Sosyal Medya

TurAz Askeri Tatbikatının ardındaki amaç nedir?

Azerbaycan ve Türkiye’nin ortak tatbikatları bazı kesimlerin ifade ettikleri gibi bölgedeki durumu gerginleştiren adımlar değil, tam aksine uluslararası hukuka aykırı girişimlere, oldu-bittilere izin verilmeyeceğinin, dolayısıyla, barışın ve istikrarın garantisidir.



Türkiye ile Azerbaycan’ın ortaklaÅŸa gerçekleÅŸtirdiÄŸi ve 10 AÄŸustos itibarıyla tamamlanacak olan askeri tatbikat sadece bu iki ülkede ve bölge basınında deÄŸil tüm dünyada geniÅŸ yankı uyandırdı. Tatbikatın neredeyse tüm askeri birimlerin katılımıyla gerçekleÅŸtirilmesi dolayısıyla askeri açıdan ve Azerbaycan’ın geniÅŸ bir coÄŸrafyasında gerçekleÅŸtirildiÄŸi için de coÄŸrafi açıdan geniÅŸ tutulması söz konusu tatbikatın ilgiyle izlenmesinin nedenleri arasında yer alıyor. DiÄŸer bir neden ise tatbikatların zamanlaması, yani Ermenistan’ın Azerbaycan ile sınırdaki son provokasyonunun ve Rusya-Ermenistan ortak askeri tatbikatlarının hemen arkasından yapılmasıydı.

Hatırlanacağı üzere Ermenistan’ın Azerbaycan ile sınırda gerçekleÅŸtirdiÄŸi 12 Temmuz 2020 tarihinde baÅŸlayan son provokasyonuna Azerbaycan sert karşılık vermiÅŸti. Ancak özellikle Türkiye’nin sert ve kesin tutumu Azerbaycan topraklarının Ermenistan tarafından iÅŸgali sorununa (kısa ve yaygın kullanılan ismiyle KarabaÄŸ sorununa) iliÅŸkin gidiÅŸatı deÄŸiÅŸtirebilecek bir hamle olarak deÄŸerlendirilmiÅŸti.

Çapını ve zamanlamasını dikkate alan bazı uzmanlar tatbikatları Ermenistan’a mesaj, hatta büyük çaplı savaÅŸa hazırlık olarak deÄŸerlendiriyor. Ermenistan tatbikat daha baÅŸlamadan tepki gösterdi ve tatbikatı büyük bir dikkatle izleyeceÄŸini duyurdu. Rusya Ermenistan-Azerbaycan sınırında kısa süre önce baÅŸlayan çatışmalar nedeniyle bölgedeki durumu dikkatli bir ÅŸekilde izlediÄŸini, Azerbaycan-Türkiye tatbikatı dahil olmak üzere tüm tarafları itidale davet ettiÄŸini açıkladı.

Tatbikatların arka planı

Aslında çapı ve zamanlaması nedeniyle daha büyük bir ilgi uyandırmasına raÄŸmen Türkiye-Azerbaycan ortak askeri tatbikatları sürpriz bir geliÅŸme deÄŸil. Ä°ki ülke yetkililerinin sürekli vurguladıkları “bir millet-iki devlet” ÅŸiarının yanı sıra özellikle 20. yüzyılın baÅŸlarında oluÅŸan psikolojik altyapı (karşılıklı olarak temel konularda verilen destekler, 4 Haziran 1918 tarihli anlaÅŸma, Kafkas Ä°slam Ordusu, gardaÅŸ yardımı vb) ve 1991’de Azerbaycan’ın bağımsızlığına kavuÅŸması sürecinden itibaren atılan karşılıklı adımlar bu tarz tatbikatlar için çoktan uygun ortam oluÅŸtursa da ortak tatbikatlar 2000 yılından itibaren gerçekleÅŸtirilmeye baÅŸlandı. Bunun temel nedenlerinden biri ilk baÅŸlarda yeterli hukuki altyapının olmamasıydı ancak belki de en önemlisi 1990’ların baÅŸlarında Türkiye’nin aşırı ihtiyatlı dış politikayı tercih ediyor oluÅŸuydu. Bu çerçevede 2000 yılından itibaren baÅŸlatılan ortak askeri tatbikatlar da Türkiye, Azerbaycan ve Gürcistan arasında petrol boru hattının korunmasını da kapsayan barış destekleme harekâtına yönelik senaryoya dayalı “Sonsuzluk (Eternity) Tatbikatı” isimli üçlü tatbikat olmuÅŸtur. Bu tatbikatlar günümüze kadar her yıl gerçekleÅŸtirilmiÅŸtir.

Türkiye’nin Azerbaycan’a askeri desteÄŸinin önemli bir örneÄŸi de 2001 yazında Ä°ran Azerbaycan’ı askeri açıdan tehdit ettiÄŸinde Türkiye’nin Ä°ran’a nota vermesi ve Türk Yıldızları’nın Bakü’de yaptığı gösteriydi.

Fakat Türkiye’nin özellikle son 15 yılda askeri açıdan dışa bağımlılığın azaltılması, bölgesel ve küresel açıdan daha aktif dış politikanın tercih edilmesi gibi atılımları ve Azerbaycan’ın da benzer politikalar izlemeye çalışması ikili askeri iliÅŸkilerin niteliÄŸini derinleÅŸtirdi. Ä°kili iliÅŸkilerin stratejik niteliÄŸini güçlendiren en önemli adımlar ise hiç kuÅŸkusuz 16 AÄŸustos 2010’de Stratejik Ortaklık ve Karşılıklı Yardım AnlaÅŸması imzalanmasıyla 15 Eylül 2010’da iki ülke arasında Yüksek Düzeyli Stratejik Ä°ÅŸbirliÄŸi Konseyi’nin kurulması oldu.

Buraya kadar ikili iliÅŸkiler açısından daha çok önem ifade eden belgeler arasında 24 Ocak 1992 tarihli Dostluk ve Ä°ÅŸbirliÄŸi AnlaÅŸması, 2 Kasım 1992 tarihli Ä°ÅŸbirliÄŸi ve Dayanışma AnlaÅŸması, 9 Åžubat 1994 tarihli DostluÄŸun ve Çok Yönlü Ä°ÅŸbirliÄŸinin GeliÅŸtirilmesine Ä°liÅŸkin AnlaÅŸma, 5 Mayıs 1997 tarihli Stratejik Ortaklığın DerinleÅŸtirilmesine Ä°liÅŸkin Deklarasyon da yer almaktaydı. Fakat Stratejik Ortaklık ve Karşılıklı Yardım AnlaÅŸması ikili iliÅŸkilerin askeri boyutu da dahil olmak üzere tüm önemli boyutlarını düzenlemiÅŸ ve üçüncü ülkelerin saldırılarına karşı ortak savunma imkânı saÄŸlamıştır.

Stratejik Ortaklık ve Karşılıklı Yardım AnlaÅŸması 10 yıllık bir süre için imzalanmış ve taraflardan birisi bu anlaÅŸmanın yürürlüÄŸünün sona ermesinden en az 6 ay önce diplomatik kanallardan yazılı olarak fesih bildiriminde bulunmadıkça yürürlük süresinin kendiliÄŸinden 10 yıllık sürelerle uzaması öngörülmüÅŸtür. Dolayısıyla ÅŸimdilik bu anlaÅŸmanın en az 2030 yılına kadar geçerli olduÄŸunu ifade edebiliriz.

Toplam 23 maddeden oluÅŸan anlaÅŸmada iliÅŸkilerin temelleri Askeri-Siyasi ve Güvenlik Konuları, Askeri ve Askeri Teknik Ä°ÅŸbirliÄŸi Konuları, Ekonomik Ä°ÅŸbirliÄŸi Konuları ve Ä°nsani Konular olmak üzere dört konu, ayrıca Genel ve Nihai Hükümler baÅŸlıkları altında belirlenmiÅŸtir.

AnlaÅŸmanın Askeri-Siyasi ve Güvenlik Konuları baÅŸlığı altındaki ilk iki maddesi ile Askeri ve Askeri Teknik Ä°ÅŸbirliÄŸi Konuları baÅŸlığı altında yer alan 7. ve 8. maddeler iki ülke açısından zorunlu olarak deÄŸerlendirilen askeri ittifak anlaÅŸmasının günümüze kadar halen imzalanmamış olmasından kaynaklanan eksikliÄŸi önemli ölçüde giderici niteliÄŸe sahip. 1. maddede tarafların, komÅŸu ve kardeÅŸ devletler olarak birbirlerinin bağımsızlığının, egemenliÄŸinin, toprak bütünlüÄŸünün, sınırlarının dokunulmazlığının saÄŸlanması ve korunmasında birbirleriyle sıkı iÅŸbirliÄŸi yapacakları, tarafların herhangi birinin toprak bütünlüÄŸünün, egemenliÄŸinin ve devlet sınırlarının dokunulmazlığının tehdit edildiÄŸi veya tehlike altında bulunduÄŸu kanaatinde olduÄŸunda, taraflar bu tehdit ve tehlikelerin ortadan kaldırılması yönünde alınabilecek önlemler konusunda acil danışmalar gerçekleÅŸtirecekleri; 2. maddede ise taraflardan birinin, bir üçüncü ülke veya bir grup ülke tarafından silahlı saldırı veya askeri tecavüze maruz kalması halinde taraflar, BirleÅŸmiÅŸ Milletler (BM) Åžartının 51. maddesinin tanıdığı bireysel veya ortak meÅŸru savunma hakkının hayata geçirilmesi için askeri imkân ve kabiliyetlerinin kullanılması da dâhil mevcut olanakları çerçevesinde gerekli bütün önlemlerin alınması amacıyla birbirine karşılıklı yardımda bulunmak hususunda mutabık kalmış oldukları ifade ediliyor. 2. maddede bu yardımın biçiminin ve kapsamının taraflarca acilen belirleneceÄŸi ifade edilmiÅŸ olsa da bu hususta bir ilerleme saÄŸlanıp saÄŸlanmadığı konusunda resmi bir açıklama yapılmamıştır.

Askeri ve Askeri Teknik Ä°ÅŸbirliÄŸi Konuları baÅŸlığı altında yer alan 7. ve 8. maddeler karşılıklı askeri yardım açısından önemli hususlara açıklık getiriyor.

Son yıllarda artan tatbikatlar

AnlaÅŸmanın askeri-güvenlik boyutunun ayrıntıları daha sonra iki ülke arasındaki iÅŸbirliÄŸine de yansımış, iki ülke arasında askeri ve savunma sanayi iÅŸbirliÄŸi derinleÅŸmiÅŸ, orak askeri tatbikatlar daha da sıklaÅŸtırılmıştır.

Kasım 2012’de Ankara yakınlarında Türkiye, Azerbaycan ve Gürcistan askerlerinin katılımıyla “Kafkas Kartalı-2012” isimli askeri tatbikat gerçekleÅŸtirildi.

12-28 Temmuz 2013 tarihinde Türkiye-Azerbaycan Tabur Görev Kuvveti Tatbikatı Bakü ve Nahcivan’da icra edilmiÅŸtir. Takip eden yıllarda Türkiye-Azerbaycan Ortak Hava Savunma Tatbikatı sırayla “TURAZ Åžahini” ismiyle Türkiye’nin (2014, 2016, 2018), “TURAZ Kartalı” ismiyle Azerbaycan’ın (2013, 2015, 2017, 2019) ev sahipliÄŸinde icra edildi.

Hemen hemen her yıl bu büyük kapsamlı tatbikatların yanı sıra daha küçük kapsamlı baÅŸka tatbikatlar da gerçekleÅŸtirildi. 2018 yılında Türk askerleri hem 26 Haziran’da Azerbaycan Ordusu’nun 100 kuruluÅŸ yılı hem de 15 Eylül’de Bakü’nün iÅŸgalden kurtarılışının 100. yılı için gerçekleÅŸtirilen büyük askeri törende Azerbaycan askerleriyle beraber yer aldı.

29 Temmuz-10 AÄŸustos tarihleri arasında icra edilen 2020 yılındaki tatbikatın tekraren Azerbaycan’da gerçekleÅŸtirilmesi ve kapsamının geniÅŸ tutulması doÄŸal olarak sembolik bir anlam taşıyor ve Ermenistan’a ve destekçilerine mesaj olarak deÄŸerlendiriliyor. Hava kuvvetlerinin her zamankine kıyasla daha kapsamlı olarak yer aldığı tatbikatlarda her iki orduya ait özel kuvvetlerin katılımıyla büyük çapta ortak bir askeri tatbikat gerçekleÅŸtirilmesi, özel kuvvet birliklerinin, tatbikat kapsamında “stratejik bölgeleri kurtarma” eÄŸitiminde yer almaları da bu mesajın bir parçası olarak görülüyor.

Dış iliÅŸkilerde en yüksek iÅŸbirliÄŸi modeli

Sonuç olarak, Türkiye-Azerbaycan iliÅŸkilerinin temellerinde ideolojik boyut, ortak tarih, duygusal baÄŸlar ve diÄŸer etkenler yer alsa da ikili iliÅŸkilerin her iki ülke için özel stratejik öneme sahip olduÄŸu tartışmasızdır.

Ä°kili iliÅŸkiler açısından 16 AÄŸustos 2010 tarihinde Stratejik Ortaklık ve Karşılıklı Yardım AnlaÅŸması’nın imzalanması ve 15 Eylül 2010’da Yüksek Düzeyli Stratejik Ä°ÅŸbirliÄŸi Konseyi’nin oluÅŸturulması özel önem taşıyor. Bu anlaÅŸma ve oluÅŸturulan yapı her iki devlet açısından dış iliÅŸkilerdeki en yüksek düzeyli iÅŸbirliÄŸi modelidir. Yani, Türkiye ve Azerbaycan birbirlerinin sadece söylemsel düzeyde deÄŸil, hukuksal ve fiili boyutta da gerçek ortağı konumunda.

Türkiye ile Azerbaycan’ın ortaklaÅŸa gerçekleÅŸtirdikleri askeri tatbikatlar ve genel olarak Türkiye-Azerbaycan askeri iliÅŸkileri bazı kesimlerin ifade ettikleri gibi bölgedeki durumu gerginleÅŸtiren adımlar deÄŸildir. Tam aksine bölgede 1990’ların başında olduÄŸu gibi uluslararası hukuka aykırı giriÅŸimlere, oldu-bittilere izin verilmeyeceÄŸinin, ülkelerin toprak bütünlüÄŸü de dahil olmak üzere uluslararası hukukun temel ilkelerinin mutlaka korunacağının, dolayısıyla, barışın ve istikrarın garantisidir.

Müellif: Araz Aslanlı (Azerbaycan Devlet Gümrük Akademisi Daire BaÅŸkanı olan Araz Aslanlı aynı zamanda Kafkasya Uluslararası Ä°liÅŸkiler ve Stratejik AraÅŸtırmalar Merkezi (QAFSAM) BaÅŸkanıdır)

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.