Sosyal Medya

Taha Akyol ilk mecliste yaşanan bir olayı köşesine taşıdı: Kuvvetler birliği istibdatır

Yukarıdaki başlık, Milli Mücadele kahramanlarından Mersin milletvekili Miralay Selahattin Bey’e aittir, Birinci Meclis’te söylemiştir.



Bugün Selahattin (KöseoÄŸlu) Bey’in vefatının 70. yıldönümüdür, rahmet ve saygıyla anıyorum.
 
1880 yılında Ä°stanbul’da doÄŸdu. Harbiye mezunudur. Balkan Savaşı’nda kolu sakatlandığı için “Çolak Selahattin” olarak ünlendi.
 
1919 yılında Sivas’taki Üçüncü Kolordu Kumandanı’dır.
 
Damat Ferit’in Mustafa Kemal ve Rauf Bey’i öldürtmek için tertiplediÄŸi Ali Galip olayının önlenmesinde, Sivas Kongresi’nin güven içinde yapılmasında Kazım Karabekir’le birlikte büyük rolü oldu.
 
Ankara’da Meclis açıldığında, Mustafa Kemal PaÅŸa’nın aday göstermesiyle, Mersin Mebusu olarak Meclis’e girdi, Meclis’te sürekli kuvvetler ayrılığı fikrini savundu.
 
1921’DE KUVVETLER AYRILIÄžI
 
Kuvvetler ayrılığı fikri MeÅŸrutiyet döneminde zihinlere yerleÅŸmiÅŸti. Enver PaÅŸa diktatörlüÄŸünü gördükten sonra bunun deÄŸeri daha bir anlaşılmıştı. Fakat Milli Mücadele’nin fevkalade ağır ÅŸartları “kuvvetler birliÄŸi”ni gerektiriyordu.
 
O zaman Meclis hem yasama hem yürütme ve yargı erklerine sahipti. Meclis Reisi Mustafa Kemal PaÅŸa’dır.
 
Selahattin Bey, verdiÄŸi bir kanun teklifinde yürütme erkine sahip, ayrı bir bakanlar kurulu kurulmasını önermiÅŸti.
 
Mustafa Kemal bu aşamada buna karşıdır.
 
24 Kasım 1921 PerÅŸembe günü, kürsüde Mersin Mebusu Selahattin Bey, bu kanun teklifini kuvvetler ayrılığı ilkesiyle savunuyor:
 
“Kuvvetler birliÄŸinin en büyük ruhu mutlakıyetle istibdattır. Kuvvetler birliÄŸinin bugünkü misali mutlakıyet ve istibdattır. Ne isterse baÅŸtaki âmir onu yaptırır... Kuvvetler birliÄŸinin sonu istibdattır. Kuvvetler ayrılığı ise MeÅŸrutiyet’tir...”
 
Selahattin Bey tabii ki o günün terminolojisiyle konuÅŸuyordu. Cumhuriyet’in gündemde olmadığı o dönemde, kuvvetler ayrılığının uygulama örneÄŸi olarak MeÅŸrutiyet zikredilmektedir.
 
ERKLER AYRI AYRI
 
Selahattin Bey uzun konuÅŸmasının devamında bugünkü kavramlarla ÅŸöyle diyor:
 
“Bir devleti teÅŸkil eden anayasal kuvvetler, yani yürütme, yasama ve yargı ayrı ayrı yürür, tekâmül eder. Ayrı ayrı çalışır ve bir noktadan kuvvetini alırlar. Bugün bizde bittabi bu birlik noktası yine Meclistedir…”
 
Meselenin siyasi tarafı, yani o zamanki ÅŸartlara uygun olup olmadığı meselesi tarihte kalmıştır; Cumhuriyet tarihi kuvvetler birliÄŸi yani erklerin tek yerde toplanması yönünde geliÅŸmiÅŸtir.
 
Bugün önemli olan; hala oturtamadığımız bu en önemli anayasal problemin tarihi köklerini görebilmektir.
 
Bayar ve Menderes muhalefetteyken birkaç defa “kuvvetler ayrılığı”nı savundular, ama iktidara yerleÅŸince kuvvetler birliÄŸi yanlısı ve uygulayıcısı oldular. Onlar da kültürle yetiÅŸmiÅŸlerdi.
 
MeÅŸrutiyet’in ve Birinci Meclis’te Selahattin Bey gibi isimlerin savunduÄŸu kuvvetler ayrılığı fikri unutulmasıydı, hele de 1950’den sonra geliÅŸseydi muhtemelen bugünkü sistem sorunlarını yaÅŸamayacaktık.
 
‘HÜRRÄ°YET-Ä° ÅžAHSÄ°YE’
 
O zamanki Meclis’teki muhalif ‘Ä°kinci Grup’un önde gelen isimlerinden Selahattin Bey 1923 seçimlerinden itibaren milletvekili deÄŸildir, Kasım 1924’te Karabekir liderliÄŸinde kurulan Terakkiperver Fırka’ya katıldı. Ä°zmir Suikasti davasında yargılandı, beraat etti.
 
Yazar Orhan Kemal’in babası muhalif Abdülkadir Kemali Bey’in Nisan 1921’de Meclis’e verdiÄŸi “Hürriyet-i Åžahsiye” (kiÅŸisel özgürlük) ya da “Masuniyet-i Åžahsiye” (kiÅŸisel dokunulmazlık) kanununu savunan önde gelen isimlerden biri Selahattin Bey’di.
 
Bu kanun, hala çözemediÄŸimiz “haksız tutuklama”ya karşı kesin tedbirler getiriyordu, yasalaÅŸacak fakat çok kısa ömürlü olacaktı.
 
Sehahattin Bey’in zaferden sonra 1923’te Tan gazetesindeki üç yazısının temel konusu yine “hürriyet-i ÅŸahsiye”dir.
 
1946’da “Mesuliyet” dergisindeki yazı dizisinde Birinci Meclis’teki muhalefeti anlatırken. “Öncelikle vatandaÅŸlık hukuku”nu vurguladı.
 
Merhum Selahattin Bey, çok ÅŸükür ki, anılarını da yazdı, tarihçi Ahmet Demirel tarafından, açıklayıcı bölümler ve belgelerle, tam metin olarak yayınlandı. “Ä°kinci Grup’un Kurucularından Selahattin KöseoÄŸlu’nun Milli Mücadele Hatıraları.” (Ä°letiÅŸim Yayınları)
 
KARAR
 

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.