç taşı gibi kayaçları kimyasal olarak çözer. Zamanla yer altında maÄŸaralar ve boÅŸluklar oluÅŸur. Bu boÅŸluklar büyüdükçe, üzerindeki toprak ve kayaçlar ağırlığı taşıyamaz hale gelir. Böylece yüzeyde ani bir çökme ve obruk oluÅŸur. DoÄŸal süreçte yer altı suyu, boÅŸlukların çökmesini yavaÅŸlatır. Ancak su seviyesi düÅŸtüÄŸünde, boÅŸluklar desteksiz kalır ve çökme hızlanır. Özellikle yer altı suyu ile yapılan sulama, su seviyesini hızla düÅŸürür. Azalan yağışlar, yer altı su kaynaklarını yenileyemez hale getirir. Bu da obruk oluÅŸumunu hızlandıran çevresel faktördür.
Depremde evlerini veya iÅŸyerlerini kaybedenler, müteahhitleri suçlayarak kayıplarına bir izah getirebilirler. Ama ya tarlasında büyük bir obruk oluÅŸan çiftçi kimi suçlamalı? EÄŸer yeraltı suyunu kontrolsüzce kullanmak bu iÅŸi hızlandıran sebeplerden biri ise bu yanlış tutuma kendisi de dahildir.
Topraktan yaratılan insan, “toprağım” dediÄŸi yere sahip olmak için bir ömür uÄŸraÅŸ verir. O topraklar her ne kadar vatan olsa da tapuda kendi ismi yazan, fani olduÄŸunu unutup, kendini varlığı üzerinden güçlü hisseder. Arazisini paylaÅŸmamak için sonunun nereye varacağını düÅŸünmeden en yakınları ile bile kanlı kavgalara girmekten kaçınmaz. Hatta toprak bölünmesin diye (kendisine hisse bile verilmeyen) kızlar dışarıdan biriyle evlendirilmez. Bu kadar zulme konu olan toprak bir gün çöker ve kimse bu konuda bir ÅŸey yapamaz. Topraktan gelen insanın obrukla imtihan edilmesi, toprağın asıl sahibinin kendisi olmadığını anlamasına vesile olmalıdır.
Sahip olduÄŸumuz vehmiyle kendimizi güçlü sandığımız her ne varsa ve aidiyetimizi bunun üzerinden ifade ediyorsak bilmeliyiz ki orada planlanmayan bir obruk oluÅŸacak ve çaresiz bir ÅŸekilde ortada kalakalacağız. Bu bazen bir insanın ölümüdür... YaÅŸarken deÄŸerini bilmediÄŸimiz veya önemsiz saydığımız bir insan, ölümüyle öyle bir boÅŸluk bırakır ki, bu, en büyük obruktan bile daha derindir. Allah herkesi biricik yaratmıştır ama onu önemsizleÅŸtirip anlamsızlaÅŸtıran ÅŸeytani sistemlerdir. Buna aldananların kalpleri piÅŸmanlık obruklarıyla doludur.
Tarlasında büyük bir obruk oluÅŸan çiftçi o derin çukura bakarken ne düÅŸünür diye merak ederdim. 17 Eylül 2025 ÇarÅŸamba günü kendisinin Allah ve Resulünü her ÅŸeyden çok sevdiÄŸine ÅŸahit olduÄŸum Av. Atilla Sansak aÄŸabeyin cenaze namazını, ikindiye müteakip Fatih camiinde kıldık. Oradan defin edileceÄŸi Edirnekapı SakızaÄŸacı ÅŸehitliÄŸine gittiÄŸimizde henüz cenaze arabası gelmemiÅŸti. Kabrin başında toplanan bir avuç hüzünlü insan, açılmış çukura bakıyorlardı. Herkesin kafasındaki anı farklıydı. PiÅŸmanlığın en yakıcı olanıysa biricik aÄŸabeyimizi ihmal etmemize neden olan dünya telaşı denen anlamsız meÅŸguliyetlerimizin çokluÄŸu idi...
7 Ekim 2023 tarihinden itibaren yaklaşık iki yıldır bombaların açtığı obruklarda yaÅŸamak zorunda bırakılanları içine sindiremeyen vicdanlı insanlar, Akdeniz’in dev dalgalarına ve katil siyonistlerin vahÅŸi saldırı planlarına aldırmadan küçük tekneleriyle yola çıktılar. Allah yollarını açık eylesin…
Åževket Hüner / 28 Rebiülevvel 1447
Henüz yorum yapılmamış.