Sosyal Medya

Güncel

Darbe komisyonundan akıllarda 3 açıklama

Meclis’te kurulan darbe komisyonu faaliyetlerine başladı, bir hafta geride kaldı. Hafta içinde dinlenenlerden üç kişinin söyledikleri dikkat çekti. Eski Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök, "2004'te hükümeti uyardık, birşey yapılmadı" dedi. Eski İçişleri Bakanı Efkan Âlâ, darbe olabileceği yönünde hükümette bir kanaat oluştuğunu ifade etti. Yine eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar da, "TKP dışındaki sol örgütlerin arkasında Batı istihbaratı vardı" açıklaması yaptı.



Meclis çatısı altında tüm siyasi partilerin temsilcilerinin katılımıyla oluşturulan 15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu faaliyetlerine başladı. Komisyon yaptığı araştırma çerçevesinde konuyla ilgili bilgisine başvurmak için bazı isimleri dinledi. Peki bir haftadır dinlemeler yapan bu komisyonda ne soruldu, ne açıklamalar yapıldı?

Öncelikle, ne diyeceÄŸi merak edilen önemli isimler komisyon toplantılarına katılmadı. Bunlardan biri, hakkında bazı iddialar ortaya atılan İçiÅŸleri eski Bakanı ve AK Parti eski milletvekili Ä°dris Naim Åžahin'di. Genelkurmay Eski BaÅŸkanları YaÅŸar Büyükanıt ve Ä°lker BaÅŸbuÄŸ, CHP’li Birgül Ayman Güler ve Diyanet Ä°ÅŸleri Eski BaÅŸkanı Ali BardakoÄŸlu da planlanan tarihte komisyon toplantısına katılmayan isimler. Ancak bunlardan bazıları için yeniden bir takvim oluÅŸturuldu.

Komisyonun bugüne kadar yapılan toplantılarında ise öne çıkan dört isim var. Genelkurmay Eski BaÅŸkanı Hilmi Özkök, Genelkurmay Ä°kinci BaÅŸkanı Ãœmit Dündar ve siyasetçi ve eski Emniyet Genel Müdürü Mehmet AÄŸar, İçiÅŸleri Eski Bakanı Efkan Âlâ.  

Hilmi Özkök: 2004'te hükümeti uyardık, birşey yapılmadı

Genelkurmay Eski BaÅŸkanlarından Hilmi Özkök de komisyon toplantısında yaklaşık 2.5 saat boyunca soruları yanıtladı. Özkök'ün söyleyecekleri önemliydi, çünkü onun döneminde bu yapıya torelans gösterildiÄŸi, Gülen yapılanmasının orduda iyice yayıldığı iddia ediliyordu. Ãœstelik, Ergenekon ve Balyoz operasyonları konusunda yorumu sorulduÄŸunda verdiÄŸi, “Kasaptaki ete soÄŸan doÄŸramam” yanıtı yüzünden, “bu operasyonlar Gülen yapılanması tarafından yapıldığı halde ordu mensuplarını korumadığı” gerekçesiyle eleÅŸtirilmiÅŸti.

Özkök, komisyonda Gülen yapılanması ile ilgili konunun ciddiyetinin askeri birimler tarafından çok daha önce tespit edildiÄŸini söyledi. VerdiÄŸi tarihlerden biri Kara Kuvvetleri’ne atandığı 2000 yılıydı. Ancak daha da önemlisi 2004 yılında Milli Güvenlik Kurulu toplantısında alınan kararı hatırlattıktan sonra söyledikleri oldu.

“2004 AÄŸustos ayında Millî Güvenlik Kurulu toplantısında bizim önerimizle yani Silahlı Kuvvetler olarak komuta katı olarak bir ÅŸeyimiz oldu, dedik ki: “Bu örgüt çok büyük bir imkân kabiliyete kavuÅŸtu. Ä°mkan kabiliyet yıllar içerisinde oluÅŸur ama niyet bir gecede deÄŸiÅŸir.” Aynen böyl e söyledik. Dedik ki: “Bir icra planı yapılsın, bu iÅŸ takip edilsin.” Çünkü o zamana kadar dediÄŸimiz gibi bu tehlikeli bir örgüt olarak görülmüyor, iyi niyetli dinliyor, herkes bir ÅŸey söylüyor. Ondan sonra, ÅŸiltler veriliyor, belli kiÅŸiler o ÅŸiltleri alıyor. Bunların okullarına destek verilsin isteniyor. Bunlar hep bilinen ÅŸeyler. Ben detaya girmiyorum, tabii siyasi konular pek detayını bilmem ama bunları biz böyle alıyoruz, duyuyoruz. Biz Millî Güvenlik Kurulunda bunu açıkça söyledik ve basında da yer aldı. Bunlar gizli ÅŸeyler aslında hiç söylenmez, söylemedik ama Taraf gazetesi bunu nasılsa ele geçirmiÅŸ ve bu açıklık kazandığı için ÅŸimdi ben de sizlere söylüyorum. Hükûmeti kesin olarak orada bilgilendirdik, dedik ki: “Durum iyi deÄŸil.” Ve orada bir karar alındı, ona “icra planı” deniliyordu o zamanki ismiyle. Hükûmete tabii tavsiye ediyor Millî Güvenlik Kurulu. Hükûmetin aslında unsurları da orada olmakla beraber, sonra bunu biz de izledik ne yapılıyor diye ama açıkça söyleyeyim, pek fazla bir ÅŸey de yapıldığını görmedik. Yine biz her toplantıda irticanın ve bu örgütlerin tehlikesine dikkat çeken konuÅŸmaları -Millî Güvenlik Kurulunda kuvvet komutanları da var biliyorsunuz, kara, deniz, hava, jandarma ve ben - her zaman dile getirdik. Duyduklarımızı elimizden geldiÄŸi kadar yaptık ama dediÄŸim gibi kaynaÄŸa nüfuz etmemiz bizim mümkün olmadı.”

Özkök’e onlarca soru soruldu komisyonda. Onlardan biri de, çok tartışılan, “Kasaptaki ete soÄŸan doÄŸramam sözleriydi”. Özkök, sözlerinin baÄŸlamından koparıldığı açıklamasını yaptı.

“Sayın Gül CumhurbaÅŸkanı iken bir konuda beni çağırdılar, davet ettiler. “BaÅŸ üstüne.” dedik çünkü CumhurbaÅŸkanının davetine icabet edilir. Gittim orada konuÅŸtuk, dönüşte bir basın ordusu ayrıldığımda oÄŸlumun evine kadar geldi. Öyle bir ÅŸey sordular ki bana dediler ki efendime söyleyeyim “Olmamış bir ÅŸey olursa ,ÅŸimdi tam da hatırlayamıyorum konuyu, ne olur?” diye. Ben babaannemden duyduÄŸum lafı söyledim, dedim ki: “Kasaptaki ete soÄŸan doÄŸramam, hele bir olsun, ondan sonra.” Yani, bu, doÄŸmamış çocuÄŸa don biçmenin benim öğrendiÄŸim versiyonu. 2008. Åžey ne zaman baÅŸladı, Balyoz? En çok bunu Balyozcular kullanıyor. Balyoz 2010’da baÅŸladı. Yani bu davalarla iliÅŸkisi olmamış. “Ete soÄŸan doÄŸramam.” lafı yani olmamış bir ÅŸey sorulduÄŸu zaman söylenmiÅŸ bir laf.”

Efkan Âlâ: Darbe olabileceği yönünde hükümetti bir kanaat oluştu

Bir süre önce İçiÅŸleri Bakanlığı görevinden istifa eden Efkan Âlâ da komisyona bilgi verdi. Kendisine yönelik sorular karşısında zaman zaman sinirlenen İçiÅŸleri eski Bakanı, “Åžu saat, ÅŸu tarihte şöyle bir ÅŸey olacak diye bir istihbarat bilgisi gelmiÅŸ deÄŸil ama daha öncesinde, ‘Efendim, şöyle şöyle yapabilirler’ böyle kalkışmalarda bulunabilirler” sözleriyle aslında bir darbe olabileceÄŸi yönünde hükümetin bir kanaati oluÅŸtuÄŸunu açıkladı. Ancak tarih bilinmiyordu.

Dikkat çeken bir baÅŸka açıklaması ise, Jandarma Genel Komutanı’na özel kalem müdürü ve genel sekreterini deÄŸiÅŸtirmesini söylediÄŸini aktarması oldu. Âlâ, daha sonra bu kiÅŸilerin de “hain” çıktığını söyledi.

Âlâ’ya daha çok AK Parti döneminde Gülen hakkında yapılan açıklamalar soruldu, tansiyon da zaten siyasi çekiÅŸmeler nedeniyle yüksekti. Ancak İçiÅŸleri eski Bakanı’nın da komisyonda paylaÅŸtığı bilgiler bununla sınırlı kaldı.

Mehmet Ağar: TKP dışındaki sol örgütlerin arkasında Batı istihbaratı vardı

Hem eski bir siyasetçi, hem de Gülen yapılanmasının çok etkili olduÄŸu Emniyet’in eski Genel Müdürlerinden Mehmet AÄŸar da komisyonun dinlediÄŸi önemli isimlerden biriydi. Bir dönem İçiÅŸleri ve Adalet Bakanlıkları yapan AÄŸar, sadece bu sebeplerden bir dönem Türk siyasetine yön veren önemli bir zamanlamayla da Demokratik Parti Genel BaÅŸkanlığı yaptı. DYP ile ANAP’ın önce Demokrat Parti çatısı birleÅŸme kararı alıp sonra bundan vazgeçilmesi Türkiye’de siyasetin bugünkü yapısını ÅŸekillendiren önemli unsurlardan biri olarak deÄŸerlendiriliyor.

AÄŸar'ın komisyonda en dikkat çekici açıklamalarından biri sol örgütler ile ilgili sözleri oldu. 

"Emniyet Genel Müdürü olunca anladım ki Batı servisleri var. Hiç birinin arkasında Rus servisi yok. Ruslar, garip TKP'yi bir tek desteklemişlerdi. Sovyetler'de rejim çökünce TKP de ortadan kalktı. Hayatında eline bıçak almamış, düzgün fikir adamlarıydı, kabul etmek lâzım hepsini. Hiç bir şiddet eylemi olmayan insanlardı."

Komisyonda AÄŸar’a sorulan önemli sorulardan biri, Emniyet Genel Müdürü olduÄŸu dönemde neden Türkçe Olimpiyatları’na katıldığıydı. Bir de Gülen için neden övgü dolu sözler sarf ettiÄŸi soruldu.

"O zaman Türkçe'nin dünya dili haline geldiğini gösteren manzaralardır. Bu her türlü siyasetçinin gittiği, geldiği yerler. Oradaki övgü sadece çeşitli ırk, dilden ortaya çıkmış çocukların Türkçe'yi takdimleriyle ilgili olayın karşısında gösterilen bir tepkidir. Hazreti Mevlânâ'nın dediği gibi 'İki arı bir yerden gıda alır, biri bal olur birisi zehir olur'. Onlar aynı kaynaklardan bal almışlar, anlaşılan ki zehiri de biriktirmişler."

DYP ve ANAP’ın neden birleÅŸmediÄŸi de soruldu. AÄŸar bu konuda daha önce de yaptığı gibi sert ifadelerle Erkan Mumcu’yu eleÅŸtirdi.

"İlgili partinin genel başkanı bize verdiği sözlerin tam tersini yaptığı için partinin tapusunu almak istedi bizden, veremezdim. Geçmişte her iki lidere ihanet eden yapının bize karşı dürüst olması mümkün değildir. 3 vekille geldi bana, partinin yarısını almak istedi. Kapatacağız demelerine rağmen partinin ismini muhafaza ediyorlar."

AÄŸar ayrıca kendi döneminde Fetullah Gülen Cemaati’nin F’sinin teÅŸkilatta aktif bir görev alamadığını da öne sürdü.

Ümit Dündar: O gece cumhurbaşkanıyla telefon görüşmem olmadı

Darbe giriÅŸiminden sonra Genelkurmay Ä°kinci BaÅŸkanlığı’na atanan ve bir anlamda darbeye karışmayan askeri birlikleri yöneten isim Genelkurmay Ä°kinci BaÅŸkanı Orgeneral Ãœmit Dündar’dı. Darbe gecesinden bu yana bazı köşe yazıları nedeniyle Dündar’ın CumhurbaÅŸkanı ile o gece konuÅŸtuÄŸu ve uçağının Ä°stanbul’a inmesi için güvence verdiÄŸi kanısı hâkimdi. Komisyonda Dündar’a en çok yöneltilen soru da bu oldu, o da ilk defa bu bilgiyi yalanladı.

 “Sayın CumhurbaÅŸkanımızla böyle bir görüşmem olmadı. Sayın CumhurbaÅŸkanımızla ilk defa 16’sı sabahı havaalanına gittiÄŸimde yüz yüze gelerek kendilerine bilgi arzım oldu. Onun dışında, bir de havaalanına doÄŸru giderken Sayın CumhurbaÅŸkanımız tarafından Genelkurmay BaÅŸkanlığına vekâlet edildiÄŸim konusu telefonla emredildi. Bunun dışında daha önceden Sayın CumhurbaÅŸkanımla herhangi bir görüşmem ve arzım olmadı.”

Kendi emir subayının da firar ettiğini açıklayan Genelkurmay İkinci Başkanı, evinden çıktıktan sonra kendi konutunda bir grup askerin arama yaptığını belirtti.

“Emir subayım da birkaç defa nerede olduÄŸum konusunda benim korumamı aramak suretiyle yerimi tespit etme konusunda gayret sarf etmiÅŸ. BaÅŸlangıçta da ifade edecektim ama herhâlde atladım, ben konutu 22.20 civarında terk ettikten sonra, on beÅŸ -yirmi dakika sonra 4 veya 5 kiÅŸilik bir ekip benim konuta gelerek evin içerisinde gezmek suretiyle beni aradıklarını ifade ettiler.”

Dündar’a komisyonda sorulan sorular ve verdiÄŸi bilgiler bunlar. Genelkurmay Ä°kinci BaÅŸkanı komisyon üyelerinin bazı sorularını yanıtlamadı. VerdiÄŸi bilgilerin en önemli bölümleri bununla sınırlı kaldı. Dündar'ın yanıtlamadığı sorular arasında kendisinin Gülen yapılanmasının 1980'li yıllardan itibaren orduya sızmaya baÅŸladığını söylemesi üzerine Komisyon BaÅŸkanı'nın sorduÄŸu, "Yani '1980’li yıllardan itibaren' dediÄŸinize göre, en üst rütbeli komutan hangi dönem harp okulu mezunu olarak anılır, anılıyordur?" sorusu vardı. Dündar'ın "yanıt vermemeyeyim" dediÄŸi bir diÄŸer soru ise CHP'li Aytun Çıray'ın yönelttiÄŸi Necip HablemitoÄŸlu ve Yavuz Selim DemiraÄŸ'ın Gülen yapılanması ile ilgili kitaplarını okuyup okumadığı oldu. Dündar, kitaplardan haberdar olduÄŸu söyledi ancak "müsaade ederseniz, cevap vermeme hakkımı kullanayım çünkü sorudan baÅŸka yere gidebilecek gibi görünüyor." demekle yetindi.Genelkurmay ikinci BaÅŸkanı'na toplantıda, "Darbenin dış baÄŸlantısı var mı?" sorusu da yöneltildi. Bu da Dündar'ın yanıtlamadığı sorular arasında yerini aldı. 

Komisyon toplantıları gelecek iki hafta boyunca önemli isimlerle devam edecek. Bunlar arasında en çok merak edilen 2 Kasım günü yapılacak toplantıya davet edilen Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar. Akar dışında Genelkurmay Eski Başkanları Işık Koşaner ve İlker Başbuğ, Yaşar Büyükanıt, Necdet Özel, MİT eski müsteşarı Emre Taner gibi isimler de komisyonda olacak.

Kaynak: Al Jazeera

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.