Sosyal Medya

İbrahim Tenekeci: Bu dünya, menfaat dünyası değildir

Yazımıza bir soruyla başlayalım: Hassasiyet nedir?



Ali Yakup Hoca, Yugoslavya hükümeti tarafından tutuklanıp hapse atılır. Tam sekiz sene hapis yatar. Bu sekiz sene boyunca, domuz eti yedirirler korkusuyla, sadece ekmek ve su tüketir. Ve saÄŸ salim "cezasını" tamamlayıp tahliye olur.

Hassasiyet, tek kelimeyle, iÅŸte budur. Osman Konuk"un da dediÄŸi gibi: "Çok basit bir çabayla hayatımızı sürdürebiliriz." Bu basitlik, bizi, hayatın yıkıcı zorluklarından ve kötülerin ÅŸerrinden korur.

Öte yandan, Ä°smet Özel"e göre, mekânımız piyasadır ve artık hiç kimsenin akrabası kalmamıştır. Bu cümlenin çok sert olduÄŸunun farkındayım. Tam da burada, sorumuz ÅŸu olsun: Para lazım olunca, akraba ve dostlarımıza mı, yoksa bankalara mı müracaat ediyoruz?

Mekânımızın piyasa olması, en çok da hassasiyetlerimize zarar veriyor. Konuyla alakasız gibi görünen bir örnekle yazımıza devam edelim: Kâr-zarar hesabı açtıranların, bir ay "kâr payı" alamadıklarını düÅŸünün. Ne olur dersiniz?

Piyasa, menfaat kavramını da beraberinde getirir. Mekânı piyasa olan, pekala, "dünya, menfaat dünyasıdır" diyebilir. Her ÅŸeye ve herkese kâr duygusuyla yaklaşır.

Nurettin Topçu, menfaati, ayağımızdaki zincirlere benzetir ve onlarla cennete gidilemeyeceÄŸini söyler. Bir de ÅŸunu: "Menfaat yaÅŸamak, ahlak ise yaÅŸatmak ister. Bir arada barınamazlar."

Birçok meseleye iÅŸte bu pencereden bakıyorum: YaÅŸamak mı, yaÅŸatmak mı?

Aslında bu sorunun "basit" bir cevabı var: Yaşatırsanız, yaşarsınız.

***

Denilir ki, "menfaat her türlü dili konuÅŸur, her kılığa girer, hatta menfaatlere karşı kayıtsız biri gibi görünmesini de bilir."

ÖrneÄŸin, vefasızdır ama vefa der. Onca haksızlığa imza atıp haktan ve hukuktan bahseder.

Herkesi kendisi gibi gördüÄŸü için, en samimi insanlara bile menfaatçi damgası vurmaktan çekinmez.

Berat Demirci"den ilhamla söylersek; sıkışınca özgürlükçü, acıkınca toplumcu, zenginleÅŸince serbest piyasacı, kendini gizlemesi gerekince millici olur.

Rüzgâr nereden eserse, hangisi daha kazançlıysa, oraya döner. Münasebetlerini ona göre kurar. Prensipleri yoktur yahut budur.

Sizin dava dediÄŸiniz ÅŸeye, o, imkân gözüyle bakar. Bu öyle bir ruh halidir ki, on yıllık partiyi, kırk yıllık partili gibi savunur.

Öte yandan, yıkıcıdır. Dahil olamadığı iÅŸleri ve yerleri karalamaktan çekinmez. Bunu yaparken, ölçü, iyi olup olmadıkları deÄŸildir. Sözgelimi, gönderdiÄŸi ÅŸiiri yayınlamayan dergiye savaÅŸ açar.

Onlarla, yapmak için birlik oluÅŸturamazsınız. Fakat yıkmak için gönüllü bir araya gelirler.

Bir özellikleri de, televizyondan sosyal medyaya kadar, bulundukları her yerde tartışma çıkarma çabalarıdır. Bağırarak konuÅŸmalarından, muhataplarının sözlerini kesmelerinden, laf atmalarından ve hakaret etmelerinden bilirsiniz onları.

Tedbir olarak, Ebu Hanife"nin ÅŸu nasihati hep aklımızda bulunsun: "Çıkar elde etmek için tartışanlarla tartışma."

***

Burada, sadece bir kesimden bahsetmiyorum.

Ä°kinci Dünya Savaşı yıllarında, Halk Partililerin Hitler bıyığı bırakmalarını hatırlayın. Sonra da mütedeyyin camiadan birçok kimseyi takıyyeyle suçlamalarını. Sükût.

Mihail Nuayme"nin ÇaÄŸdaÅŸ Putlar isimli önemli bir kitabı var. Eserde, para, güç, iktidar ve medya, "çaÄŸdaÅŸ put" olarak tanımlanıyor.

Put yahut mühür (yetki) kimin elindeyse, onun yanında, o çemberin içinde yer almak. Anlatmaya çalıştığımız ÅŸey, tam olarak bu. On binlerce insanın aynı anda taht mücadelesi yapması gibi bir ÅŸey.

Amaç bu olunca, insanlar dahil, her ÅŸey araç olarak görülüyor. Ä°ster istemez, hassasiyetler köreliyor, ölçüler deÄŸiÅŸiyor: Ä°ÅŸime yarar mı, yaramaz mı? Kullanışlı mı, deÄŸil mi?

Diyelim ki, elinizde bir imkân vardı ve gitti. Size olan ilgileri bir anda dağılır. Hem sizi terk ederler, hem de yanınızda kalanları "menfaatçi olmakla" suçlarlar. Tekrar imkân sahibi olduÄŸunuzda ise ilk arayan, ilk hayırlı olsuna gelen, yine onlardır.

Ä°ÅŸte bu insanlar, birbirlerini nerede olsa tanır, bulur ve görülmemiÅŸ bir dayanışma örneÄŸi sergilerler. Ä°ÅŸin garip tarafı, bu çıkar toplaÅŸmasına karşı geldiÄŸiniz vakit, kendi sıfatlarını size vermeye çalışırlar: "Menfaatçi."

Dikkat ederseniz, böyle kimselerin, milletin katında hiçbir karşılığı yoktur. Kim olurlarsa olsunlar, nereye gelirlerse gelsinler.

BoÅŸuna söylenmemiÅŸ: Ä°yiliÄŸi yalnız iyiler anlar, kötülüÄŸü ise herkes.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.