Sosyal Medya

Kültür Sanat

Bir dizi filmin anatomisi

Mustafa Kutlu - Diziler maalesef kimin eli kimin cebindedir belli olmayan bir hayasızlığı barındırıyor. Bu çerçevede birlikte yaşama ve gayr-ı meşru çocuk figürü öne çıkmaktadır. Bu hayat tarzını olağan kılmak topluma suikast kurmaktır. Diziler bu gibi ucuz ilişkilerden medet ummamalıdır.



Son iki yıldır ülkemizde çekilen dizi film sayısı çok arttı. Yirmi filmden ancak biri ikisi tutuyor, ötekiler çöpe gidiyor.

Biz bu yazıda şimdiye kadar çekilen dizilerde çok kullanılan unsurları sıralayacağız. Bir dizide mutlaka çocuk olmalıdır.Bu çocuğun çokluk ana-babası ayrılmış olmalı ve çocuğu paylaşamamaktadır. Bu yüzden birbirine düşman olmuşlardır. Arada hırpalanan çocuk bilhassa kadın seyirciye gözyaşı döktürür. Çocuk birkaç kez hasta olmalı veya doğuştan hasta olmalı, ameliyat olmalı, kaybolmalı veya kaçırılmalıdır.

ÇocuÄŸun yanında onun gibi ÅŸefkat, merhamet uyandıran bir dede olmalı, dede ile torun üvey anne veya babadan zulüm görmelidir. Dedenin mirası da çatışmaya sebep olan unsurlardandır. Dedenin bir sırrı vardır ve bunu söyleyemeden ölür. Sır ölümden sonra ortaya çıkar. Bu unsur dede olmasa da kullanılır. Adı “meçhul ÅŸahıs”tır. Siyah gözlük kullanır ve aileyi takip eder. Bu adam meÄŸerse öldü sanılan üçüncü kardeÅŸtir ve mirastan pay almaya veya hesap sormaya gelmiÅŸtir.

Her dizide mutlaka bir “kötü kadın” olmalı, bu kadın kocayı karısından, iki sevgiliyi birbirinden ayırmak için türlü dolaplar çevirmelidir. Daha sofistike tip esas oÄŸlana umutsuzca âşık psikopat bir tiptir.

Esas oÄŸlanın yanında onu gözetip kollayan, diziye renk katan komik bir adam olmalı, dert babası sayılmalıdır. Bu tip bazan platonik olarak esas oÄŸlanın kız kardeÅŸine âşık olabilir ama aÅŸkını söyleyemez.

Dizide mümkün olacak şekilde defalarca trafik kazası, kurşun yarası bulunmalı bunların sonucu bol bol hastane sahnesi çekilmelidir. Zaman ve prodükasyonu da düşünmeli.

İntikam, kan davası, imkânsız aşk, sınıf farkı vb. gibi temalar göz önünde bulundurulmalıdır.

Dizi her yaşa hitap etsin diye mutlaka iki genç âşık olmalıdır.Oğlan zengin kız fakir veya kız zengin oğlan fakir. Aileler bunların aşkına karşı çıkar, bunlar da kaçarlar. Kaçarken yakalanırlar veya yaralanırlar ama birbirlerinden vazgeçmezler.

Böylece diziye polis girer. Polis çokluk babacan bir adamdır ve Türk polisini olumlu gösterir. Lakin bu komiser tipi YeÅŸilçam'da kalmıştır (Hulusi Kentmen, Nubar Terziyan).

Şimdiki dizilerde suç örgütleri ile işbirliği yapan, perde gerisinde kalan şaşırtıcı emniyet müdürleri bile görülüyor.

Televizyon seyircisinin çoğu kadın kabul edildiğinden dizilerde bol kadın karakter yer almalı, bunların her birinin aynı hikâyesi olmalı, birçok sahne manken defilesi gibi düzenlenmeli, kılık kıyafet saç biçimi hatta ayakkabı resmi geçidi görülmelidir.

Bir örnek vereyim:

Her ne kadar tarihi bir dizi olsa da MuhteÅŸem Yüzyıl bir “kadın filmi” idi. Belki on kadına bir erkek düşüyordu. Onların kıyafetleri de dikkat çekici idi. Elbette diziyi sürükleyen Meryem Uzerli'nin performansıdır. Ama her zaman böyle bir imkân bulunamaz.Bu sebeple MuhteÅŸem Yüzyıl'ın gölgesinde kalacağı baÅŸtan belli olan “Kösem Sultan”ı çekmek bir yapımcı yanılgısı olmuÅŸtur.

Her dizide mutlaka bir havuzlu villa olmalıdır.

Bir yerde havuz varsa orada biri boğulmalıdır.

Her dizi Mardin veya Urfa'da çekilmeli. Bu mümkün olmaz ise orada baÅŸlayıp Ä°stanbul'da devam etmelidir. Vesaire, vesaire.

Yukarıda saydıklarımız dizilerin olmazsa olmazının bir bölümüdür.Türk dizi sektörü bu saydıklarımızın dışında bir ÅŸeyler düşünüp bunu hayata geçirirse bir yenilik yapar. Dizi sektörü ve sinemamızın en büyük eksikliÄŸi fikirdir. KliÅŸelerden kurtulmanın zamanı gelmiÅŸtir.

Diziler maalesef kimin eli kimin cebindedir belli olmayan bir hayasızlığı barındırıyor. Bu çerçevede birlikte yaÅŸama ve gayr-ı meÅŸru çocuk figürü öne çıkmaktadır. Bu hayat tarzını olaÄŸan kılmak topluma suikast kurmaktır. Diziler bu gibi ucuz iliÅŸkilerden medet ummamalıdır.

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.